15# "saçının cidden güzel koktuğunu biliyor muydun?"

563 64 221
                                    

"ASTORİA!"

Siyah saçlı kız, irkilerek yerinde zıpladı. Çizerken neredeyse içine düştüğü portreye fazla dalmıştı ve elindeki abur cuburlarla bağıra bağıra sınıfa giren Ron yüzünden kalemi ileri doğru ani bir kuvvetle savrularak bütün emeklerini berbat etmişti.

Birkaç saniye nefes bile almadan, gözlerini kocaman açmasına neden olan bir şaşkınlıkla üzerinde salak bir çizgi olan, binbir emek çizdiği Gildory Lockhart portresi ile bakıştı. Sinirden eli ayağı titrerken, kızıl saçlı oğlanın yeniden kendine seslendiğini duyması olayları pek de iyi hâle getirmemişti...

"ASTORİA DİYORUM!"

Siyah saçlı kız, kanı sinirle kaynayıp gözlerinden lazer ışınlar çıkarken sinirle böğürdü. Sesi avını bekleyen bir kurdu andırıyordu. "NE VAR RONALD? NE?!"

Dostunun bu ani alevlenen öfkesi ile vereceği şok edici haberin heyecanının buhar olup uçtuğunu hisseden Ron, istemeden de olsa yanlış bir şey yaptığını anlamıştı. Koşarken aniden durup, korkuyla yutkunması da bu yüzdendi.

Sinirli bir Astoria'dan korktuğu için sempatik bir tavır takınarak sordu. "Hey... Sakin ol şampiyon, ne oldu?" Astoria'nın cevap vermeyip sırasının üzerinde duran resim kağıdına baktığını görünce eğildi ve ani bir irkilme sonrası üzeri çizilmiş kağıda baktı. Suçlulukla gözlerini kaçırıp elini ensesine attı.

"Ow..."

Astoria sinirle Ron'un kafasına bir tane geçirdi. "Şu s*kik herifin portresine bir haftadır uğraştığımdan haberin var mı senin?!"

Ron, az önce pimini çektiği bombanın yanında ufak ufak uzaklaşırken durumu normalleştirmeye çalışıyordu. "Madem herif s*kik neden portresini çiziyorsun ki?"

Siyah saçlı kız öfleyerek sandalyesine çöktü. "Hermione bu adama hayran. Asla dinlemediğim tarih notlarını vermesi için bu resimle rüşvet teklif edecektim."

Birden bire Ron'un kaşları çatılmıştı Astoria'nın anlamadığı bir şekilde. "Bir dakika, bir dakika..." dedi durumu iyice anlamak için. "Hermione bu gösteriş meraklısı hödüğe mi hayran?"

Anında Astoria'nın yüzünde şeytanları bile kıskandıracak bir gülümseme belirdi. "Evet de..." dedi aşırı derecede sinir bozucu bir edayla. "Bu neden umrunda olsun? Yani bildiğim kadarıyla ondan hoşlandığın falan yok-"

"Ne?" dedi Ron sesini gülünç bir şekilde inceltip gözlerini çizgi haline gelecek kadar kısarak. "Alakası yok."

Astoria, saatlerini alacak birkaç ufak düzeltme için yeniden resminin üzerine eğilirken sinir bozucu bir sakinlikle söyledi. "Umarım öyledir."

"Umma zaten, öyle." dedi kızıl saçlı olan homurdanarak kollarını göğüsünde kavuşturdu.

"İyi." dedi Astoria resminin içine yeniden düşerken. "Peki bu kadar heyecanla gelip benim güzelim resmimin içine etme nedenin neydi Ron?"

Kollarını göğüsünde kavuşturup çocuk gibi küsen Ron, anında bu ruh halinden çıkıp heyecanla yerinde dik oturdu. "Evet! Söylemeyi unuttum!" dedi. Ardından da derin bir nefes aldı. "Az önce berkunç görüntülere maruz kaldım."

Astoria resminden başını kaldırdı. "Berkunç?"

"Oh, berbat ve korkuncun karışımı ama şimdi konumuz bu değil." dedi elinin hafifçe havada sallayarak.

Siyah saçlı kız hafifçe kaşlarını çatıp, resim kalemini elinden bıraktı. "Vay..." dedi. "İki kelimeyi birleştirerek konuştuğuna göre gerçekten tuhaf şeyler dönüyor olmalı."

just a stranger | hinnyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin