Esrarengiz kasaba devam etseydi 2 (Bitti)

14. Sezon 6. Bölüm: Stan'in bölümü

Soos: Harika görünüyorsun Stan amca.

Stan: Biliyorum!

Robbie: Aaa...

Pas: "Bana abartı gibi geldi..."

Wendy: Titanlarla savaşmaya gidiyor!

Stan sanki hayatının en büyük savaşına gidiyor gibi hazırlanmış ya da Afganistan'da terör operasyonlarına asker gidecek gibi?

Stan: Hazırlık evlat hazırlık! Soos fotoğrafını Çek Turistlere "Asker Gazisi kahraman" diye kendimi pazarlıcam.

Stan poz verir ve Soos çerçeveletmek için onun bir fotoğrafını çeker.

Pas: "Gidiyor muyuz?"

Stan: Evet! Işınla bizi!

Pas: "Dünyadan soyutlanıp yasaklanmış dilsiz bir melezim ben; sizin büyülü köleniz değil. Bir çok büyümü dünya üzerinde kullanamıyorum."

Stan: Bana nasıl yardım edeceksin!?

Pas: "Dilim kuvvetlidir"

Robbie: Dostum sen dilsizsin.

Pas: "Sen de yalnız, Suratına vuruyor muyum?"

Robbie için üzücü zamanlar... Ahem! Stan ve Pas birlikte Balık taşının olduğu yere giderler. Pas zaten taşları sezebildiği için haritaya gerek kalmaz. İkizler kasabadan ayrıldığı zaman taşların yerlerinin değiştiğini fark ederler.

Stan: Evlat harita bu yönü gösteriyor.

Pas: "Ama o tarafta değil. Burdan geliyor hissediyorum."

Stan: Elimde kardeşimin verdiği harita varken alt yazıyla iletişim kuran bir veledi dinlemicem.

Pas: -,-

Stan kendi istediği yöne aracı sürmeye başlar Pas da kollarını bağlamış kızgınca bekliyor. Sonuç olarak; Elleri boş Pas'ın dediği yola giderler.

Stan: Çok kötüsün çocuk beni önceden uyarmalıydın.

Pas: |:(

Balık taşı bir dağın en üstüne kaçmış olduğu için dağın eteklerine park ederler.

Stan: Bakalım yukarı nasıl çıkabiliriz.

Pas, Stan'in paçasını çeker ve eliyle bir ağacın tepesini ve dağın tepesindeki kazığı gösterir.

Stan: HARİKA BİR FİKRİM VAR EVLAT! AMA BİZE İP GEREKECEK!

Pas: ...

Stan: Evet o fikri ben buldum.

Stan araçtan ipi alıp ağaç dalına çıkıp yukarı atmayı dener ama koca dağın tepesine yetişemez.

Stan: Fikrim çöp oldu...

Pas da Stan'i kollarının altından tutup uçmaya başlar kanatlarıyla.

Stan: Ah işte ben de bunu düşünmüştüm.

Dağın tepesine onu bırakıp soluklanır çocuk bedeniyle o kadar ağrı bir adamı taşımak zor olduğu için dağa saplı kazığa da ip bağlayıp Stan'in beline bağlar dağdan düşerse aniden ölmesin diye. Sonra yavaşça dağın tepesini arayıp taşı bulmaya çalışırlar.

Atan: Hani evlat taş nerde?

Pas: "Burdan sinyal alıyorum... tam altımızdan."

Stan: Hadi ama velet ne Yani dağın altına doğru giden gizli bir kapı falan mı var?