SSS Sınıfı İntihar Avcısı SSS-Class Suicide Hunter Türkçe

93

Romantik Fantastik Trope 3

『İki insan arasındaki aşkı geliştirmek ister misin? Önce birbirlerinden nefret etmelerini sağlayın.』

『Nefret yıldırımdır. Aşk gök gürültüsüdür. Nefretin şimşekleriyle kör olduktan sonra aşk gök gürültüsü çalmaya başlar.』

6.

"İyi misin?"

Sormwyn Akademisi yolundaydı.

Evet, çok iyi uyudum. Ayrıca dün gece iyi uyudun mu?"

"Çok şükür evet. Belki de güzel bir rüya gördüm; tazelenmiş hissediyorum. Bu sabah iki dilim tost yiyeceğim.”

"Ah, nasıl bir rüya olduğunu duymak istiyorum. Birlikte yiyelim mi?"

"Aman Tanrım, ne harika bir fikir!"

"Huh."

Öğrenciler gülümsedi ve birbirlerini tuhaf, eski moda bir şekilde selamladılar. Beyaz manolya çiçekleriyle dolu yolda, dudaklarından “aman” ve “huhu” yumuşak bir şekilde aktı.

Barış. Huzur.

Bir araya toplanıp yan yana şarkı söyleyen yavru kuşlar bile bundan daha huzurlu, aç bir çiçek bahçesi daha dingin olamazdı. Bu sahneyi görmek bile birinin zihnini arındırırdı. Elmas gibi parıldayan bir andı.

"Ah, Altın İpek Hanımefendi. İyi misin?"

Ama elmaslar sadece rafine edilmiş kömürdü.

Biri onu yaktıysa, çok iyi yanardı.

"Hayır! Hiç iyi değilim!"

"Ah."

Kafir Sorgulayıcı, kendisini karşılayan genç bayana sırıttı.

"Sakin olmamın imkanı yok! Dün gece bazı suikastçılar bana saldırdı ve neredeyse beni öldürüyordu. Hiç uyuyamamam haksızlık ve sen bana iyi olup olmadığımı mı soruyorsun? Aklın var mı? "

"Affedersiniz?"

"Hayır, hiçbir düşüncen yok. Düşünseydin, ölmek üzere olan birine asla 'İyi misin' diye sormazdın. Ahaha. İyi olması gereken ben değil, kafan! kafan iyi mi Kafatasınız güvenli ve iyi mi? Beynin nasıl?"

"Ahh... Evet? Affedersiniz?"

"Ahh! Başın o kadar dinlenmişti ki ağzın buruştu. Her şey yolunda. Anlıyorum! Sağlam kafa sağlam vücutta yaşar. Kafan mahvoldu, peki aklın iyi durumda mı? Haydi, revire git. Başka bir deyişle, lütfen gözümün önünden çekil!”

“……Ah, ……Aaah…….?”

yalpalamak.

Bayan sallandı ve bayıldı. Hizmetçisi onu yakalayamasaydı, okula kadar yuvarlanacaktı. Her zamanki gibi günaydın birbirlerini selamlayan öğrenciler çığlık attı.

“Beyaz Orkide Hanım! İyi misin?!"

"Tanrım! Teni çok beyaz……”

"Biri, hemşireyi çağırın!"

"Nefes almak! Sesimi duyabiliyor musun?! Nefes almalısın!”

"Altın İpek'in Leydisi! Az önce ona ne söyledin……?!”

Bir yaygara.

Huzur içinde şarkı söyleyen yavru kuşlar havaya uçtu ve sakin lale bahçesinin tepesinde bir bomba patladı. Elmas parlıyordu. Genç asil hanımlar, bayılmış sınıf arkadaşlarına ustaca katıldılar, ancak şoklarını gizleyemediler.