Hiraeth

Beyaz Yalanlar

Wen Ning güçlenen melodiye doğru ilerlemeye devam etti. En sonunda elindeki flütü kıracak gibi sıkarak çalan efendisinin yanına ulaştı. Yavaşça yaklaşıp geldiğini belli etmek istercesine yaklaştı ona.

Wei Ying yakınında duyduğu ayak sesleriyle gözlerini aralayarak karşısında her zamanki mahçup gibi duran ifadesiyle ona bakan kişiye döndü.

"Wen Ning..."

"Efendi Wei..."

"Neler oldu?"

Wen Ning her şeyi anlatmak istiyordu ama söz vermişti, o uyanana kadar kimseye bir şey anlatmak yoktu.

Susmalıydı, böylece bazı şeyler gizli kalabilirdi.

"Bilmiyorum, ben sadece görevimi yaptım. Küçük Efendiyi korudum."

Wei Ying savaştan önce Jin Ling'in korunması emrini vermişti.

Çünkü biliyordu ki yeğeni kendini öne atacak ve muhtemelen bir kılıç darbesine kurban gidecekti.

Bu olsaydı Cheng onu diriltmenin bir yolunu bulur ve tekrar kendi elleriyle öldürürdü. Peşinden de onu.

"Hiç görmedin mi...onu?"

"Hayır Efendi Wei. Hiç görmedim. En son...amcasına ve abisine saldırdığını ve sonrasında ortadan kaybolduğunu gördüm."

Ona söylemesi gereken şeyler anlatılmıştı. Söylentilerden en yaygın olanını destekleyecekti ve zamanı gelene kadar Wangji bir hain olarak görülecekti.

Plan buydu.

"Sağol Wen Ning. Bir şey duyarsan veya görürsen bana haber ver."

Genç adam flütünü kuşağına asarak geldiği yolun tersine doğru ilerlemeye başladı.

Bulacaktı.

Yıllar alsada onu bulacaktı...

●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●

Bölüm kısa biliyorum çünkü böyle olması gerekti. Ve açıkça konuşmam gerekirse kötü yazdığımı ve acemi olduğumu biliyorum ama bölümlere herhangi bir destek gelmediğinde yazma hevesim kaçıyor. Bu sırf bu kitap için geçerli değil, diğerleri de böyle. Az da olsa emek veriyorum ve karşılık alamıyorum. Yakında tüm kitapları sileceğim bu gidişle.

Diğer bölümde görüşmek üzere, sevgiyle kalın ♡