Fucking Faboluos

Bölüm 3

Bölüm 3

Se-sevgilisi m-mi ? Siktir. H-hem umurumda değil. "Ah öyle mi ? Bende gün gece taciz ettiği, yeni öğrenci Luhan. Memnun oldum. Herneyse sevgilini elinde tut, azgın herifin tekidir." Kapıyı arkamdan çarpıp çıktım. O ikisinin bağırışlarını duyabiliyorum. Tanrım... Okula girdim ve dolabımı aramaya başladım. Bana kalsa derslere girmezdim ama peşimde yapışkan bir ihtiyar var. Dolabımı bulunca gülümsedim ve çantamdan anahtarı ve ders programını çıkardım. İlk dersin kitap ve deftreini alıp dolabı kapattım. Kapağın arkasında olan sarışını aniden görünce korktum. Sağ omzunu dolaba yaslamış beni izliyordu. Gülmüyordu ama sinirli bir surat ifadesi de yoktu. Bu çocuğun duyguları sır gibi. Kızmış mıdır ki ? Herneyse, sikimde değil. Korktuğumu belli etmeden, o sanki orada yokmuş gibi sınıfa doğru ilerledim. Arkamdaki ayak seslerini duysam da umursamadım ve sınıfa girdim. En arkaya oturacaktım ki kesin sarışında oraya gelirdi, orta sıralarda boş olan sıraya oturdum ve çantamı masaya koyup kafamı yasladım. Dün geceden beri kalbim bir tuhaf. Hayır onunla bir ilgisi yok. Kesin hasta oluyorum, doktora görünmeliyim.

"Hey yeni çocuk~" Sağ taraftan tatlı melodi ile kafamı kaldırdım. Yanımdaki sırada otuan ve meleğimsi bir gülümsemeye sahip olan sarı saçlı bir çocukla karşılaştım. Tatlı çocuk. "Yo yo~~" "Ben Sehun, Oh Sehun." Evet, evet gülümse. Çok tatlı oluyorsun. "Bende Luhan." "Memnun oldum Luhan -resmi konuşuyor-." "Benimle resmi konuşmana gerek yok." Güldüm ve seksi gamzelerimin ortaya çıkmasına izin verdim. En azından sevgili edinebilirim değil mi ? "Hep böyle tatlı mısındır ?" Gülümsemem genişledi. Hocanın gelmesi ile konuşmamız son buldu. Aniden arkadan bir ses geldi. "Hocam. Ben tahtayı göremiyorum. Öne gelebilir miyim ?" Neredeyse tüm sınıf arkaya döndü ve konuşan kişinin sarışın olduğunu gördük. Ciddi mi bu çocuk ? Asıl görmesi gerek kişi sensin ! Umursamayıp önüme döndüm, sarışının bbu lafı üzerine kıkırdayanları duymuştum. "Kris. Sınıftaki -ya da okuldaki- en uzun kişi sensin. Herneyse... Dersime katılman beni mutlu etti. Ön sıralar dolu ama birisi ile yer değiştirebilirsin. Sessiz olun ve tahtadakileri deftere geçirin." Arka taraftan sandalye çekilme sesi ve ayak sesleri duydum. Dikkatini derse ver Luhan... İyi de yanımdaki bu gölge de n- Sarışın Sehun'un yanındaydı. "Merhaba Sehun. Yer değiştirebilir miyiz ?" Herkes ikisini izliyordu. "Tabii ki de... Hayır." Sehun gülümseyerek söylemişti bunları. Sınıfta kıkırdayan kişilere bende katıldım. Sarışının sinirlendiğini hissedebiliyorum. "Çok tatlısın Oh Sehun. Hep böyle misindir ? Hadi ama Sehunnie~~ Bu işi kolay yolla halledelim huh ?" Sarışın tatlı bir sesle konuşmuştu. Yan gözle onlara baktığımda sarışın elini Sehun'un omuzunda koymuş sıkıyordu. Sehun tepki vermiyordu. Sert çocuk huh ?

Onlarım bu bakışmalarını daha fazla izlemeye dayanamadım ve kalkıp sarışının eski yerine oturdum. "O lanet kıçını al ve otur." Eşyalarım sıramdaydı ama umursamadım ve kafamı sıranın üstündeki sarışının çantasına gömdüm. Sınıftakiler hala kıkırdıyordu. Sandaylenin çekilme sesini duydum. Sanırım sarışın oturdu. Tanrım... Çantası bile bu kadar güzel kokmak zorunda m- Kendine gel Luhan ! Kafamı sıradan kaldırmadan kolumdaki saate baktım, o sırada zil çaldı. Gerçekten zaman hızlı akıyor. Kalktım ve sırama doğru ilerledim, eşyalarım çantama konulmuş bir şekilde sarışının elinde duruyordu. "Al bakalım LuLu~" Çantamı elinden çektim ve sınıftan çıktım. Neden böyle davranıyor ki ? Hem sevgilisi yok mu ? Tam bir baş belası.

"Vay canına... Sanırım gerçekten seninle ilgileniyor huh ?" Bir sonraki sınıfa giderken yanıma olan Sehun'u henüz fark etmiştim. "Ne zamandır oradasın ?" "Vay... Konu değiştirmekte üstüne yok. Sınıftan çıktığından beri ? Sana seslendim ama kafan meşgul sanırım." "Ah, kusura bakma. Hangi sınıftasın ?" "G-13 Sen ?" "Aynı. Birlikte gidelim mi ?" Gülümseyerek ona baktım. "Bu gülümsemeye hayır diyemem." İkimizde güldük ve sınıfa girdik. Sanırım sarışın bu ders ile ortak dersimiz değil. Ehe.Hayır, üzülmedim. Yok yok. Sehun'un sesi ile düşüncelerim bölündü."Hey... Sormak istedim ama rahatsız olma diye sormadım. Ama sorma-" "Sor hadi Sehuun !" Gülümseyip ona baktım."Boynunda ki..." Siktir. Boynuma bandana takıp kapatmaya çalıştım ama görmüş. "Ş-şey... Bizim evde aşırı sinek var. Evet... V-ve ben fazla kaşıdım ve m-morardı." Pek inanmış gözükmüyordu ama kafasını salladı ve önüne döndü. Sehun ile yan yana oturduk ve dersi dinledik. Ya da sadece ben dinledim, dinlemeye çalıştım. Sehun sürekli bana bakıyordu. "Sehun, beni değil, dersi izle." "O-oh..." Sessizce önüne döndü. Kızardı mı o ? Evet, çok tatlısın Oh Sehun. Ders bittikten sonra Sehun'la sınıftan çıktık ve kapının önünde bekleyen bir sarışın bulduk. Sikimde mi ? Orda yokmuş gibi Sehun'un kolundan çekiştirdim ve konuştum. "Sehun-ah ~ Dersi asıp kantine gidip, yemek yiyelim." "Ben kahvaltı yaptım aslında ama hadi gidelim." Bizi duyduğuna eminim çünkü gözlerini büyültüp, kaşlarını çatarak bana bakmaya başladı. Koşar adımlarla gülerek kantine indik. Ah, yine o ihtiyar kadın. "Bizim küçük öğrencimide buradaymıış." Sevecen bir şekilde konuşmaya çalıştı, ama neredeyse kusacaktım. "Herneyse. Bana menü 1'i verir misiniz ?" Kadın sanırım bozuldu. Arkaya gidip yemeği hazırladı. Öğrenci kartımı gözüne soka soka gösterdikten sonra yerime oturdum. "Geçen sefer sanırım olay çıkmıştı ? Ama gerçekten küçük bir ço-" "Lütfen... Devam ettirme." Ağzını elimle kapattım. Kaffasını salladı, elimi çektim ve yemeğimi yemeye başladım. 15 dakika sonra yemeğim bitmişti ve herkes buraya dolmaya başlamıştı. "Hadi kalkalım." Sehun'a onaylayıcı bir bakış attım ve çantamı alıp msadan kalktım, elimdeki çöplerle dolu tepsiyi çöpe attım. "Sehun-ah. Sırada ne var ?" "Sanırım klüp aktiviteleri. Klübünü seçtin mi ?" "Hayır. Sanırım seçmek dahi istemiyorum. Biraz uykuya ihtiyacım var." Kafasını salladı ve yukarı sınıflara doğru çıktı. Bende arkamı dönüp müdürün odasına doğru yol aldım. Bizim ihtiyar ne yapıyor acaba şuan ? Tam kapıyı çalacaktım ki kapı açıldı ve kafama çarptı. "Sikeyim !" Kafamı kaldırıp kapıyı hayvan gibi açan kişiye baktım. Tao... "Ah... Luhan. Seni görmemişim." Yanımdan ayrılıp koridorda kayboldu. Lanet olsun. Bal gibi de bilerek yapmıştı. Ama bizim ihtiyarla ne işi olabilirdi ki ? Yo-yoksa ! Söylemiş olamazdı değil mi ? Yani ihtiyar zaten biliyor ama kendi oğlu ile... Hızla içeri daldım. "Yah ! İhtiyar... Demin çıkan çoc-" Sözümü kesen sarışındı. Oturmuş ihtiyarla koyu bir sohbet içerisindeydiler. "Ah... LuLu ! Geldin mi ?" Biri. Şu. Sarışını. Öldürsün. "İhtiyar odamı değiştiremez miyim ?" "Hayır." "Bu çok katı !" "Onu bırak da sen niye klüp aktivitelerine gitmedin ? Aktivitelerden sonra 4 dersin daha var." "İhtiyar. Biliyorsun ben bu okuldaki herkesten daha zekiyim. Herneyse... Uyumak istiyorum eve gidebilir miyim ?" "Olmaz." "Hey !" "Ben hallederim baba. Gidelim LuLu... Konuşmamız gereken şeyler var." Eh ? Huh ? Ha ? Hayır. Onunla yanlız kalmak... İşkence... Beni kolumdan tutup dışarıya çekerken bende duvarları tutmaya çalışıyordum, tabii ki başarısız oldum.

"Yah ! Kolumu bırak." Kolumu sıkı tutmuş beni merdivenlerden aşağıya indiriyordu. Siktir, bu okulun aşağısında ne var böyle ? İn in bitmiyor ! Ben homurdanırken aniden sırtım ve duvar bir oldu. "Oh Sehun'dan uzak dur." "Neden ?" Gözlerinden alev çıkıyor, siktir. Suratını kulağıma yaklaştırdı ve üfledi. Bir eli ile pantalonumun içindeki penisimi tuttu ve her kelimesinde daha da sıktı. "Sana. Ondan. Uzak. Dur. Dedim." "D-durmazsam n-ne olur ?" Evet böyle Luhan. Korkacak birşey yok. "Ne mi olur ?" Onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. "O minik tatlı kıçını sen oturamayana kadar sikerim, ve inan bana... Bunu tekrar ederim." Kulak memei emdi ve ısırdı. Aynı zamanda pantalonumun içindeki ereksiyonu daha fazla sıktı ve yukarı çıkıp gözden kayboldu. Sikeyim böyle işi.

Y/N; Yazım hataları varsa görmezden gelin lütfen~~ Bayadır YB atmıyordum çünkü okuma ve oy sayısı az gelmişti ama katlanacağız sanırım :33 İyi okumalar.