30. 05. 1885
Daegu _ Güney Kore
xxxxx
Bankatan korku ve telaşla ayağa kalktım. Başına bir şey gelmiş olmalıydı yoksa Rosé kesin gelirdi. Parkın girişindeki çöpe elimdeki buketi attım. Yolun karşısına geçtim, arabamın yayına gidip Rosé'nin evine sürdüm.
*
Kapıya 2-3 kez vurduktan sonra kapı açıldı.
Kapıyı Rosé'nin en yakın arkadaşı Jisoo'nun değil kendisinin açmasını beklerdim.
''Merhaba Jimin ne için geldin?''
''Rosé içeride mi?''
''Hayır değil. Neden onu arıyorsun bir şey mi oldu?''
''Bu gün onunla buluşacaktık ama o gelmedi.''
''Rosé ile mi buluşacaktın?''
Yüzüne tuhaf bir tavır alarak gözlerimin içine baktı.
''Evat.''
''Hey hey. Neden Rosé ile buluşacaktın? Rosé'nin seni görmek isteyeceğini düşünmüyorum.''
''Bu gün sevgili olmamızın 2. senesi ve buluşacaktık.''
''Ne dedin sen? Sevgili mi? Rosé 1 sene önce senden ayrıldı Jimin. O şuan başka birisi ile 5 aydır sevgili. O şuan burada değil çünkü onun yanında. Bana senden ayrıldığını söyledi.
*
Ve sen bu aşkı nefrete dönüştüren kişisin Rosé...
xxxxx
miamagi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
among the flames | rosékook
FanfictionUşak dışarı çıkıp kapıyı kapatınca genç adam korkmaktan alamadı kendini. Oysa çevresinde insanı korkudan titretecek hiç bir şey yoktu. Sakin, ağırbaşlı ve resmi görünüşlü bir odada bulunuyordu. "Rosénnea Park'ın öldürülmesi arz ediyorum!" Rosénnea P...