"Asıl acıtan hatırlamak değil midir aslında? Hatırlasan bile bir şey yapamamak... Belki bu yüzden çoğumuz unutmayı seçeriz, kendimizi aptal yerine koymayı..."
Aniden gelen duygu yağmurundan kurtulmak için hızlıca kafasını salladı Xiao. O çocuk kim ise artık bir önemi yoktu. O bakışmada, karşılaşmada tesadüften başka bir şey değildi sonuçta. Daha çok düşünceleriyle boğulmamak istediği için Xiao adımlarını salonun dışına doğru yönelti, dışarı çıktığında sonunda derin bir nefes alabilmişti.
Sınıfına döndükten sonra saatler çok hızlı geçmişti. Xiao son zilin çalışını duyduktan sonra hızlıca sınıftan ayrıldı ama okulun çıkışına ulaşana kadar herkes aynı şeyden konuşuyordu, Yarışmaya farklı bir okuldan katılacak kemanist çocuk. Kimse çocuğun adını yada kim olduğunu biliyor gibi durmuyordu, Xiao da bir an meraklansa da "Birisi yarışmaya katılsa da katılmasa da benim için bir şey değişmeyecek." diye hemen kendine hatırlattı. Eve vardığında kendini koltuğa bile atamadan görmek istediği son kişilerin yüzünü gördü. Tabi ki bu kişiler Alesia Narcisa ve abisi Deitra Narcisa başkası değildi. Xiao zaten böyle olacağını biliyordu Alesia her zaman ki gibi yarışma öncesi onu denemeye gelmişti, biraz şaşırmış bir yüz ifadesi yapmaya çalışarak konuştu.
"Alesia ve Deitra sizi hangi rüzgar attı buraya?" Alesia alınmış gibi konuştu.
"Xiao annen ve abine biraz daha saygılı davranamaz mısın?
"Ahahaha saygılı mı? Size yeterince saygı gösteriyorum bence, aaa tabi Narcisa'ların kuralı her zaman daha fazlasını isterler. Şimdi sadede gelin sadece yarışmaya hazır olup olmadığımı görmeye geldin adın lekelenmesin diye umarım bu senin iyiliğin için zırvalıklarına inanacağımı düşünmüyorsundur." Alesia derin bir nefes çekerken, Deitra ileri doğru bir adım atıp konuştu.
"Anneme karşı saygılı ol işe yaramaz velet sen kendini ne-" Deitra konuşmasını bitirmeden Xiao sözünü kesti.
"Burada açıkça seninle konuşmuyorum Deitra, bana işe yaramaz demeden önce seninle konuşulup konuşulmadığını anlamaya ne dersin?" dedi Xiao her zaman ki soğuk ve sakin haliyle.
"Buraya siz kavga edesiniz diye gelmedim, Xiao hangi parçanı çalmayı düşünüyorsun yarışma için?" Xiao aslında bunu hala düşünmemişti ama beklemek ona hiçbir şey kazandırmayacağı için kısa bir şekilde durumu göz önünden geçirdikten sonra en iyi parçayı seçmişti.
" Ben Moonlight Sonata'yı çalmayı düşünüyorum." Alesia yüzüne bir gülümseme geldi, Xiao zor ve uzun bir parça seçmişti doğru çalındığında da birçok insanı etkileyen bir parça. Ama Xiao o gülümseme de sadece ona acıdıklarını görüyordu, ona yukardan bakıyorlardı ve bu onun en nefret ettiği kısımdı. Parçayı düzgün çalamayacağını ve o sadist cadıya da eğlence çıkacağını düşünüyorlardı ama ne zamandan beri Xiao onlara istediklerini vermişti? Hiçbir zaman. O her zaman her şeyin farkındaydı bir kez bile benim iyiliğim için yapıyorlar diye düşünmemişti. Çünkü yapmıyorlardı, o ailede ki herkes sadece kendini düşünürdü ve bunun için herkesi feda edebilirlerdi hatta etmişlerdi ama bir kişi sadece o bir kişi olduğu için tutunmuştu. Bu kocaman tımarhaneden farkı olmayan evde o saf, iyi yürekli birisiydi. Xiao bile hepsinden nefret ederken o bir kez bile sesini çıkarmamıştı... Xiao hemen düşünceleri kendinden uzaklaştırmıştı bu canavarların yanında onun hakkında düşünmek istemiyordu, eminim oda istemezdi bunu. Bu sırada Alesia konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
『𝙎𝙤𝙣𝙖𝙩𝙖』𝘟𝘪𝘢𝘰𝘷𝘦𝘯
Fanfiction"Artık elleri yerine notalara bakıyordu, onun yüzünü biraz daha görebilmek için..."