Dikkat Edin Hanımefendi.!

Tanıtım

   İşten çıkmak için merdivenleri tercih etmişti ama hepsini inemeden geri çıkmak zorunda kalmıştı. Şuanda tek istediği şey evine gidip ayaklarını uzatıp biraz dinlenmekti. Ama ne mümkün daha yüzünü bile göremediği Patronu için akşam vakti evine bile gidemiyordu. Anlaşılan bugün buradaydı. Bir türlü anlayamıyordu ‘bir insan neden kendini gizler?’ hele ki Patronsa, ama o yapıyordu işte burda birkaç aydır çalışıyordu ama o hala emir aldığı Patronunu bile görememişti. Adam yaşlı mı genç mi? Ama telefondan iş için konuştukları için sesini biliyordu genç kız, Patronu genç biriydi. Ha bu arada tüm bu eziyetlere katlanan kızımız, Gece Bulut. Evet isme bakar mısınız? Tamam dalga geçmeyin lütfen! O adından memnun ama soyadıyla geçinemiyor. Herneyse Gece, 22 yaşında, Cesurlar Holding’de o gizemli Patronun sekreteri. Patronu tam bir gıcıktı. Ne kadar görmese de sesini duymuş ve verdiği işlerden ne kadar gıcık biri olduğunu 2 kilometre öteden anlayabilirsiniz. Üniversiteyi kazandıktan sonraki kazada Ailesini kaybetmiş ve babasının son isteğini yerine getirmişti. Evet, Cesurlar Holdingin Patronu Bay Gizem’in babası Gece’nin babasıyla çok yakındılar. Şirket ikisi sayesinde yükselirken aslında ikisinin de başları beladaydı. Ne kadar çok iş alıp yükselselerde aynı hızla düşmüşlerdi ve bu kaza olmaktan çıkmış bir cinayetti. Katiller, diğer şirketlerden aldıkları ihaleyle önce tehdit edilmişerdi ve tabiiki bu tehdit tamamen aileler üzerineydi. Eğer onlara istediklerini vermezlerse ailelerine zarar vereceklerini ve bidaha onları göremeyeceğini söylemişleri ve öyle de oldu ama Cesurlar Holding’in asıl Patronu yani Babasının ortağı kurtulmuştu. Başka şirketlerin adamları bilerek 2 ortağın olduğu arabaya çarpmışlardı. Ama içlerinden biri kurtulmuştu o da ortak Necati Cesur. Şirketin başında oğlu Bay Gizem var ama kendini saklıyor ismini kimse bilmiyor, isim olarak babasının adını öne sürerek işlerini ve isteklerini yerine getirtiyor. Her ne kadar Gece o adamı bulmaya çalışsa da telefon numarası bile baska birinin üzerine kayıtlıydı. Ne kadar da saçma, 22 yaşında bir genç kız adını bile bilmediği bir Patrondan emir alıp birkaç aydır isteklerini yerine getiriyor. Aman ne güzel…

Şimdi ise ne yapıyor dersiniz dosyaları derliyor. Bu çok büyük bir.. ııı, caniliktir. Kaç saattir çalışıyor dersiniz, neredeyse sabah olmuştu. Artık ayağa kalkacak gücü bile kalmamıştı. Bi ara masa başında uyumuştu ama sonradan uyanmış ve işine devam etmişti. Bugün nasıl çalışacaktı bilmiyordu. Gerçekten bilmiyordu. En iyisi kantine gidip bi kahve içmek diye düşündü, kahvesi ve elinde dosyalarla birlikte masasına ilerlerken elindeki kahve çoktan bitmişti bile. Kahveyi çok severdi ve çalışmak için geceleri burada kaldığında çok yardımcısı oluyordu. Biten kahveyi çöpe attıktan sonra elinde dosyalarla masasına doğru ilerlerken kafası yere eğikti ve önünü göremediği için de birine çarpmıştı tam özür dileyecekken kafasını kaldırdı ve o muhteşem suratı gördü. ‘Bu insansa diğerleri ne?’ diye düşündü bi an. Yerden dosyaları almak için eğildiği anda bi ses duydu, bu onun yanlışıkla çarptığı adamdan gelmişti.

‘’Dikkat Edin Hanımefendi.!’’

‘’Şey, ben özür dilerim sizi göremedim.’’

‘’Herneyse, bir dahakine önünüze bakın.!’’

‘’Tabi efendim çok üzgünüm.’’

Adam bir an durdu ve kızın gözlerine baktı ve mahçup bir ifade gördü. O an biraz sert çıktığını anlamıştı ve kıza döndü.

‘’Tamam sorun yok ufaklık.’’ Ve göz kırpmayı da ihmal etmedi. Kızın bu davranışı hoşuna gitmişti. Bir daha çarpışsak da sorun olmaz diye düşündü.

***