Gone • kaisoo

5

9.gün

Aramalarıma dönmediğin, sesini duymadığım 9. gün bugün sevgilim.

O gün seni kafeden çıkartışımdan ve beni sokakta öpüşünden sonra iyiydik. Her şeyim üzerine yemin ederim ki iyiydik. Mutluyduk. Günlerini benimle geçiriyor ve istediğimiz her şeyi yapıyorduk. Güzel günler çabuk geçiyor cidden.

Sensiz 9. günüm ve aramalarıma dönmüyorsun. Arkadaşlarını aramak istemiyorum çünkü beni arayacağını ve ne olduğunu söyleyeceğini biliyorum.

Seni bekliyorum lütfen beni ara.

Seni seviyorum.

13.gün.

Numaranı kapattırmışsın. Bu aramalarıma dönmemeni açıklıyor...
O kadının sesinden nefret ediyorum çünkü sesini duymamı engelliyor.

Sevgilim yoksun ve ben kafayı yediğimi düşünüyorum. Nerdeysen lütfen geri gel. Seni kıracak bir şey mi yaptım bilmiyorum ama pişmanım çok üzgünüm sevgilim.

Lütfen dön bana geri..

Seni seviyorum.

14.gün

Arkadaşların geldi bugün. Onları görmeyeli epey zaman olmuş bugün fark ettim.
Seni sordum onlara. Bilmiyoruz dediler.

Küçüklüğünden beri yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmeyen Hyejin bile nerde olduğunu bilmiyor sevgilim.

Bana ne olduğunu sordular, bilmiyorum dedim. Hiç bir şey bilmiyorum. Nasıl bu hale geldiğimizi neden beni bırakıp gittiğini bilmiyorum ben.

Sen, bir süredir tuhafmışsın öyle dediler. Arkadaşlarınla konuşurken kısa cümleler kuruyormuşsun. Seni en son gördüklerinde çok yorgun gelmişsin gözlerine. Onlarda en az benim kadar endişeliler. Hyejin'in uyumadığı belli, göz altlarındaki koyu halkaları kapatıcıları tam kapatamamış. Youngjae ise endişeli senin için. Kilo vermiş gibi biraz, yüzü zayıflamış. Bize bunu yapmaya hakkın yok Kyungsoo. Dön geri lütfen.

Arkadaşlarına o kızı anlattım..

İkisinin de şaşkın yüzünden onlara da demediğini anladım sevgilim. Ama kabullenemediler. Yanlış görmüşsündür, Kyungsoo seni aldatacak biri değil dediler. O kızın seni öptüğünü çok net hatırlıyorum sevgilim bunu onlara da dedim..

Nasıl olur dediler, 'nasıl olur? o kadar yorgunken bile konu sen olunca yüzünü naif bir gülümseme alırdı, aptal aptal sırıtırdı seni aldatmış olamaz.' dediler bana. Bilmiyorum dedim onlara.

Ben hiç bir şey bilmiyorum. Beni sevdiğini gözlerimin içine bakarak söyleyen, tüm aşkını gözlerinden görebileyim diye saatlerce gözünü bile kırpmadan bana bakan sen, nasıl olurda bırakabildin beni anılarımızla bir başıma bilmiyorum.

Söylesene Kyungsoo,
konu ben olunca yüzünde oluşan gülümsemelerine rağmen nasıl bırakıp gittin beni..

22.gün

Hyejin ve Youngjae beni sürekli kontrole geliyor . Çok kötü görünüyormuşum öyle diyorlar. Tüm arkadaşlarım, tüm arkadaşların geride bir enkaz gibi bıraktığın beni toparlamaya çalışıyor.

İstemiyorum diyorum onlara. Sen hariç hiç bir şeyi istemiyorum.

Lütfen dön Kyungsoo. Söz hiç bir şey sormayacağım sana , sadece dön ve bana sıkıca sarıl.

Yalvarırım dön sevgilim.

29.gün

Annen aradı bugün beni. O da perişan halde sesi kısılmış ve yorgun geliyordu. O melek gibi kadın senin yüzünden benden özür diledi Kyungsoo.

Yaşına başına aldırmadan karşımda olsa ayaklarıma kapanıp özür dileyeceğini söyledi annen.

Arkadaşların gibi o da aynısını dedi bana.

'Deliler gibi aşıktı sana. Onunla ne zaman konuşsam sürekli senden bahsederdi. Bazen sesi öyle yorgun gelirdi ki yinede seni anlatmaktan vazgeçmezdi. Seni seviyordu. O sana bunu yapacak biri değildi ama nasıl oldu ben bile anlamadım. Çok mahcubum sana karşı Jongin'im. Çok üzgünüm.'

Bunları dedi bana. Jongin'im dediği yerde ağladım bende. Tüm birikmişlerim ile ağladım. Nefesin kesilene kadar, duvar dibinde yere yığınlana kadar ağladım annenle.

Bana olan deli divane aşkına ağladım o pencere kenarında.

Bana ağladım, en çok da bize ağladım...

79.gün

Yazmıyordum uzun zamandır sana. Bıraktım, aynı senin beni bırakışın gibi bende sana yazmayı bıraktım. Uzun uzun yazmayacağım bu sefer.

Sana yazdıkça yaralarımın kanamayı bırakmayacağını anladım. Hoş yazmayı bıraktıktan sonra da kanamaya devam ettiler ama artık o kadar acıtmıyor.

Artık o kadar acıtmıyorsun Kyungsoo..
Son kez diyeceğim bu kelimeleri sana.

Seni seviyorum..

Artık bıraktım aşkımı.

Gittin sen, aşkım da bitti.