Ekin'den
Karnımdaki elleri ittirip gülmekten kızarmış yüzümü sağa sola sallarken bana gülümseyen adam üzerimden kalkınca derin bir nefes aldım. Uyanmam için gıdıklamıştı ve ben uyanmama rağmen gıdıklamaya devam etmişti sonuç olarak sabah sabah ev benim kahkahalarım ile dolmuştu.
"Bugün sana bir sürprizim var" dediğinde dirseklerimin üzerinde yükselip kaşlarımı kaldırdım. "Neymiş o sürprizin" dediğimde bilmem dercesine omuz silkti.
Oflayıp yataktan kalktım ve banyoya girdim. Peşimden gelen adam ile gülümserken kapıyı kapatıp kilitledim ve sinsice gülümsedim.
Kapının arkasından gelen homurdanma sesiyle kıkırdadım, daha dün gece yapmıştık ve ağrılarım geçmemişti yine yaparsak yürüyebileceğimden pek emin değilim.
......
Karşımdaki kuleye hayranlık ile bakarken yanımdaki adam bu halime gülümseyip belime iyice sarıldı. "Burası çok güzel!" Dediğimde boynumu öpüp kafasını olumluca salladı. "Evet çok güzel meleğim" dedi ve arkamdan çekilip yanıma geçti ve elimi tutup kulenin altına doğru yürüttü beni.
Asansör gibi bir şeye binerken az önceki kocaman evlerin küçücük oluşunu izledim. En tepede durduğumuz da Ateşin elini tuttum ve onunla beraber kule'nin terasına çıktım. Heyecanla parmaklıkların oraya gittim ve gece karanlığında parıldayan ışıklara baktım.
Bir süre sonra hiç insan sesi olmamasına şaşırıp arkamda bana hayran hayran bakan adama döndüm."Neden hiç kimse yok?" Dediğimde yeniden omuz silkti ve ceketini çıkartıp omuzlarıma astı.
Soğuktan kızarmış burnumu öpüp belime sarıldı ve kafasını omzuma yasladı.
"Sen hep gül olur mu? Ama sadece benim yanımdayken gül" dediğinde kıkırdayıp kafamı olumluca salladım.
"Buraya bir daha gelir miyiz?" Dediğimde benden ayrıldı ve ellerimi tuttu. "Geliriz meleğim ama bu sefer 3 kişi geleceğiz" dediğinde anlamazca kaşlarımı çattım.
Önümdeki adam diz çöküp pantolon'nun cebinden siyah bir kutu çıkarttı ve kutuyu açıp gözlerimin içine baktı. "Benimle evlenir misin meleğim?" Dediğinde dolu gözlerimle ona baktım ve bir kaç saniye sonra kafamı olumluca salladım gülümseyip ayağa kalktı ve dudaklarıma uzun bir öpücük kondurdu.
Ağlayarak ona karşılık verdiğimde benden ayrıldı ve göz yaşlarımı silip elimdeki gümüş alyansı çıkarttı ve kutu'nun içindeki güneş desenli gümüş yüzüğü parmağıma taktı. Yeniden ona sarıldığımda belimi okşadı ve boynuma bir öpücük kondurdu.
"Ağlama artık" dediğinde kafamla onaylayıp ondan ayrıldım ve gözlerimi silip elimdeki yüzüğe baktım. Onun elinde'de ay deseni olan bir yüzük vardı.
Eski yüzükleri kuleden aşağı attığın da ona yeniden sarıldım
Kızmamıştım ona, çünkü o yüzükleri sadece takıntısı ve kıskançlığı yüzünden almıştı.
O gece birbirlerini sonsuza kadar seveceklerine söz verdi iki beden ve o sözü dudakları ile mühürlediler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadist•bxb•
Ficção Adolescente"Senin bedeninde hissetiğin acıyı ben kalbimde hissediyorum"
