Onların giysilerini giydiğin zaman:
/////
Jaebum:
Jaebum, muayenehanelerde geçirdiği uzun bir günden sonra eve geldi ve doğruca duşa yöneldi. Dışarı çıktıktan sonra en sevdiği tişörtü aramaya gitti. Neredeyse her yeri kontrol etti, seni sadece gömleği üzerinde yemek masasında uyurken buldu.
Sizi kaldırıp gerçek yatağa yerleştirmeden önce kendi kendine "Ne - neden masada uyuyor .. e / n çok özel bir insansın" diyor.
/////
Jinyoung:
Jinyoung, çocuklar gitmeden önce ortalığı karıştırdığından ve sen ona yardım ettiğinden beri temizlik yapıyordu. Üstünü değiştirmek ve hatta biraz kestirmek için ortak yatak odana gittin. Giyecek Jinyoung'ın kazaklarından birini bulduğunuzda giyecek bir şeyler arıyordunuz. Hemen taktın ve uyudun.
"E / H! E / H gördünüz -"
Jinyoung, yatak odanıza girerken bağırdı.
Yanakları ısındı ve yüzünde gülümseme büyüdü
"Ah neden bu kadar tatlı olmak zorundasın"
kendi kendine hala gülümsediğini söyledi.
/////
Mark:
Gevezelik sesine uyandın. Merdivenlerden aşağı inmeden önce gerildin ve esindin.
Oturma odasına girerken gözlerini ovuşturarak "Hey bu ses neyin nesi" diyorsun. Her şey sessizleşti Mark'ın tişörtlerinden sadece birini giydiğinden bahsetmiş miydim? Oturan bütün erkeklerin sana baktığını gördün mü Özellikle işaret yüzünün kırmızıya dönmeye başladığını gördün.
"Ne soruyorsun?"
"Hiçbir şey yok" youngjae kekelemeleri
Mark ayağa kalktı ve seni dışarı çıkardı
"Naber?" Diyorsun
Mark sadece seni kaldırır.
/////
Jackson:
Jackson'ın kapüşonlu üstlerinden birini bulduğunuzda dolabınızdan aldığınız bazı kıyafetleri deniyordunuz. Onu koydun, dans etmeye ve onun gibi davranmaya başladın. Jackson'ın küçük seansınıza girdiğini ve neredeyse her şeyi gördüğünü bilmiyor muydunuz?
"Hey bebeğim" onu fark eder etmez gülümsedi
Yanaklarının ısındığını hissetmeye başladın
yukarı
"Uh ne kadar zamandır orada duruyordun ??" Sen sor
Sizi kucaklamadan ve yüzünüze öpücüklerle saldırmadan önce "Yeterince uzun" diyor
/////
Youngjae:
Kanepede yatarken hipnotize edilmiş gibi akılsızca televizyona bakıyordun. Youngjae işten içeri girmiş ve seni orada sade siyah tişörtlerinden birinde yatarken görmüştü. Ayrıca giydiğiniz tek şeyin bu olduğunu da fark etti. Zavallı çocuk kızgın bir karmaşaydı.
////
BamBam:
"E / H! SİZİN İÇİN BİR SÜRPRİZ OLDUĞUNU YERLERE ÇIKARIN!" BamBam çığlığını duyuyorsunuz
"GELİYORUM!" Geri çığlık atıyorsun BamBam'ın düğmeli gömleklerinden biri ve bir çift siyah külotla merdivenlerden aşağı koşuyorsun. Seni görür görmez kalbinin durduğunu ve dilinin kuruduğunu hissetti. "Öyleyse sürpriz nedir?" "Bence senin sürprizin benimkinden daha büyük" diye soruyorsun, o basitçe cevaplıyor
/////
Yugyeom:
Yugyeom tele önünde video oyunları oynarken oturuyordu. Yaklaşık bir saattir bulunduğu yerden hareket etmemişti. Sıkıldın ve Yugyeom'un yakında hareket etmeyeceğini düşündün, bu yüzden onun dolabına çıktın. Tişörtlerinden birini buldun ve bir çift diz üstü çorapla giydin.
"Onun kıyafetlerini daha sık giymeliyim, onlar çok rahatlar" dedin kendi kendine, Sen aşağıya geldin ve oturma odasına geri döndün. Yugyeom kimin içeri girdiğini görmek için sana baktı. Kısa bir süre sonra bakış bir bakışa dönüştü.
"Yugyeom ... İyi misin?" Sen sordun.
"Oh, evet"
////
#çeviri zordu bu yüzden kelimeler anlamsız gelebilir#
