HOT N COLD

101 16 9
                                    


                  Altı yaşımdan beri kalabalık yerlerden fazlasıyla korkuyordum. İlk başlarda sınıf ortamında bile bulunmakta zorlanıyordum yavaş yavaş bu korkumu atlatsam da hala daha aşırı kalabalık ortamlarda bulunamıyordum. Psikoloğum üstüne gitmediğim sürece çözülemeyeceğini söylüyordu, ben de onu dinleyerek üstüne gitmeyi çok istiyordum fakat arkadaş ortamım da biri bile topluma karışmayı sevmediği için bunu başaramıyordum. Şimdi ise arabanın için oturmuş Seul'un kalabalığını izliyordum. İçimde anlatılmaz bir heyecan ve korku vardı, bu insanların arasında olduğumu hayal ettikçe geriliyordum aynı zamanda da deli gibi olmak istiyordum. Yanımda Chanyeol'un olması bana daha fazla güven veriyordu. Normalde umursamaz ve vurdumduymaz birinin yanında olması size güven vermez biliyorum ama üstüme gelmemesi, sürekli iyi misin diye sorup durmaması beni daha iyi hissettiriyordu. Sanki hiç anksiyete bozukluğum yokmuş gibi davranıyordu ve ne olursa olsun beni sakinleştireceğine asla panik olmayacağına emindim. Seul'un kalabalığında uzak küçük bir sokağa girdiğimizde arabasını park etmişti. Daha çok kasaba tarzı bir tipi vardı sokağın. Yan yana küçük evler diziliydi ve hepsi kahverengindeydi. 

''Ve işte evimize gelmiş bulunuyoruz. Atla bakalım'' dedi kendi kemerini çözerken. 

         Heyecanla kafamı sallayıp ben de kemerimi çözüp arabadan çıkmıştım. Arabadan inince derin bir nefes aldım. İçimdeki heyecana hala yenebilmiş değildim ve bu gidişle yenmekte zorlanacaktım.

''Lanet olsun Park hiç gelmeyeceksin sandım'' koreli olmasına rağmen yanık tenli bir çocuk, Chanyeola doğru koşup sarılmıştı.

''Ah beni bu kadar özleyeceğini hiç tahmin etmezdim yanık'' dedi Chanyeol'da ona sarılırken. Takma adının yanık olduğunu öğrendiğim çocuğun gözleri benim ile buluşunca, Chanyeol'dan anında uzaklaşmıştı.

''Bu küçük şey de kim'' dedi sırıtarak. Tamam kullandığı kelime biraz kırıcıydı.

''Suho'nun kardeşi Baekhyun, Baekhyun bu da Suha ve benim yakın arkadaşım Jongin'' dedi Chanyeo beni yanına çekerek.

''Tanıştığıma memnun oldum'' deyip hafif eğildiğimde Jongin büyük bir kahkaha bırakmıştı. 

''Tanrım nasıl Suho'nun kardeşi olabilir'' dedi gülmeye devam ederken. 

''Aman tanrım Park geri dönmüş'' yolun ortasına beliren çocuğun çığırması ile birkaç kişi dışarı fırlamıştı. 

         Chanyeolu gören herkes hızlıca yanına gelip ona sarılmaya başlamıştı. Bu kadar sevilen bir olduğunu gram düşünmüyordum yalan yok. 

''Ulan durun tamam yoruldum '' dedi Chanyeol bir adım geri giderek

''Yavşak özledik lan'' dedi sokağın ortasın da çığıran çocuk.

''Sen şuna partiler çok sıkıcı geçti desene ''dedi Chanyeol'da ona göz kırparak. 

         Onlar kendi araların şakalaşıp gülerken cidden mal gibi ortadan kalmıştım. Yüzümde saçma sapan bir gülücük oturtturmuş, sanki çok mutluymuşum gibi onları dinliyordum. 

''Gençler salın şimdi Chan'i bakın Suho'nun kardeşi gelmiş'' dedi Jongin benim burada olduğumu hatırlayarak.

''Siktir lan '' dedi uzun ve soğuk tipli çocuk gülerek.

''Suho'nun kardeşiyim'' dedim bende Jongini onaylar bir şekilde.

''Aman tanrım sen ciddisin'' dedi tekrar ağzı bir karış açılmış  şekilde ve  '' Gel de sana bir sarılayım'' dedi kollarını açıp üstüme doğru gelirken. 

İNTİHAŞK // CHANBAEK (MPREG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin