Fucking Faboluos

Bölüm 11

Bölüm 11

Y/N: Müziği ister şimdi okuyun ister Kris'in konuşmasından sonra. Bitince sürekli başa sarın güzel şarkı :3 İyi okumalar~~

N-ne ?!

"Lu. Cevap vermeyecek misin ?"

Sehun yaklaştı ve ne ara girdiğimizi bilmediğim ara sokağın duvarını hafifçe itti durgun olan vücudumu. 

"S-Sehun-ah... İyi misin ? İstersen sabah konuşuruz huh ? Bak beni di-"

"Luhan.... Beni. Dinle. Seni. İstiyorum. Deli. Gibi. Hemen. Şimdi. Burada."

Kollarını iki yanıma uzattı ve avuç içlerini sağ ve sol tarafa, duvara yapıştırdı. Kollarının arasında kalmış küçük bir geyik. Durum hiç iç açıcı durmuyor.

"B-bak S-Sehun... G-gel ko-konuşalım huh ?"

"Konuşmak mı ? Lu senin yanında kendimi nasıl zor tuttuğum hakkında bir fikrin var mı ? Tanrı aşkına ! Sen o kadar... Mükemmelsin ki..."

Tanrım... Bu çocuk iyi değil. Kafayı benimle bozmuş. Acaba sarhoş falan mı ? Ama kokmuyor ? 

Düşüncelerimi okumuş gibi cevap verdi.

"Sarhoş falan değilim, tamam mı ? Ayrıca buraya bonzai çekip de gelmedim. Sadece... Artık içimde tutamıyorum Lu..."

"T-tamam... O-o zaman s-sizin e-eve g-gidip ko-nuşalım... Huh ?"

"Tamam."

Evet Luhan. En iyisini yaptın. Eve gidelim, bana birşey yapamaz. Birşey yaparsa Tao var değil mi ? Evvet ! 

Tanrım bir insan hem bu kadar yakışıklı, hem popüler, hem de zeki olur mu ?! WuFan çok şanslı değil mi ?

---------------------

DEĞİL ! Tanrım benim kadar salağını tanımadım ! Nasıl bu kadar aptal olabilirim ?! 

Sorun Tao... EVDE DEĞİL ! Yarın 'nişan' olduğu için sevgilisi ile alış-verişe gitmiş ve gece kalmak için de otele gitmişler ! Şu Tao ve sevgilisini bulunca elimden kimse alamayacak !

"Al Lu... Suyun."

"T-teşekkürler. S-Sehun-ah... Şu s-sevişme o-olayı..."

"Evet Lu. Şimdi sevişeceğiz."

Vay canına... Çok açıksözlü. Ama şu 'sevişme' sözcüğü bugün fazla kullanıldı bence. Herneyse...

"S-Sehun-ah... Ş-şey... B-bugün çok yor-yorgunum. Huh ? Y-yarın yapsak ?"

Evet, yarın sabah erkenden uyanıp kaçabilirim ! 

"Olmaz.". 

"Eh ? Neden ?"

Tanrım o kadar heycanlı, sinirliyim ki su içmem lazım. Sehun'un bana getirdiği suyu bir dikişte içtim. Şuan elim ayağım titriyo- O sırtımda gezinen el mi ? Sehun'un eli mi ? 

"Lu... Çok güzel kokuyorsun..."

Suratını boynuma yaklaştırdı ve kokumu içine çekti.
"A-anlıyorum..."

Boynumdaki ıslaklık ne ? Sehun'un dili. Sırtımdaki dokunuşların sahibi... Ooo şiir yazdım. Ama şiir yazmamla neden sertleştim ki ? Noloyor lan ?

Sehun'un eli t-shirtümden içeri girdi ve sırtımda yuvarlıklar oluşturmaya başladı. Hayır, ona dokunmak istemiyorum... Hayır... Lu... Cinsel düşünceleri kafandan çıkar.