Kahve için kaynamaya bıraktığım suyu presse dökerken telefonum titredi. Her zamanki gibi erkenden uyanmış, sabah rutinimi gerçekleştirmiştim. Ardından projelerimin başına oturabilmek için kahve yapmaya, mutfağa geçmiştim. Pressin filtresini de oturttuktan sonra telefonu elime alıp aydınlanan ekranda beliren bildirime iki kere dokundum.
Bilinmeyen numara: günaydın güneşim.
M: size de günaydın Feza
Bilinmeyen numara: yazılarını dün gece tamamladın varsayıyorum, gönderdin mi?
M: henüz değil.
M: birazdan son kez gözden geçirip teslim edeceğim.
Bilinmeyen numara: anlaşıldı, bir süre daha rahatsız etmeyeyim.
M: teşekkürler.
(Görüldü)
[ M Çevrimdışı ]
Ben Feza'ya yanıt verirken neredeyse demlenen kahvemin filtresini indirmek için biraz daha bekledim. Demlendiğine kanaat getirince filtreyi yavaşça indirip kahveyi kupaya döktüm. Kupamı alıp odama geçerken Feza'yı herhangi bir yerden tanıyıp tanımadığımı düşünüyordum. Masamın başına geldiğimde başımı iki yana sallayıp şu an için projelere odaklanmam gerektiğini kendime hatırlattım. Bu makaleler dönem ortalamamı fazlasıyla etkileyecekti. Acaba okuldan mı tanışıyorduk?
Hayır Mayıs. Şu an ödevlere odaklanmalısın.
×××
Saat 11:00'e doğru gelirken projelerin teslimini yapmış, mail kutumu temizlemeye çalışıyordum. Telefonumun ekranı aydınlandığında gözlerim istemeden gelen bildirime kaydı. Bilinmeyen numara...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sarılmaları erteleyelim || yarı texting #evdekal
Teen FictionBilinmeyen numara: üzerine bir hırka alsaydın, üşüyeceksin. M: anlamadım? Bilinmeyen numara: bu saatte hava esiyor diyorum, üzerine bir hırka alsan iyi olur. M: kimsiniz? Bilinmeyen numara: sevdalın...