OKUL

Bölüm 4

Plan yaptılar.plan kısaca şöyleydi : Samara o yaratıkları oyalayacaktı cam fanusun içine dogru getirmeliydi.sonra fanusun ipini cekecekti britney cam fanusun icine getirceklerdi.plan perrie'nin hiç hosuna gitmemişti ama zorunluydu baska careleri yoktu daha dogrusu...cam fanusu eşyasız bir odaya sevk ettiler. İpleri gerdiler vs..artık tuzakları hazırdı ama yinede işe yaramazsa ölecekleri korkusu vardı her birinin iclerinde.ama korkularını yenebilirlerdi o yaratıklardan kurtulurlarsa. Her neyse,samara 4.kata cıktı ürkek ürkek.o igrenc yaratıkların nereden cıkacagı belli olmazdı.sağ taraftan ve sol taraftan zombilerin seslerini duydu samara. Önce korktu sonra tuzaga dogru koşmaya basladı.zombiler de peşindeydi. Merdivenlerden inerek cam fanusun oldugu odaya girdi.içeride kimse yoktu. Britney ve perrie nerelerdeydi peki? Samara korkuyordu ve gittikce endiseleniyordu. Kapıyı kilitledi cam fanusu,ipi ve tüm tuzagı bozup bir kenara koydu ve kendini o odaya kilitledi. Yaklasık 2-3 dakika sonra zombiler kapıya dayandı.hala ortada ne britney ne de perrie vardı. Kapıyı kıramazlardı bunu biliyordu ama o korkunc ve uzun tırnaklarıyla kapıyı delik deşik edebilirlerdi.etrafına bakındı samara kısık gözle.kendisini o yaratıklardan koruyacak bir sert madde veya sopa felan bulamadı.umuduni iyice yitiriyordu.aniden pencereden bir not samara'nın ayagının ucuna düstü. Notda aynen söyle yazıyordu : "kaçman için mükemmel zaman.eger pencereyi dogru şekilde degerlendirirsen hem kurtulursun(uz) hemde arkadaslarını bulursun.şimdilik benden bu kadar." Samara pencereyi nasıl kullanabilecegini düşünüyordu.zombiler kapıyı zorluyordu. Samara pencereden atlamayı düsündü.sonra ölebilecegini düsündü ve aklına aniden müthiş bir fikir geldi! Tuzaktan yararlanacaktı, gercekten iyi bir fikirdi! Ama arkadasları perrie ve britney? Onları nasıl kurtaracaktı ve bulacaktı? Her neyse diyip işine koyuldu. Cam fanusa bağladığı ipi pencereden aşağıya sarktı ve ipi güvenli bir yere bağladı. Aşağıya kadar indi. Zombilerden hala kurtulamamıstı. Okulun bahcesindeydi ama hala korkuyordu. Arkadaslarının cıglık attıgını duydu ve sesleri takip etmeye koyuldu. Sesler yemekhaneden geliyordu. Aman tanrım ! Orda cesetler vardı onların da ölebilecegini düsündü sonra hemen eline sert bir madde alarak okulun icerisine geri girdi. Tehlikeliydi ama arkadasları icin yapması en azından denemesi gerekiyordu. En azından o öyle düsünüyordu. Her neyse... Okulun o ürkütücü koridorlarında tek basına yürüyordu yemekhaneye dogru. Yemekhaneye varmıstı, kapıyı yavasva itekleyip actı. Arkadasları bir sedyeye baglı duruyordu. Ve yanlarında cesetler.. Gercekten psikolojisi bozuk olan biri tarafından işlenmişti kesinlikle bu cinayetler. Samara perrie'yi kurtardı. Sarıldılar tesekür etme merasimi falan derken britney'i unuttular. Onuda kurtarmaya calısırken elinde kasap bıcagı olan iri bir adam içeri girdi ve bizi yakaladı. Artık hepimiz tutsaktık. Ve ölecektik... Ölümden kaçınılmaz sözünü daha iyi anlıyorum...