ölü birinin odası nasıl gözükür?, bts

taehyung, 57

huzur evinin 17 numaralı odası kısa süreliğine taehyung'a aitti. sayının üzerine odaya ilk yerleştiği gün küçük bir gülen yüz ve kalp çizmişti. kapıyı aralayıp içeri girmeden önce odasını da aynı kapı gibi kişiselleştirdiğini düşünebilirdiniz ama taehyung sanki bu odada uzun süre kalmayacağının bilincinde gibi neredeyse hiçbir şeye dokunmamış hatta bazı kıyafetlerini valizinden dışarı bile çıkartmamıştı. 

odanın sapsarı duvarları birkaç tablo ile süslenmiş, etrafa birkaç cansız çiçek yerleştirilmişti. küçük pencereden içeri daha fazla ışık girebilmesi için perde takılmamıştı. odanın içinde küçük bir televizyon ve uzun süre önce çalışmayı kesmiş bir klimadan başka teknolojik bir alet yoktu. 

pencerenin altına dayandırılmış tek kişilik yatak güzelce toplanmış, nevresimsiz bir şekilde öylece yeni sahibini bekliyordu. yatağın altına eğilirseniz orada taehyung'un huzur evi yönetimi izin vermediği için gizlemek zorunda kaldığı canlı çiçeklerini ve solmaya başladıklarını görebilirdiniz.

yatağın hemen yanındaki aynalı dolabın içerisinde birkaç parça eşyası vardı, çoğunu dolabın yan tarafına dayadığı valizinin içerisinde bırakmıştı. aynanın sağ köşesinde ise bir evin içerisine doluşmuş yedi lise çağındaki erkeğin bilgisayar oyunu oynadığı bir fotoğraf asılıydı. odada başka hiçbir fotoğraf bulunmuyordu. dolabın yan tarafında kalan rafta ise bir sürü ilaç yer alıyordu. günde kaç kez içilmeleri gerektiği üzerlerine özenle yazılmıştı, yarısından fazlaları doluydu. 

kapının yanında yer alan küçük televizyonun üzerine taehyung'un sevdiği programların hangi saatlerde olduğunun yazdığı bir kağıt yapıştırılmıştı, televizyonun dayalı olduğu duvarda ise üzerinde bir sürü günün işaretli olduğu, o günlerin ne anlama geldiğinin notlarının tutulduğu bir takvim yer alıyordu. takvimin yanındaki askılıkta ise taehyung'un bir yere giderken asla çıkarmadığı şapkası dışında hiçbir şey asılı değildi. 

taehyung ardında çok dolu bir oda bırakmamıştı, vedanın yakın olduğunu farkındaydı ama elinde olsaydı şapkasını ve fotoğrafını yanına alırdı. bu sayede belki de ardında bomboş bir oda bırakabilirdi.