BTS | oneshuts

Jimin🔞

Arkadaşım beni Taehyung'un partisine gitmeye zorladı. Kabul etmemin tek sebebi Jimin'in de orada olacak olmasıydı. Üniversiteye girdiğimden beri ondan hoşlanıyordum. Neden mi ondan hoşlanıyorum? Özgüveni hep ilgimi çekmişti, bazı zamanlarda biraz garip ve komik davransada hoşuma giden şey buydu.

Eve girdiğimde herkes eğleniyordu ve dans ediyordu. Çoğu kişinin elinde içki vardı, çoğu erkeğinde kolunda bir kız. Arkadaşımla içki masasına doğru ilerledik. Kolay sarhoş olmuyordum o yüzden bugün çokça içmeyi planlıyorum.

Bir bardak aldım ve içini birayla doldurdum.

"Selam Y/N. Geleceğini düşünmemiştim." Taehyung yanında Jimin ile yanımıza geldi. "Evet yurt odanda yarınki matematik sınavına çalıştığın hakkında iddiaya girmiştik." Jimin gülmeye başladı. Sınavı tamamen unutmuşum, ama çoktan buradayım. "Yani, arkadaşım eğlenceli olacağını söyledi." Gülümsedim.

Jimin bana özgüvenli bir şekilde gülümseyerek baktı. En sevdiğim şarkı çalmaya başladı. "Bu şarkıyı seviyorum." Jimin ile aynı anda söyledik. Kaşını kaldırdı ve bana elini uzattı. "Dans?" Diye sordu. Bardağımı kenara bıraktım ve elini tuttum. "Elbette." Beni herkesin dans ettiği yere doğru yönlendirdi.

Nadiren konuşmuş olsakta, o benim dans takımımda partnerimdi. İkimiz okulun en iyi dansçılarıydık. Jimin hazırlandı ve bana tutkulu bir şekilde baktı. İkimizde başladık, aynı anda hareket ediyorduk ve herkesin gözleri üzerimizdeydi.

İnsanlar yavaş yavaş kenara çekilip bütün yeri bize bıraktılar. Gözlerimi ondan alamıyorum, o da aynı şekilde benden alamıyordu. Şarkı bitti ve büyük bir final hareketi yaptık. İlk alkışlamaya başlayan Tae'ydi. "Aranızdaki kimyayı herkes hissetti." Dedi Tae. Kızardım ve Jimin elimi tuttu.

"Üst katta boş bir oda olduğunu hatırlıyorum." Dedi Jimin. Taehyung sırıttı ve Jimin'e fısıldadı. "Sağdan 3.kapı. Prezervatifler yatağın yanındaki çekmecede." Dedi Tae, uzaklaşıp ikimizi yalnız bıraktı ve Jimin kulağıma doğru yaklaştı. "Ne düşünüyorsun?" Kızardım ve elini sıktım. Bir kereliğine onun özgüvenini çaldım. "Ne istiyorsan o, bebeğim."

Dürüst olacaksam, dediğim şeye bende inanamıyorum. Jimin dudağını ısırdı ve kafasıyla onayladı. Tae'nin dediği odaya doğru ilerledik. İçeri girdik, kapıyı kapattım ve kilitledim. Jimin'e döndüm ve beni saniyesinde duvara yasladı. "Bunu ne zamandır yapmak istediğimi bilemezsin." Dedi. Yüzümden sadece birkaç santim uzaktaydı.

Yanağını okşadım ve dudağını öptüm. Bir an ilk hareketi yaptığım için şaşırdı ama yinede yumuşak bir şekilde karşılık verdi. Ellerini kapıdan çekip belime doğru indirdi ve sıkıca tuttu. Dudaklarından ayrıldım ve Jimin kafasını benimkine yasladı. "Seni bırakmak istemiyorum." Diye fısıldadı. Onu hiç böyle görmemiştim.

Gülümsedim ve onu tekrar öptüm. Bu sefer sert bir şekilde. Öpüşmemizin arasında Jimin'in ağzından inilti çıktı. Geri çekildi ve beni yatağa doğru yönlendirdi ve yatırdı. Üstüme çıktı ve o mükemmel gülüşüyle bana baktı. "Sonunda benimsin." Dedi ve boynumu öpmeye başladı. İzler bırakıyordu. Gömleğimin düğmelerini yavaş yavaş açarak göğsüme doğru inerek izler bırakıyordu.

Karnımı yaladı, sıcak dili yüzünden huylanmıştım. Şortumu çıkardı ve kenara attı. "Benim için ıslanmışsın, bebeğim." Dedi gülümseyerek. Yavaşçana okşamaya başladı, sessizce inledim. Külodumu çıkardı ve dudağını ısırdı. Biraz daha okşadı ve iki parmağını içime soktu.

Dudağımı ısırmaya başladım. Bir parmağını daha içime soktu ve hızlı bir şekilde gel git yapıyordu. Yaklaştığımı farkettim. "J-Jimin geliyorum." Durdu ve üstünü çıkarmaya başladı. "Daha değil, bebeğim." Pantolonunu ve boxerını çıkardı. Çok sertleşmişti.