mutluluk

35 2 9
                                    

Lise başlayacak ve çok heyecanlıydım. Ortaokuldaki arkadaşlarımı çok seviyordum ve onlar da beni seviyordu yani ben öyle düşünüyordum. Yaş ilerledikçe insanlar bazı şeyleri daha kolay anlayabiliyormuş meğer geriye dönüp baktığımda ortaokulda yaşadığım bütün arkadaşlık ilişkilerimin ne kadar sahte olabildiğini görüyordum.Benim için arkadaşlık her zaman sevgiliden üstündür ama diğer arkadaşlarımda bunu asla göremedim. Hoşlandığım kim varsa,onlara anlattığım kim varsa 1 hafta sonra bir ilişki içerisinde olduklarını görüyordum ama en azından sonunda liseye geçecektim.

Her zaman olduğu gibi üzerimde bir gerginlik vardı.Okulların açılmasına 2 hafta kalmıştı ve kayıt işlemlerini tamamlamak için ailecek yola koyulduk. İstediğim okul yaşadığım ilçede değildi okul ve evimin arası 1 saat sürüyordu bu yüzden yurtta kalma ihtimali daha cazip geliyordu. Sonunda okula vardık,ailem müdürle konuşurken okulu inceliyordum. Heyecanlıydım,yeni insanlar yeni dostluklarla tanışacaktım. Bu beni çok mutlu etse de üzerimden gerginliği ve korkuyu atamıyordum. Kayıt işlemleri bitmişti fakat yurtta yer olmadığını öğrenmiştik o yüzden yurtta yer açılasıya kadar servisle gidip gelecektim.

Evde bir türlü zaman geçmiyordu,daha lise başlamamıştı 5 gün kalmıştı. Hala ortaokul arkadaşlıkları devam ediyor her şey aynı hissettiriyordu kısacası değişen bir şey yoktu. Karşı komşum aynı zamanda bebeklik arkadaşım Beyza. O da benim istediğim okula gidiyordu benden 1 yaş büyüktü. Bütün yaz boyunca başının etini yemiştim çünkü her şeyi merak ediyordum. Sosyal Bilimler Lisesi'ne gidecektim ve lise 5 seneydi hazırlıkla beraber. Neredeyse her gün birbirimizdeydik ve okulu konuşuyorduk. O da yurda girememişti yani servisle gidiyordu en azından serviste yalnız olmayacaktım.

Sonunda okul günü geldi çattı. Ertesi gün okul vardı. Servis saat 07:00 de gelecek mahallenin önünden binecektik. Heyecandan uyuyamıyordum. Okul kıyafetim ütülendi çantam hazırlandı alarmı kurup uyumaya çalışıyordum. Kafamda binlerce senaryo kurarken nasıl oldu bilmiyorum sabah alarmın sesine uyandımm. Evetttt sonunda okul günü gelmişti. Sabah 06:00 da uyanıp kahvaltı edip duşumu alıp giyinecektim ve Beyza'ya mesaj atacaktım. 3 ay boyunca beklediğim gün gelmiştii ileriye doğru baktığımda hafif karanlıktaki farların yanıp söndüğünü gördüm.

Servise bindiğimiz anda kulaklığımı takıp ve neler olacağını düşünmeye başlamıştım. Sonunda okula geldik. Ailemle kayıt olmaya geldiğimde daha farklı gözükmüştü sanki. Sınıflar belirlenmişti,herkes aceleyle kendi sırasını bulmaya çalışırken gözüme biri takıldı. İnanılır gibi değildi bütün endişelerim resmen yook olmuştu. 5. sınıfta dershaneye gittiğim arkadaşım da oraadaydı. O başka bir yerde okuduğu için ve dershane kapandıktan sonra iletişimimizi sürdüremediğimiz için uzun zamann konuşmamıştık. Beni hatırlıyor mu bilmiyordum ama ben onu çok net hatırlıyordum.Büyük bir hevesle elimi havaya kaldırıp el sallamaya başlamıştım.
-"Heeyy Melisaa sen de mi bu okuldasınn?"
İsmini duyduğunda kafasını kaldırmıştı. O kadar rahatlamıştım ki anlatamam çünkü o da el sallayıp suratına kocamann bir gülücük kondurmuştu. Beni hatırlıyorduu ve aynı sınıftaydık. Sınıfa çıktığımızda daha detaylı konuşacaktık,mutluydum. Sınıfa girdik herkes oturuyordu ve gelecek öğretmeni bekliyorduk. Herkesin kafasında ister istemez düşünceler oluşuyordu. Kimi sinir bozucu kimi çok tatlı gözüküyordu. Sınıfta tek ses çıkaran Melisa ve bendik. Eskileri konuşup kahkahalar atıyor ve hayatımızda neler olup olmadığını konuşuyorduk. Bir şeyler konuşmaya devam ederken kafamı bir anlığına sınıfa çevirdim. Bir çocuk çok dikkatli bir şekilde bana bakıyordu. Kumral ama hafif esmere kaçıyor,gamzeli ve hafif dalgalı saçları vardı. Ben de ona baktığımda kafasını tekrar masaya koymuştu. Sesimizden rahatsız olduğunu düşünüp ben de önüme dönmüştüm. Ve öğretmen sınıf geldi...

devam edecekkk

BANA SÖZ VERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin