9

99 7 3
                                    

Allah belamı vermesin bölüm yazamıyorum. İYİ OKUMALAR <3

Nikah memuruna bir şeyler ikram ettik. Pastayı kestik her şey normaldi. Dans etmeye çıktık. Dinleyip dinleyebileceğimiz bütün şarkıları dinliyor ve deli gibi dans ediyorduk. Ben de sonunda spor ayakkabılarıma kavuşmuştum. Görünüşüme önem veriyorum ama yüksek topuklularla uzun süre hayatta kalamıyorum. Bu yüzden spor ayakkabılar her zaman tercihim olmuştur.

Çılgınlar gibi dans edip çığlıklar atarken bir çift eli belimde hissettim. Arkamı dönüp kim olduğuna baktım. Ebendi. Kim olacak ?! Cedric tabii ki ! İç sesimle tartışma yaşayacak halde değildim. Cedric'e döndüm. "Buradan çok sıkıldım, bence başka bir yere gitmeliyiz." dedi. "Ha ? Düğünümüzdeyiz Ced nereye gitmeyi planlıyorsun ?" dedim yarı şaşkınlık yarı sitemle.

İşaret parmağıyla düzensiz bir biçimde düğünü terk eden arkadaş grubumuzu gösterdi. "Şu kaçakları görüyor musun ? Peşlerinden gideceğiz." dedi sesinde gizem barındırarak. Ne boklar döndüğünü anlamaya çalışırken "Babama görüşürüz deseydim ?" dedim. Evet, sarhoştum. Yine tabii ne beklerdiniz ?  Sen sus. Aklım başımdaydı ama bir yandan da değildi. Hayvan gibi alkol alanlarda bugün;

Lara ve Sirius Black ! Pardon canım Lara Diggory artık.   Benimle alay etmeyi kes ! Neyse, iç sesim haklıydı, babam beni küçük yaşta alkolle ve sigarayla tanıştırmıştı. Kendisi içtiği için dolaba girip gizlice alıyordum bazen. Babam içki içmeyi severdi, kendini huzurlu hissederdi. Onu bıraktırmaya çalışmıştım ama yılların bağımlılığı işte. Kolay kolay vazgeçilmiyor. O içerken ben de içmeye başlamıştım. Yani beraber sarhoş olup az daha muggle'ların önünde büyü yapacaktık. Üstelik ben o sırada Hogwarts'a gidiyordum. Yani eğer yapsaydık, kesinlikle okuldan atılırdım.

Neyse ki öyle bir şey olmadı. Cedric'e biraz daha babamı görmek için yalvarınca ikimiz birlikte gittik. Babam düğün boyu elinden düşürmediği kadehiyle şarabını yudumlamakla meşguldü. "Babaaaa." diye söylendim. Bağırmamıştım ama sesim az da çıkmamıştı. "Aman aman aman, kimler nereye gidiyormuş ?" diye alayla sordu. "Damadın beni kaçırıyor." dedim Cedric'in yarı çözülmüş kravatından tutarken. "Aman git be. Kocaya kaçıp bıraktın beni zaten." dedi babam dudağını büzerek. Elimi Cedric'in kravatından çektiğimde Cedric öksürdü. Bense babamın yanına oturup "Ya, ağlama ama Sirius. Sana torun yaparım affeder misin ?" dedim. Şu kızı sarhoş etmeyin lütfen ! Sonra ben uğraşıyorum.  Kesinlikle aklım başımda değildi. Bu söylediğime Cedric gülerken babam bana gözlerinden ışık saçarak baktı. "VALLA MI ? TORUN MU YAPCAN BANA !" dedi sevinçle. "Yapacağım, kaç tane olsun ?" dedim, Cedric bu cümleme kahkaha atarken babam "Bir sürü olsun, minik minik yürüsünler paytak paytak." dedi. "Tamam bir sürü yapacağım." dediğimde babam kadehiyle beraber ayağa kalkıp dans etmeye başladı. Yanağına öpücük kondurup tekrar Cedric'e yaklaştım.

Hala gülüyordu. Kolunu omzuma attı ve biz bizi bekleyen minibüse ilerledik. Dışında bir sürü süs vardı. Kiralamış olmalıydılar. "Sen babana ne dedin az önce bakalım ?" dedi pişkin pişkin sırıtırken. "Ha ? Ne demişim ?" Ah, hiçbir şey tatlım. Sadece müstakbel kocanın önünde babana alttan alttan birçok kez sevişip çocuk yapacağını söyledin. Ne olacak ?  "Çocuk yapacağım dedin, birçok kez." dedi kahkahaları arasında.

"Ay aman, ister yaparım ister yapmam. Kime neymiş ? İster 18 çocuk doğururum, ister 12, ister 3 ister hiç doğurmam aa ! Kim dedikomuzu yapıyor ?!" dedim. Cedric bıkkınlıkla nefes verirken minibüsün kapısının önünde Pansy ve Ginny bizi bekliyordu. "Cedric ver sen şunu bana, ben bunu ayıltırım." dedi Pansy ve beni minibüsün bagajına ilerletti. Başımdan aşağıya buz gibi su dökülürken etrafımı daha net görmeye başlamıştım.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 28, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Sadece BizWhere stories live. Discover now