|Ollivander Family, Godric's Hollow, West Country, England|
|22 Haziran 1976|
─────────────────────────
─────────────────────────
Yaz mevsimi olmasına rağmen hava bulutlu, boğucuydu. Güneş bulutların arasında kaybolmuş, görünmezdi.
Lenora bir ağacın serin gölgesinin altında, bir piknik örtüsünün üzerinde güneşlenen bir kediyi andırarak uzandı. Yanında oturan ve ağaca yaslanarak kitap okuyan Alluriana, ikiz kardeşinin gerinmesine karşılık gözlerini okuduğu sayfadan ayırmadı. Uzun zamandır gerçekleşmeyen huzurlu, sakin ve güzel bir öğleden sonraydı.
Ebeveynler evde değillerdi, ağabeyleri çırak olmakla meşguldü, hiçbir arkadaşları onları rahatsız etmedi... İkizlerin birlikte, sınırlarına saygı duyarak geçirecekleri mükemmel sessiz öğleden sonra. İki kızın uzun zamandır aradığı ama bulamadığı bir şeydi. Okul, ödevler, arkadaşlar, kötü adamlar ve aile meseleleri arasında gidip gelen hayatları onlara pek fazla boş zaman bırakmadı.
Tüm bu sessizlik, tüm bu sakinlik ve tüm bu huzur tam iki saniye sonra pencereden aşağı atıldı.
İki evi birbirine bağlayan bahçe kapısı büyük bir gürültüyle açıldı. Kapının diğer tarafından kuzguni siyah saçlı, gözlüklü bir genç ve siyah bir köpek girdi. Lenora hayalindeki öğleden sonranın uçup gittiğini, el salladığını görebileceğini düşündü. Ah, güzel saatler...
"Riana, Nora! Sirius ve ben çok acil bir konuda bize yardım etmenize karar verdik!" dedi James heyecanla. Yanındaki Sirius onun heyecanını yansıtarak kuyruğunu salladı. Lenora kafasının altındaki yastıkla kendini boğmanın güzel bir fikir olduğunu düşünmeye başlamıştı ki ikiz kardeşinin sesini duydu.
"Biz bu kararın neresindeydik?" Alluriana elinde tuttuğu iksir kitabında kaldığı yeri bir kağıt parçası ile işaretlerken iki arkadaşa bıkkın bakışlarla baktı. Yan evde James Potter ve Sirius Black yaşarken o kimdi ki sakin bir öğleden sonra hayal ediyordu?
James cevap vermek yerine omuz silkti. Hâlâ uyumak isteyen Lenora'yı kolundan tutup ayağa kalkması için kendine doğru çekiştirdi. "Muggle yaşamına kaçıyoruz! Hadi, hadi! Riana kalk." dedi, Sirius'un köpek haliyle Alluriana'yı kaldırmaya çalıştığını gördüğü zaman.
Alluriana isteksiz bir şekilde ayağa kalktı, Sirius'un neden köpek olduğunu sorgulamadı bile. Muhtemelen canı köpek olarak takılmak, Muggle kızlara kendini sevdirmek falan istiyordu. Her zaman olduğu gibi. Köpeğin siyah tüylerini okşadı dalgın, uykulu bir ifadeyle.
"İyi. Muggle'ların Starbucks'ına gitmek istiyordum zaten. Canım kahve istiyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑪𝒉𝒂𝒐𝒔 𝑹𝒊𝒔𝒆𝒔 [𝐓𝐡𝐞 𝐌𝐚𝐫𝐚𝐮𝐝𝐞𝐫𝐬]
FanfictionAlluriana Ollivander ailesinin (kardeşleri ve annesi hariç) geri kalanı gibi Ravenclaw binasının başka bir öğrencisi. Karanlık zamanlar yaklaşıyor. Büyücülük dünyası tehlike altında. Alluriana olaylarla hiçbir bağlantısı yok iken kendini her şeyin...