Her şey bir an durmuş gibiydi. Artık sadece korku vardı, bunu biliyordu ve kullanmasını da biliyordu. Çünkü kim olsun böyle mesajlar aldığında yerinde sakin duramazdı. Her yerden izlendiğimi hissediyordum. Park halindeki araç, ağaçların arası, güvenlik kameraları, pencereler...Nereye dikkat etmem gerektiğini bilmiyordum ve bu izlenme hissi artık beni hasta etmeye başlıyordu. Midem bulanmaya başladı...kusacak gibi oldum. Bana böyle hissettirmeye hakkı yoktu. Her ne yaşandıysa bunda benim bir parmağım yoktu. O kadar manipüle edici bir yapısı vardı ki bir an kendimi onu ben öldürmüşüm gibi hissettim. Akıl oyunlarında iyiydi. Yerimde sabit durdum ve derin derin nefes almaya başladım. Bunlar senin hatan değil. Yaşananlar senin suçun değil. Sen hiçbir şey yapmadın. Sana oyun oynamasına izin verme. Kafamın içinde o müzik çalıyordu artık. O. Hani şu Song of Healing'in tersten çalan versiyonu. Sussun istiyordum. Sus artık sus! Şarkıyla birlikte görüşüm de ters dönmeye başlamış gibiydi. Nefes alamıyordum. Artık beni neler beklediği hakkında hiçbir fikrim yoktu. Aklımı kaybetmek istemiyorum. Kaybetme o zaman! Sana bunu yapmasına izin verme! Ellerime baktım. Kan görüntüsü gidip geldi. Ellerim kan doluydu. Ucu kanlı bir dal parçası elimde duruyordu. Geceydi. Göle bakıyordum. Bir çığlık sesi. Şarkı daha da yükseliyordu kafamın içinde. Artık etraftaki sesleri duyamıyordum. Sadece o şarkı vardı. Sadece o. Bir an kendimi yolun ortasında buldum. Oraya adım attığımın farkında bile değildim, bir araç bana hızla gelmeye başladığında aslında nasıl bir konumda olduğumu fark ettim. Başımı sürücü koltuğuna çevirdim: Bir çift kanlı mavi göz, üzerime doğru geliyordu, geliyordu, geliyordu...
ve bir an, her şey karanlık.
''KORKUNÇ BİR KADERLE KARŞI KARŞIYASIN, DEĞİL Mİ?''
YENİDEN BAŞLA
>>SEÇ.
.
.
.
.Merhaba! Sanırım ilk kez bu hikayede bu tarz bir açıklama yazıyorum. Gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkürler. Sizi neredeyse birkaç ay yeni bölümsüz bırakmış olabilirim, yazmayı bırakmamın sebebi aklımda yazacak bir şey olmaması ve creepypastalara olan ilgimin azalması ayrıca bir sınava hazırlanıyor oluşum ama eğer insanlar bundan hala zevk alıyorsa ve yazmış olduğum bu hikaye de onlar için hoş bir vakit geçirme aracıysa şu andan itibaren vakit bulduğum her an yazmaya çalışacağım.
xoxo, yazarınız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the boy who drowned (ben drowned x reader)
HorrorTam elimde duruyordu, üstündeki resmi yırtılmıştı ve etrafı kırmızı, bir zamanlar ıslak olan lekelerle kaplıydı ve yine kırmızı harflerle yazılmıştı: Majora, oyunun sarıldığı buruşuk kağıtta ise aynı şekilde yazılmış bir not da vardı: ''Korkunç bir...