1.Bölüm

79 14 1
                                    


Babamın o iğrenç yüzünü görmeye tahammülüm yoktu artık. O iki yüzlü, pislik ve katildi.

Annemin katili.

Bugüne kadar kimsenin bana ufacık sevgi gösterdiğini görmedim. Beklide bu duyguyu tattığım için kimseyi üzmemeye, herkesi sevmeye çalıştım.Çalışıyorum da.

İçinde eski püskü bir avuç kıyafetim olan bavulu elime alıp babamın sürdüğü arabaya bindim. Bana dikiz aynasından ters ters bakıp yüzünü ekşitiyordu. Onu kafama takmayıp camdan dışarı, bulutlu olan gökyüzüne baktım. Her an boşalacakmış gibi incecik bir kumaşa benziyor bulutlar. Birazdan yağmur yağmaya başlar sanırım.

Babamın beni hapsedeceği yurda girmek için can atıyorum. Onun yüzünü bidaha görmeye hiç niyetim yok. Yurdun tam bitişiğinde okulum. Babamın nerden bu kadar parayı bulup beni böyle gösterişli bir okula ve yurda yazdırabildiğini düşünmek istemiyorum. Yine yapmıştır bir pislik.

Beni kolumdan tutup paçavra gibi peşinden sürüklemeye başladı. Ne kadar dirensemde benden güçlüydü tabii. Müdürün odasının önüne gidince 'Burayı çok sevmiş gibi rol yap!' dedi ve kapıyı tıklatıp içeri girdi. Ve benide peşinde sürükledi. Okulun müdüresi çok duvar gibi bir kadın. Mimiklerinin bozulup çöktüğünü düşündüğümde gülmeden edemedim. Elimi ağzıma götürüp arkamı döndüm ve güldüm. Ayıp olmasın diye 5 saniye sonra önümü döndüm. Ayıp sonuçta yani. İlk günden bana gıcık olmasını istemem müdürenin.

Bana sınıfımın 11-g olduğunu söyledi. Ve yurt odamında 577. oda olduğunu söyledi.Ve 4 tane oda arkadaşım varmış. Muhteşem! Harika değimli! Daha bir tane bile arkadaşım yokken.. Bu okul zengin züppelerin olduğu yer. Kesin onlarda öyledir.

Müdürenin odasından çıktığımda babam gözlerini bana kilitledi.

'Yine iyisin seni sürtük! Muhteşem burası. Buraya layık değilsin ama. Herneyse ben gidiyorum uyum sağla başını belaya sokarsan seni gebertirim öküz yavrusu seni!' deyip beni bir eşya gibi fırlattı. Dengemin nerden sağladığımı bilmiyorum ama dimdik durabildim düşmeden.

'Babam' denen şahıs giderken arkasından el hareketi çekip 'nah!' diye kükredim. Umarım duymamıştır diye düşünürken yere düşen bavulumu elime aldım ve sıkıca tuttum. Herkes bana bakıyordu. Lanet girsin! Ve gülmeye başladılar. Oh tamam. Yerin dibine girerken kıpkırmızı kesildim.Ellerimin içi terliyordu. Her ne kadar rezil olsamda bunları bir kenara bırakıp 577. odayı nasıl bulacağımı düşünmeye başladım.

Bu yurdun hiç bir şeyini bilmediğim için sağımdan duran merdivenlere tırmanmayı düşünüyorum. Bukadar katı nasıl çıkacağımı bilmeden merdivene ilk adımımı attım.

Sanırım daha 5. kattayım. Ve daha 3 kat çıkmalıyım. Ve dahasıda bacaklarım ölmüş şekilde. Kırmızı halı serilmiş koridorda yürürken taş gibi olan kızları görünce içim titriyordu. İğrenç eskimiş pantolonuma bakarken 'fakirliğin gözü körolsun' diye saydırdım. Pantolonuma bakarak yürümek çok daa iyi bir fikir değildi sanırım. Ve bir sürtüğe çarptım. 'Çekilsene be paçoz!' diye çemkirince refleks olarak kulaklarımı kapadım. Karga gibi sesi var kızın. Bende 'Özür dilerim. Burada yeniyim de ben. Adım katherine.' Dedim.


'Of banane senin adından be! Çekil şurdan saçını başını yolarım!'

Sabır kath sabır diye içimden geçirdim. Ve kolumu omzuna bilerek çarpıp yoluma devam ettim. Arkamdan saydırmaya başlasada şuan en son umursayacağım şey o kız.


Yürümeye dermanım yokken bile zorla yürüyordum. Bu kadar katı yürüyerek çıkmak rekor sayılır heralde. Sahi; bu züppeler bukadarkatı nasıl çkıyordu? Zengin oldukları için kendilerinin yerine çıkaracak birileri bulurlar diye geçirdim aklımdan. Gülemezdim. Hayır! Gülemezdim. Ama!

Birden kahkahalara boğuldum koridorun ortasındaç Kendi esprisine gülen gerizekalı diye akıllarından geçirmişlerdi insanlar. Bana mal gibi bakıyolar.Gülmemi durdurmaya çaılışrken aslında söylediğimin çokda komik olmadığını anladım. Ben niye buna gülüyorum diye bir daha gülmeye başladım. Ben neden burada tek başıma gülüyorum diye bir daha gülmeye başladım. Gözlerimden yaşlar akmaya başlarken ağlanacak halime gülüyorum diye bir daha gülmeye başlıyorum. Cebimden bir peçete çıkarıp sümüğümü sildim.

