5

73 5 2
                                    

nasılsınız güzellikler ? ben iyi miyim bilmiyorum LGS gitgide yaklaşıyor 🤠👍🏻 çalışıyorum ama yeterli değil. kendimi suçlu hissediyorum

Sabah Cedric beni ne aramış ne de bana mesaj atmıştı. Merlin neler oluyor ? Korkmalı mıyım ? Son iki gündür hayat farklı gibiydi. O günü de öyle böyle atlattım. Akşam olunca aşağı, salona, indim. Babam elindeki gazeteyi okumakla meşguldü. Tekli koltuğa tesbih böceği gibi kıvrıldım. (betimlememi sikiyim 🥰🥰🥰) "Baba ?" Babam kafasını gazetesinden kaldırdı ve bana baktı. "Noldu bakalım ?" "Ben...Cedric'in benden sıkıldığını düşünüyorum." Gazetesini katlayıp kenara koydu. "O niyeymiş hanımefendi ?" "Yani...Bir iki gündür konuşmuyoruz. Aradığımda sonra konuşuruz deyip suratıma kapatmıştı." "Onun babasıyla işler yok muydu ?" Kafamı salladım. "Evet vardı ama yani bilmiyorum." Oturduğu koltuktan kalkıp yanımdaki koltuğa oturdu. Elini dizime koydu. "Merak etme. Mutlaka açıklaması vardır. Mühim işleri vardır. Ayrıca senden de soğumadı o düşünceyi aklından çıkart hemen." Babam her zaman bana iyi geliyordu. Gülümsedim. Teşekkür edip ona sarıldım ve odama çıktım. Yatağıma yatıp telefonu açtım. Cedric'le fotoğraflarımıza baktım yine.

Sabah camımı bir baykuş tıklatmaya başlayınca uyandım. "Lanet kuş ! Ne istiyorsun sen !?" Camı açınca yanında bir paket olduğunu gördüm. Anlam veremedim. Baykuşa yem verip gönderdim ve paketi içeri alıp pencereyi kapattım. Bu kutunun sabah sabah ne işi vardı burada ? Kutuyu yavaşça açtım. Merlin aşkına bir elbise ! Üstelik çok şık bir elbiseydi bu. (Elbiseyi zamanı geldiğinde koyacağım.) İçini didiklemeye başladım ve bir not buldum. Notta şunlar yazıyordu :

"Bu akşam bunu giymeni istiyorum. Zarfın arkasında her şey yazıyor. Seni biraz ihmal ettiğimi düşünüyorsun. Bunu telafi edeceğim :) Sizi bekliyor olacağım Bayan Black :) ❤️"
Bay Diggory

MERLİN KALBİM ATIYOR MU, RÜYADA FALAN MIYIM ?! Son iki günü kızlara anlatmıştım. Haberleri vardı o yüzden hemen görüntülü aradım. İlk açan Pansy oldu. "Vay vay vay, bu sabah aramasını neye borçluyuz ?" "Bekle Ginny ve Hermione de açsın anlatacağım." Heyecandan titremeye başlamıştım. Pansy'nin alnında göz bandı vardı. Uyku sorunu çektiği için yatarken takıyordu. "Merlin neler oluyor ?" dedi alnındaki göz bandını çıkarıp yatağından doğrulurken. O sırada Ginny telefonu açtı. Hemen ardından da Hermione. "Ne oldu sabah sabah uyuyordum ben." diye homurdandı Ginny. "Uykuyu siktir et bugün pencereme bir baykuş geldi. Getirdiği şeye bak !" Kamerayı çevirip yatağın üstüne boylu boyunca serdiğim elbiseyi gösterdim. "ÇÜŞ O NE LAN !" diye bağırdı Pansy. "LAN KİMDEN GELDİ O !" dedi Ginny. "BÖYLE SORU MU OLUR TABİİ Kİ CEDRİC GÖNDERMİŞTİR DEĞİL Mİ LARA !" dedi Hermione. Telefonda olsak bile kaos olmuştu. "HERKES SAKİN OLSUN !" dedim ve sustular. "Evet, evet Cedric gönderdi. Yanında not da koymuş." Notu okudum, hepsinin gözleri büyümüştü. Pansy telefonu bir yere sabitlemiş, göbek atıyordu. Özür dilerim baba, arkadaşlarım akıl hastası. "Lan bir dur Pansy !" Beni umursamamıştı her zamanki gibi. O hep kendi bildiğini okurdu. Gözlerimi devirdim ve konuşmaya devam ettim. "Mektubun arkasında mekan ve saat var. Ben ne yapacağım ?! Yetişemem ki !" "Salak salak konuşma saat sabahın 10'u ! Saat akşam 9'da gideceksin yetişirsin illaki !" dedi Hermione. Çoğu zaman en aklı başında olanımız Hermione'ydi. Çoğu zaman... "Hermione bu yetişemez. Onu mu yapsam bunu mu yapsam diye diye hayatta yetişemez. Biz yanına geliyoruz bekle seni hazırlayacağız." dediğinde Ginny gayet netti. Stresten tırnaklarımı kemirmeye başladım. "Aaaa Pansy bir dur sende artık !" Aynen öyle. Pansy biz konuşurken hala oynuyordu. Pansy durdu ve telefona yaklaştı. "Biliyor musunuz ne yapacak ?" Hepimiz kafamızı olumsuz anlamda salladık. "Bekleyin. Cedric illaki Tom'a söylemiştir." Pansy telefonu eline aldı ve banyoya yöneldi. "Telefonun sesini kısın. Tahmin ettiğim şey olacaksa kulak sağlımız için pek iyi olmaz." dedi Ginny. Ne dediğine anlam vermeye çalışmadım bile. Telefonumun sesini kıstım. Pansy bağırdı. "TOM ! Cedric sana Lara'ya ne yapacağını söyledi mi !" Arkadan su sesleri geliyordu. Anlaşılan Tom duştaydı. "Hayır ne alaka !" diye bağırarak cevap verdi Tom. "Bak biliyorsan ve söylemiyorsan !" "Pansy Merlin aşkına söylese de sana söylemezdim güzelim mantıklı düşün !" Bağırarak iletişim kuruyorlardı. Bu çifti anlayabileceğim şu gün gelsin artık. "Bak Tom tekrar söylüyorum. Biliyor musun bilmiyor musun !" Su sesleri kesildi. Tom duştan çıkıyor olmalıydı. Pansy'e dair gördüğümüz son şey arkadan Tom'un gelip onu duvarla arasına almasıydı. Sonra telefon yere düşmüştü sanırım. Evet kendi kaşınmıştı. "Sesi kısmakla doğru bir karar vermişiz." dedi Hermione. "Ya ayı ! Bir dur ! Kesin biliyorsun da sen söylemiyorsun git kahvaltı mahvaltı yok sana." dedi Pansy ve görüntüsü geldi. Koşuşturuyordu. "Güzel kaşındın." dedi Ginny. Kafasını geriye yaslayıp konuştu Pansy. "Şu adamla konuşulmuyor ya. Duştayken anca böyle bağırarak konuşuyoruz." "Siz hep bağırıyorsunuz." dedim Pansy'e. "Evet haklısın." "Ya tamam boş yapmanız bittiyse, Lara biz sana geliyoruz." dedi Hermione. İç çektim. Oflayarak onayladım ve onları beklemeye başladım.

Sadece BizWhere stories live. Discover now