...
Rose : Bir saraydı .
Clara : Ne ! Saçmalama . Sarayın neresi tanıdık gelebilir sana .
Rose : Bir kadın ile kavga ediyordunuz benim etrafımı birkaç kişi sarmış ve her şeyi sordukça soruyorlardı .
Clara : Tamam Rose saçmalamaya başladın yat artık ve uyu . Dinlenmen lazım yoksa uyku ilacı vermemi ister misin uyuyamayacağına eminsen ve rüya görmekten korkuyorsan ?
Rose : Anne beni geçiştirme lütfen . Neresiydi orası bir akraba evi miydi o kadın kimdi asıl önemlisi gördüğüm bir anı mıydı yoksa sadece rüya mı ?
Clara : Canım ısrar etme ben öyle bir yer bilmiyorum hem ilsem bile bunu sana şimdi söylemem ki iyileşmen lazım .
Rose : Gözlerin değişik bakıyor yalan söylediğine eminim gerçekleri söyle de artık bende bir şeyleri bilerek yaşayayım . Neler oluyor anne !?
...
Clara : Tamam canım beni yorma ve uyu .
Clara bunu dediği gibi odayı terk etmişti . Rose ise arkasından büyük bir of çekip kendini yastığa gömmüştü . Sabah olduğunda bu şeyleri tekrar soracak ve bu sefer annesinin kaçışı olmayacaktı .
Rose uyudu ve kısa süre içerisinde de sabah oldu .
Rose kendini normal hissediyor gibiydi ama yataktan çıktıktan sonra görecekti kendini . Aslında okula gidesi yoktu zaten de hiç bir ödevini yapmadığı için mutlu olurdu da ama işin içinde şemsiyesini bekleyen bir prens vardı . Ne kadar şemsiye için yanıp tutuşabilir bilemesek de Rose şemsiyeyi sabine vermeyi büyük bir ödev olarak görüyordu . Ayrıca kolunda olması gereken bilekliğin olmayışını da hala fark etmemişti .
...
Üstünü değiştirip odasından çıktı daha sonrada banyoya giderek günlük işlerini halletti . Elini yüzünü yıkadı vb.
Daha sonra merdivenlerden inerek aşağıya indi .
Clara : Çok inatçıyız bakıyorum .
Rose : Anne iyi hissetmezsem zaten gitmeyeceğim .
Clara : Pekala otur da kahvaltıyı getireyim .
Rose'nin annesi Clara mutfağa gitmiş ve kahvaltı hazırlamaktaydı . Rose ise salonda oturuyordu . Bir anda telefon çalınca ürktü . Rose'nin annesinin telefonu çalıyor idi . Rose ilk önce arayana baktı . Daha sonra da annesine götürmek için ayaklandı .
Clara : Rosee kimmiş ?
Rose annesinin yanına mutfağa gittikten sonra arayan kişiyi söyleyip telefonu Clara'ya vermişti .
Rose : Banka diye kayıtlı .
Annesi Rose'nin bu sözüne çok şaşırmış ve anında numaraya bakmıştı . Daha sonra bunu belli etmeden Rose'ye ''Git sen hadi ben kahvaltıyı getireyim önemli değildir banka sonuçta . '' dedi .
Rose de biraz şüphelenmenin ardından annesinin sözünü dinleyip mutfaktan çıktı . Banka sonuçta kim bankayı banka diye kaydederdi . Numarayı engellesene çok sık boğaz ediyorsalar değil mi :D ( veya önemsiz ise )
Annesi ise Rose'nin mutfaktan çıkışı ile birlikte az önceki numarayı tekrar aramış ve sessizce Rose duymadan konuşmaya başlamıştı . Yine de nafileydi . Rose annesinin biri ile konuştuğunu anlamış ve sessiz konuştuğundan dolayı bir şeylerin olduğunu anlamıştı . Hızla kapının önünde gizlice durup kulağını duvara yasladıktan sonra dinlemeye başlamıştı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Royality - Noble Relatıons
FanfictionKraliyet soyundan gelen kız. Adı Rose. Kraliyet soyundan geldiğini bilmiyor. Ve şuan krallığı bir kız yönetmek için hazırlanıyor. O kişi de... Rose soylu bir prenses olduğunu öğrendiğinde tahtını ele geçirmeye çalışacak. Bakalım aşk mı olacak nefret...