~ Anıları Sakla ~

3 0 0
                                    

Buraya taşınmamın üzerinden tam iki gün geçmişti. Daha tam alışamasamda mutluydum. Eslem'le baya iyi anlaşıyorduk. Annesi Zehra teyze ve babası Altan amca gerçekten mükemmel insanlardı.

Eşyalarımı ikinci el dükkânından almıştım. Odam tamamlanmıştı. Tek kişilik bir yatak almıştım. Üstüne gri-siyahtan oluşan nevresim takımı örtmüştüm. Beyazlı yastıklarla da üzerini doldurmuştum. Onun dışında beyaz bir gardrop ve yatağımın yanına küçük bir çekmece almıştım.

Evin salonu ise henüz sadece mavi koltuklarım ve beyaz orta sehpam vardı. Buzdolabına, televizyona, bulaşık makinesine ihtiyacım vardı. Mutfaktada boştu. Tencerem falan hiçbirşeyim
yoktu. Fakat param çok azalmıştı. Bir işe girdikten sonra hepsini halledecektim.

Saat 23.28 idi yarın Eslem'in iş yerine gidecektim. Patronu biraz sertmiş. Yani çok disiplinliymiş. Ne olacağı konusunda hiçbir fikrim yok.

Lise 3'de okulu bırakmıştım. Fakat yabancı dilim vardı. Kafede çalışırken kulaklığı takar Fransızca,İspanyolca, İngilizce yada Almanca dersler dinlerdim. Gelen yabancı müşteriler sayesinde pekiştirme yapmış öğrenmiştim. Ve baya iş tecrübem vardı. Kafe, internet kafe, kütüphane gibi yerlerde çalışmıştım.

Eslem bir şansım olduğunu söyledi; ama olmayadabilirmiş. Ben bunları düşünürken kapı çaldı. Hemen yerimden kalkıp kapıyı açtım. Eslem içeriye koşar adım girip koltuğa oturdu.

"Gel, gel gel!" dedi bana acele ettirerek. Kapıyı kapatıp yanına oturdum. Elinde asistanlık üzerinde bir kağıt ve kalem vardı.

"Noluyo Eslem?" Gözlerini kâğıtta gezdirip bana baktı.

"Bu liste Barut bey'in hoşlandığı şeylerden oluşuyor" dedi ona değişik değişik baktım.

"Adamın huyuna gitmelisin. Neyi sever? Neyden nefret eder? Bilmelisin." Deyince peki, anlamında kafamı salladım.

"1-) Konuşurken -ıııı -eeee denmesinden nefret eder. Düz ve akıcı konuşacaksın." Bu sorun değildi. Halledebilirdim.

"Bu sorun değil halledebilirim." Dedim. Güzel anlamında kafasını salladı.

"2-) Yüksek sesten nefret eder"
"3-) Çalışırken, birinin izin almadan içeriye girip konuşmasından nefret eder"
"4-) En sevdiği şey sade türk kahvesidir. Her sabah içer."
"5-) öğünlerine, giyim kuşamına dikkat eder. Her günün farklı yemekleri farklı öğünleri vardır karıştırmamalısın." Deyince onu durdurdum.

"İyide, adamın öğününden banane" dedim hemen kaşları havalandı.

"Sen asistanlık için gidiyorsun. Mesela pazartesi" deyip. Önündeki kağıdın arkasındaki kağıdı zorlayası çıkarıp devam etti.

"Pazartesi günü saat sabah 07:00 da onun evinde olacaksın. Zaten sende yedek bir anahtar olacak. Evine gidip kahvaltısını hazırlayacaksın. O kahvaltısını yaparken sende o gün içinde yapılacak şeylerin üzerinden geçeceksin. Daha sonra ofise geleceksiniz. Odalarınız zaten yanyana 
Onun odasına girip, çıkandan senin haberin olacak. Sen Barut bey'e haber vereceksin o isterse içeri alacaksın. Eğer istemezse o hiçbirşekilde içeri giremez vesaire, vesaire." Söyledikleriyle gözlerim kocaman açıldı.

"Tamam tamam şaşırma, alışırsın" dedi

"Adam hizmetçi mi istiyo kendine?" Diye sordum. Sadece gülmekle yetindi. Derin bir nefes alıp verdim. Bu iş sandığımdan zor olacaktı.

......

Alarm çaldığı anda kalktım. Hemen lavaboya gidip elimi yüzünü yıkadım. Saat 08:15 idi Eslem'le birlikte gidecektim ve 08.30 da kapıda olmamı söylemişti. Allah'tan dün gece düş almıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 09, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Maziden Gelen EsintiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin