yürüyüş

2.5K 188 280
                                    

eren okul boyunca kafasını sıraya gömmüş ve kimseyle iletişim kurmamıştı. herkes onun yanına gidip ne olduğunu ve neden böyle davrandığını soruyordu ama eren göz teması bile kurmayıp bir şey anlatmıyordu. mikasa ve armin biraz endişelenmeye başlamıştı, kendi aralarında sohbet ediyorlardı.

"mikasa, bu eren neden böyle davranıyor sence?" diye bir soru yöneltti armin kantinden sevdiği bir gofreti aldıktan sonra. mikasa azıcık düşündü ve armin'e dönerek cevap verdi, o sırada ise sınıfa doğru yürüyorlardı. "eren'in böyle davranma sebepleri olarak aklıma sadece şunlar geliyor. ya annesi ile bir şey oldu, ya levi ile bir şey oldu, ya da sevdiği oyunda bölüm sonunu geçemedi."

tam sınıfa girmek üzereyken siyah saçlı kız aklına gelen bir fikir ile sarı saçlı çocuğu kolundan çekiştirdi ve biraz daha yürümelerini sağladı. armin ise şaşkınca bakarken "nereye gidiyoruz?" diye sordu. "levi'ın yanına, bir şey soracağım."

biraz daha yürüdüler ve merdivenleri tekrardan çıktıktan sonra üst sınıfların katına geldiler. levi'ın olduğu sınıfa ilerlediler ve bir şey demeden sınıfın içine girdiler.

"hoş geldiniz armin ve mikasa bebekleriim! nasılsınız, niye geldiniz?" diye seslendi hange yüksek sesle, mikasa gülümseyerek yanlarına doğru vardı. armin ise heyecanla "hangee! iyiyiz sen nasılsın?" dedi.

"ben de sizi görünce daha iyi oldum." hange öpücük attıktan sonra erwin de bizimkilere selam verdi, levi ise hiçbir şey demeden armin ile mikasa'yı izledi. "bir şey sormak için buradaydım. levi, eren ile bir şey mi oldu?"

hange ve erwin şaşırırken levi ise karşılık verdi. "asıl o soruyu ben sormalıyım." mikasa kaşını kaldırınca levi konuşmasına devam etti. "dün, okul çıkışı binadan çıkmıştı ve ben de yanına dönüyordum. ondan sonra ise beni umursamadan yanımdan geçip gitti." mikasa, armin, hange ve erwin buna aşırı şaşırmıştı çünkü eren normalde levi'a böyle davranacak bir insan değildi. "ah, eren bugün gruba falan da hiç yazmadı cidden.. endişelenmiştim biraz." hange konuştuktan sonra erwin ona katılmak amaçlı başını aşağı yukarı salladı.

"ilginç... eren başına ne gelirse gelsin sinirli veya mutsuz olsa bile sana böyle davranacak birisi değildir levi. seninle ilgili bir şey olmuş olmalı." armin konuştuktan sonra, mikasa da bu sefer armin'e hak verdi. "cidden bir fikrim yok, bir şey yapmadım ben." levi konuştuktan sonra dördü de beraber bu olay üzerine azıcık daha düşündüler.

"şimdi bir saniye. okul bittikten sonra mikasa ve ben eren'e veda ettik çünkü biz yemek yemeye gidecektik, o sırada eren mutluydu ve bir sıkıntısı yoktu. yani okul bittikten sonra ve eren'in sana böyle davranması arasında bir şey başına gelmiş olması lazım. levi sen o sırada ne yapıyordun?" diye konuştu armin. cidden mantıklı düşünüyor ve konuşuyordu.

"ben okul bahçesinin oradaydım, bir akrabam yanıma gelmişti." levi böyle konuştuktan sonra mikasa konuşmaya başladı. "benim tanıdığım bir akrabamız mı?"

"yok hayır baba tarafından akrabam. yanıma gelmişti okul çıkışı, para falan istedi arkadaşlarıyla gezecekmiş falan o yüzden." bu konuşmanın saçmalaştığını düşünmüştü levi ama eren'in neden böyle davrandığını da merak ediyordu bu yüzden aklına geldikçe bir şeyleri anlatıyordu.

erwin, eren'in kıskanmış olabileceğini düşünerek bir soru ortaya atmıştı. "levi, akraban ile yakın mıydınız o sırada yani konuştunuz mu sadece?"

"pek değildik sadece konuştuk ama 2 saniyeliğine falan bana sarılmıştı." mikasa bunu duyduktan sonra derin bir nefes aldı, eren'in yanına gidip bunları anlatıp konuşacaktı. "tamam teşekkürler, biz gidiyoruz şimdi. ders başlar."

runaway | rirenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin