kapı sesi ile gözlerimi açtım yerdeki kırık cam parçaları hafif kanamaya devam eden elim bandajı kanlı olan bacağımla salonda oturuyordum hala gelen kimdi peki gözlerimi açmak dahi istemiyordum "aman tanrım dove sen ne yaptın!" gelen kiraymış en azından gözlerimi açmama gerek kalmamıştı düşüncelerime sırıtmıştım "aptal neye sırıtıyorsun elinin hali ne!" hala deli gibi sırıtıyordum bir hışımla banyoya girmiş pansuman için gerekli malzemelerle geri dönmüştü elime değen yakıcı ıslaklıkla acı dolu bir inleme bıraktım boş odaya peşinden bir hıçkırık kaçtı sağ tarafımda elime pansuman yapan kiradan kendi kendine fısıldıyordu benim duymadığımı sanıyordu yanılıyordu "tekrar başa döndük neden o çocuğa bu kadar bağlandın ki hep yaralanan sen oluyorsun seni nasıl iyileştireceğimi bile bilmiyorum s-hıck -seni böyle görmek istemiyorum artık" sol elimi kaldırıp kafasına koyduğumda irkilmişti daha çok ağlıyordu artık o an kendimden daha çok nefret ettim benim için çabalıyordu tam iyileşti derken tekrar bir sorun çıkarıyordum "üzgünüm benim gibi bir kuzenin olduğu için çok üzgünüm" hızla kafasını kaldırdı "eğer benim gibi biri ile akraba olmasaydın daha mutlu olurdun bende benim gibi bir kuzen iste-" "kapa çeneni aptal! sen benim ailemsin bunu bir daha aklından bile geçirme yoksa kıçına tekmeyi yersin ve bu mecazi bir anlamda değil!" güldüm başka yapacak bir şeyim yoktu da "hadi kalk seni yatağa götürelim gece boyunca çalıştın yaralısın hem fiziksel" durdu "hemde ruhen" fısıltıyle söylemişti son kelimeyi farkındaydım alexin bakışlarından ve sözlerinden sonra fazlasıyla yıkılmıştım "hadi güzelim kalk" kiraya ağırlığımı vermeden ayağa kalktım beni odama sürüklemesine izin verdim merdivenlerden zorlukla çıkıyorduk sonunda çıktığımızda odamın kapısına varmıştık bile kapıyı açtığında dağınık yatağa baktım gözlerime anılar doluşmuştu dolu gözlerimle etrafa bakındım neden kokusu odama sinmişti neden o kadar şeyden sonra bile ona özlem duyuyordum "hadi yatağa otur üstünü değişelim" kira böyleydi işte hassas noktası her zaman ben olmuşumdur ne zaman böyle olsam bebekmişim gibi davranırdı yinede bundan şikayetçi olmazdım benimle fazladan ilgilenmesi hep hoşuma gitmişti üzerime gecelikleri geçirdiğinde yavaşça yatağa yatırmış üstümü örtmüştü kafama küçük bir öpücük kondurup gidicekken bileğini yakalamıştım "k-kira" senim fazlasıyla kısık ve aciz çıkmıştı "beni affedicek değil mi bana g-geri dönücek" tekrar dolmuştu gözlerim ona dolu gözlerle bakarken onunda gözlerinin dolduğuna şahit olmuştum o bunu hak etmiyordu benim yüzümden bu kadar sorun yaşamayı hak etmiyordu tekrardan kendime olan nefretim gün yüzüne çıkmıştı tekrar kafama saçlarımın üstüne küçük bir öpücük kondurmuş öpücüğü ve göz yaşı saçlarım arasına karışmıştı "dönücek o senin küçük alexsin tabiki dönücek merak etme" kendisi bile inanmamıştı ki dediğine kafa sallayıp onayladım onu yavaşça odadan çıkmasını izledim tekrar tek kalmıştım alexin yattığı tarafa dönmüş göz yaşlarımı serbest bırakmıştım tekrar kullandığı yastığı kollarım arasına alıp sarılmıştım kokusu üstündeydi hala ağlarken sonunda yorgunlukla uyuya kalmıştım alexin kokusu ve anılarımızla uykuya teslim ettim yorgun ruhumu...
aşağıdan gelen seslerle araladım gözlerimi yavaşça yataktan doğruldum bir süre kendime gelebilmek için etrafa bakındım ağlamaktan ağrımış ve kızarmış gözlerim canımı acıtırken ek olarak yaralı elim ve bacağım bunu iyi etkilemiyordu yavaşça yataktan ayrılmış banyoya adımlamıştım elimi yüzümü yıkayıp kendime gelmeyi denemiştim ama sadece denemiştim umursamadan banyodan çıkmış aşağıdan seslere odaklanmıştım "b-ben artık ne yapıcağımı bilmiyorum her geçen gün daha çok zarar vericek kendisine o-onu tanıyorum ne kadar can alsada üzgün kırık sinirli olduğunda kendinden başka kimseye zarar vermez " "şhh kira sakin ol eminim atlatır alexle aralarının düzeliceğini biliyoruz" "evet clary çok haklı aralarındaki bağı sokaktan geçen biri bile fark eder dove onu bir oğul gibi sahiplenmişti alexte onu bir anne gibi boşuna alexi dovenin çocuğu sanmadık" clary ve ellie bizdeydi anlamıştım evet fazla zekiyim tişikkiler yavaşça merdivenlerden inmiştim merdivenlerden ses geldiğini duyan kira hızla gözlerinin ıslaklığını silmiş gülümseyerek bana bakıyordu duygusuz bir şekilde kızlara ve kapının yanındaki çantaya bakmıştım endişeyle dönmüştüm yüzlerine "bişey mi oldu harekete mi geçtiler" dememle ikiside dağılmış olmama rağmen onları merak etmeme şaşırmıştı "şey evet marketten döndüğümde evin camları kırılmıştı öyle olunca ellieyi de alıp geldim" ellie de ona katılır cinsten kafa sallamıştı "anladım burda istediğiniz kadar kalabilirsiniz bu iş bittiğinde istediğiniz zaman gidersiniz" kira bu kadar sakin davranmama şaşırmış dolu gözlerini saklamak için boş televizyona çevirmişti bakışlarını önüne geçip yanına oturdum "kira böyle yapma duygularını benden saklama bu beni iyiden çok kötü hissettiriyor ağlamak istiyorsan ağla üzgünsen üzgün ol gülüceksen gül ama duygularını saklama lütfen" son kelimelerim yine fısıltılıydı hızla kafasını sallamış beni onaylamıştı kısa bir süre sarıldıktan sonra ayrılmış kahvaltı hazırlamıştı ona yardım etmek istesem bile beni engellemiş yaralı olduğumu bahane etmişti kızlarda zaten mutfakta ona yardım etmişlerdi bu beni evde fazlalıkmışım gibi hissettirmişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANGEL OF DEATH
Teen Fiction'hadi ama beni anlamalısınız herşeyi sizin için yapıyorum' kira sinirle bakıyordu bana 'ahh hayır kendini kandırmaya devam et bunu bizim için değil içinde thomas olan kinin yüzünden yapıyorsun bunu bizi kandıramazsın kendini kanırıyorsun' haklıydı k...