**
Sıkıntılı bir nefes verip sigaramı söndürdüm.
"Ne istediğini söyle artık lan." dedi Ali. Kollarını bağlamış arkasındaki duvara yaslanmıştı.
Sadece ikimiz vardık Sevgi nereye gitmişti bilmiyordum.
"Onu... Off.." dediğimde Ali hâlâ mal mal bana bakıyordu.
"Ee onu?"
"Onunla birlikte olmamı istedi." dediğimde Ali'nin gözleri büyümüştü. Çok geçmeden kahkahayı bastığında gözlerimi devirdim.
"Kes gülmeyi orospu." dediğimde kırmızının her bir tonunu yaşamış yüzünü garip bir hal aldı. Kendini zorla durdurup nefeslerdiğinde devam ettim.
"Sapık mıdır nedir. Hayır yani önemli bir harita söz konusu. Hem haritayı verecek hem götü gidecek."
"İstediği buysa ver abi. Çok oyalandık yarına kadar haritayı almazsak iş yatar söyleyeyim." dediğinde gözlerimi yere indirdim.
"Of tamam. Kaybedecek bir şeyim yok zaten. Siz bir kalacağınız yere gidin."
"Yanına birilerini bırakalım mı?" dediğinde tekrar gözlerimi devirdim.
"Aynen bırakın da grup yapalım." dediğimde güldü.
"O anlamda dememiştim ama neyse." arkasını dönüp gittiğinde eski kapıdan içeri girdim.
Koltuğa yayılmış Lahza sakızını patlatırken ağzımı açtım.
"Kabul ediyorum." dediğimde eşsiz gözleri beni buldu. Hafifçe gülümsediğinde yutkundum. Bundan sonra geri dönüş yoktu,ya yol bana girecekti ya ben Lahzaya.
**
Tribe bak yavşak sanki seni si
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karaktersiz Muhbir
Short Story[TAMAMLANDI] "Ne yani haritayı almanın yolu götünden mi geçiyor?" (Uyarı! Cinsel içerik bulunuyor,rahatsız olacaksanız okumayın.)