Sabahın bir vakti çıkmıştık yola. İkimiz de çok heyecanlıydık. Koltuklarımızda yerlerimizi alıp film izlemeye başladığımızda hep o anda kalmak istemiştim. Filmi başkalarının görmesine engel olmaya çalışırken ağlamamız gereken sahnelerde duygulanamamıştık. Filmi izledikten sonra gözlerin kapanmaya başlamıştı -gülmekten yorulmuştun herhalde- başın omzuma düşmüştü ve otobüs durana kadar omzumda uyumuştun.
Şehrin soğuğunu umursamadan gezmiştik. Eldivenimin tekini sana vermiştim. Tek boyda hizalanmış renkli, nostaljik evlerin arasında buzda kaymadan yürümeye çalışıyorduk. En sonunda karların içine atmıştık kendimizi. Deli gibi yorulmuştuk. O gün birileri için sadece okul geziydi ama benim için farklıydı. Ben o geziyi zihnimde tekrar tekrar yaşadım, unutamam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz
Randomİşte şimdi karşımdasın. Yıllar sonra... Sessizce oturmuş birbirimizi izliyoruz. Ağzımızdan çıkmayan kelimeler için bile minettarım sana. Teşekkür ederim.