Ama hala gülmeye devam ediyordum tabii. 577. odayı koridorun sonunda görünce topuklarımı popoma vura vura oraya doğru koştum. Hala gülüyordum. Kapının önüne gelince bana verdikleri odanın kartını deliğe sokmaya çalışıyordum. Gülmekten elim titriyordu. Sahi ben neye gülmeye başlamıştım?

Derken kapı birden açıldı ve kapıyı açan kızın üstüne çullandım ve yere düştük. Ben hala gülüyorum tabi bağıra bağıra. Benim güldüğümü gören kız gülmeye başladı. Odanın biraz arkasında 3 kişi olduğunu düşündüğüm kızlarda gülmeye başladı.Kızın üstünden kalkmaya çalışırken kapının kolundan tutmaya çalıştım. Popoma kadar gelen saçlarım önüme döküldüğü için hiçbir yeri göremedim ve sağa yuvarlandım. Sabit bir yere oturduğuma emin olunca bavulumu bir kenara fırlattım. Saçlarımı önümden kaldırmaya çalışmam 30 saniyemi alsada başardım! Oda arkadaşlarım hala gülerken ayağa fırladım.

Üstüne düştüğüm kız hala yerden kalkmamıştı. Elimi uzattım ve büyükçe gülümsedim. Oda bana büyükçe gülümserken ' Sanırım yeni oda arkadaşınız benım.' Dedim diğer kızlara dönerken. Bu sırada düşen kızda kalkmıştı. 'Adım Katherine ama siz bana kath deyin.'

'Olmuş bil kath!' dedi arkadaki sarışın kız. Sarışınlarda nefret ederim ama bu kız fazlasıyla güzeldi. Onun tam yanındaki dümdüz kısa,kahküllü siyah saçlı kız konuştu ' Vay canına saçların n'akadar muhteşem!' deyip yanıma geldi. Elini bana uzatıp 'Ben Brenda!' Dedi. Tokalaştık. Sonra yanıma sarışın kız gelip 'Bende Olivia !' dedi. Şu ana kadar orada olduğunu fark etmediğim karamel saçlı kız gelip 'Bende Lara! Dedi çok şirin bir tonla. Sonra birlikte yere yapıştığımız kız yanıma geldi. Bu kızın saçları da beyaza çok yakın sarıydı. Beyaz sayılabilirdi neredeyse. 'Bende Aria!' dedi ve onunlada tokalaştım. Olivia ' Bizde birbirimizden sıkılmıştık' dedi ve yanındaki Brendayı kolundan itekledi. 'Şaka ediyorum. Biz birbirimizi çok severiz! Bu okulun en iyi kızlarıyız sanırım. Yani öyle değimli? Sanırım öyle. Odamıza yeni birisi geleceğini duyduk. Yeni birini istemiyorduk çünkü gelenlerin hepsi sürtük.Ama sen hiç öyle gözükmüyorsun..' Cümlesini bitirdiği anda dirseğiyle beni dürtükledi. Lara ' Biz en iyi sürtükleriz!̵' deyip kahkaha attı. Tanrım bu kızlar çok şeker, teşekkür ederim!

'tanrım siz çok şekersiniz!' dedim büyük bir gülümsemeyle. Hepsi aynı anda saçlarını arkaya fırlatıp 'Biliyoruz' dediler hep bir ağızdan.Ayak üstü biraz konuştukça onları daha iyi tanıdım. sonra yatağımın cam kenarında olduğunu söylediler. Tanrım çok sağol! Böylece gece uymadığımda (!Bu konuya sonra döneceğim) dışarıyı seyredebileceğim. Dolabımda karşı duvardaki devasa büyüklükteki dolapmış. 'Benim kıyafetlerim, şey benim kıyafetlerim ıhım bunun 4'd=e birini bile kaplamazki' dedim. Yeniden içimden 'fakirliğin gözü kör olsun!' diye sayrıdırırken.

Lara eliyle dur işare= ti yapınca sustum. 'Biz şimdi arkadaşız öyle değilmi?' diye sordu bana dönerek. 'Tabiî ki' deyip yumruk yaptım ve ona uzattım. Oda yumruk yaptı ve bomba işareti yaptık. Ve konuşmasına devam etti. ' Arkadaşlar ne içindir? İstediğin zaman bizim kıyafetlerimizden alabilirsin. İzin almana bile gerek yok.' Dedi. 'Ama ben bunu kabu-' deyince sözümü kesen Aria'ydı. 'Saçmalama!' dedi. Onların verdiği gazla Brendanın dolabına gittim. Brendanın olduğunu anlamak çok zor değildi. Üstünde kocaman harflerle BRENDA yazıyordu. Kapağı açtım ve lacivert bir kazakla siyah bir pantolon aldım. 'Madem öyle' dedim üstümdekileri çıkarırken. Onların karşısında utanmam mümkün değildi. Bir çırpıda kazağı ve pantolonu giydim.

'Bizde bundan bahsediyoduk Kath!' dedi Olivia benim koluma girerken. Yemekhaneye gidecekmişiz. Aria ve Olivia'nın arasına girdim ve kollarına girdim. Brenda,Olivia,Lara ve Aria 1 sene önce gelmişler buraya. Çok sıkı arkadaş olmuşlar. Önceden söyledikleri gibi okulun en iyi kızlarıymışlar.Kız yurdunun kapıları saat 9'da kapanıyomuş. Yurdumuzun tam karşısındada erkek yurdu var. Ve son olarak burası sürtük kaynıyomuş! Bunların hepsini sağolsun Oliviadan öğrendim.

Ve yemekhane kapısının tam önündeyiz. Lara'İşte başlıyoruz' Dedi ve Aria kapıya tekme atıp içeriye girdi. Arkasından da biz.

Fire Queen.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin