{10.BÖLÜM}

17 3 20
                                    

MEDYADAKİ ŞARKI SON ZAMANLARDA DİNLEDİĞİM  EN SEVDİĞİM ŞARKILARDAN BİR DE ŞARKI OLARAK SON TARAFTA DİNLEMENİZİ TAVSİYE ETTİĞİM ŞARKI FELİX VE CHANGBİN BECAUSE İ LİKE YOU BU ŞARKIYI DİNLEYİN AMA SON TARAFTA SİZE İYİ OKUMALAR!!!

Jeck ile Jeongin göz göze geldikleri an Jeongin merdivenlerden aşağı hızlı bir şekilde inip herkesin beklemediği şeyi yapmıştı. O güzelim kaslı vucuda sarılmış ağlıyordu. Jeck ilk şaşırsada kardeşine sarıldı çünkü kendiside özlemişti. Uzun zamandır görüşmüyorlardı. İkisi için de zor olmuştu. Birbirlerine bağlı olan kardeşler her zaman özlüyorlardı. Eski anılarını ve hatıralarından başka birşey yoktu ortalıkta. Jeongin Jeckten ayrıldıktan sonra karnına yumruk attı. Jeck acıyla inlediğinde gülümsedi. Jeck" Jeongin anlamadım sen şim-" Jeongin abisinin sözünü keserek" Bak Jeck ben sana o kadar muhtaçmışım ki bir el oğlu yüzünden böyle yaptığıma inanamıyorum. Biliyor musun seni çok bekledim gelirsin diye ağlamamak için kendimi tuttum. Hatırlarsan bana demiştin ki eğer bir daha ağlarsan senin abin olmam başkasının absi olurum demiştin. O an aklıma gelip duruyordu. Ondan hiç ağlamadım abii ben seni çok ama çok özledim. Bir daha beni sevginden ve korumandan mağdur bırakma olur mu? " Jeongin'in gözleri dolmuştu aynı şekilde Jeck'in de gözleri dolmuştu." Jeongin abiciğim gerçekten özür dilerim inan ki. Hem artık ben Hyunjinle ilgilenmiyorum. Buraya onun için geldiğimi söyleyip aslında seni görmeye geldim. Senin böyle yapacağın aklımın ucundan bile geçmedi inan ki. Sensiz yapamayan asıl benim sen herkesten değerlisin seni o kadar seviyorum ki sana o kadar bağlıyım ki iyi ki de sen diyorum iyi ki de senin abinim. Bir daha asla sevgimden ve korumandan mağdur bırakmayacağım SÖZ VERİYORUM!" Jeongin gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı artık çok zorlanıyorum ve ağlamamak için kendimi tutamaz hale gelmişti. Hyunjin aslında mutlu olmuştu. Bilmediği bir olay vardı onu da öğrenmiş oldu.
Artık herkes daha rahattı lakin biri hariç Minho. Minho Ritayı sevmiyordu ama Jisung bu olaydan rahatsızmış gibi davranıyordu ve Minho bunu anlamıştı. " Jisung benimle gelir misin?" Jisung tutulan kolunu kurtarıp kısık sesle " Gelemem" dedi. Minho şaşırmıştım beklemediği şeyi yapmıştı. Minho Jisung'un kolunu tutu ve bu kez daha çok sıktı. En aşağı katta indiler ( ARKADAŞLAR BÖLÜMÜN SONUNDA BİR EV BIRAKACAĞIM O EVMİŞ GİBİ DÜŞÜNÜN AMA KAFANIZDA KURDUĞUNUZ VARSA BİLEMEM),( ECRİNCİĞİM BURADAN SONRASINI OKUMA CANIM!!) Jisung" HYUNG! Bırakır mısın beni? Hem benden ne isti-" lafını keserek dudağından öptü o kadar şiddetli öpüyordu ki sanki sus da sana sevgimin olduğunu göstereyim gibi Minho Jisungun alt dudağını etmeye devam etti. Artık altında ki şeyin hareketlendiğini hissettiği anda yavaş yacaş dudağından ayrıldı. İki yakışıklı da nefes nefese kalmışlardı. " Ne demek istediğimi anladın mı? Anlamadıysan ben SENİ SEVİYORUM Jisung." Jisung'un yanakları kızarmıştı. Dudağına bir kez daha öpücük kondurduğunda Bu kez Jisung iki dudağı birleştirdi. Bu önceki öpülmeden daha yavaş ve sakindi.
Minho ve Jisung daha yukarı çıkmamışlardı. Heahyeong ve Rita da gitmişti. Sadece Jeck kalmıştı o da Jeongin istemişti. Abisiyle uzun zaman sonra uyumak istemişti ve yaptı uydu.
Sabah olmuştu. Jisung ve Minho çok güzel bir gece geçirmişlerdi. Ama ki Jisung'un kalçası ve beli çok ağrıyordu. (HAYIR ARKADAŞLAR GECELİĞİN AKLINIZDAKİ ŞEYİ YAPMADILAR JİSUNGLA ALAKALI BİRŞEY VAR) Jisung banyoya girip çıktıktan sonra üzerine siyah dar deri bir pantolon, üstüne beyaz bir kazak onun üzerinede Deri ceket giymişti şuan o kadar seksi duruyordu ki anlatılamazdı. Minho yavaşça gözlerini araladı ve o güzel vucudu süzdü. " Nereye gidiyorsun böyle acaba?" Jisung " Sana ne be adam!" "Bakıyorumda birileri bugün ters yerinden uyanmış galiba." "Evet birşey mi diyorsun? Tamam daha fazla uzatmayacağım Başkan Jongla konuşacağım nedenini sorma eğer ki düşündüğüm şey değilse söylerim zaten hadi ben kaçtım." odadan çıktı ve gitti.
Chan bugün bir okula gidip yedek öğretmenlik yapacak ve kimle Seugmin le dahi olan grubun en zekisin ile aslında Chan'ın işine gelmişti ama onun yanındayken eli ayağı birbirine karışıyordu. Seugmin giyinmiş bir şekilde odaya girdi. " Hey! Hyung, hadi kalkar mısın lütfen? Bak öğrenciler bizi bekler" Chan duyduğu şeyle yattığı yerden aniden kalktı ve hemen banyoya girdi. Normalde gündelik giydiği şeyleri giyecekti ki Seugmin bir Takım giymişti. Onun yanında günlük giyinemeyeceğini bildiği için o da smokinini giydi ve ikisi beraber o odadan çıktılar. Okula doğru gitmek için Chan bir adama seslenip arabayı hazırla diyecekti ki bir adamı olmadığı aklına geldi. Ayakkabısını giyip arabanın anahtarını alıp arabayı çıkarmaya gitti. O sır da Seugmin üstünü düzeltin ve kenarda duran güzel kokulu parfümünü sıktı. Ha demeyin ki işte parfümde dünyanın katmanın inceltiyor filan kullandığı parfüm doğal parfüm. Yani anlayacağınız dünyayı etkilemez. Neyse devam ediyorum. Chan kornaya bastı ve Seugmin'in gelişini izledi. Bu çocuğu harbiden de çok seviyordu.
Herkes işiyle uğraşıyordu iki kişi hariç Minhyuk ve Jeck. Jeck " Selam ben Jeck ben seni tanıyorum ama sen beni tanımıyorsun eminim ki." Minhyuk tek kaşını kaldırarak karşısında ki çocuğa baktı. "Seni tanımam imaknsız bir kere" Jeck şok olmuştu o dakika ilk defa beklendiği şey olmuştu(ABARTIM GALİBA) " Nasıl? Sen beni tanıyorsun öyle mi nereden?" " Şöyle ki ben seni liseden tanıyorum Jeck senin için değersiz biriydim. Hep beni görmezden gelirdin. Hep o Hyunjin yüzünden beni bırakırsın aslında hiç beni almamıştı ki bırakmasın. Aslında buna rağmen seni seviyordum ta ki Hyunjin'e açılmaya çalıştığında li hecesi görene kadar. Artık sana ilgi duymuyorum korkma. " Jeck duyduklarına şok olmuştu sadece bakıyordu." Ama ben bilmiyordum ki." kafa sallayarak evden çıkan Minhyuk'un gidişine baktı her zaman yapamadığı şeyi yine yapmamıştı. Birine dur demek bu kadar zor mu onun için. Minhyuk aklına geldiği anılarla sadece gülümsedi ağlamak istemiyordu bu gezel anılar için sonuç olarak çok uzun zamandır beklediği kişi ayağına kadar gelmişti. Artık Hyunjin'i sevmediği için bir şansı olacağını düşünmüştü. İnşallah da düşündüğü gibi olurdu. ( Amin)
Changbin şarkı yazıyordu. Şarkı sözü yazmayı çok seviyordu. Zaten hep yazdığı şarkı aşk şarkısıydı. Ve bu kez yazdığı şarkıda işbirliği için bir arkadaşı vardı. Tahim edin tamam ben söylüyorum. Felixti evet Felix eşlik edecekti. Bunun için şarkıyı özene bözene yazması gerekiyordu. Şarkı söylemek ve yazmak onun ruhunu ferahlarıyordu. Ve bu şarkıyı Felix için yazması onu daha çok ferahlarıyordu. Şarkıya son dokunuşlar yaptıktan sonra Felix'i çağırdı. Felix stüdyoya girince heyecanlanmıştı. Çünkü bu Changbin'le yani sevdiğiyle ilk şarkısıydı ve onu çok mutlu ediyordu. Changbin'in yanına oturup "Eee, Hyung şarkı nerede bakalım Bi şarkıya" Changbin şarkıyı uzattı ve bir kaç mıyıldanmayala gösterdi "Because I like you..." Felix çok ama çok beğendiğini bin kere söylemişti. Ve son olarak kayıt işlemi vardı. Göndermeyeceklerdi sadece anı olarak kalmasını istemişlerdi. Şarkıyı bitirmişler ve şimdi kayıtı dinliyorlardı. Yaklaşık dört saattir şarkıyı anca bitirmişler. Changbin şarkıyı başasardı ve söylemeye başladılar.
"nega joh-eunikka
daleun iyuneun eobs-eo nega joh-eunikka
geudae usneun moseub balabomyeon nan deoneun balal ge eobs-eo
geunyang nega joh-eunikka

Farklı Dünyalar: Lucanies(SKZ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin