❄❄❄❄(🌌)

104 12 31
                                    

*Geçmiş zaman.

Gümüş Altın Kent

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gümüş Altın Kent


"Uykum var." Günlerce süren yolculuğun içindeki sır gibi sessizliği bölen sadece iki kelimeydi ve Mu Qing'in soluk dudaklarından dökülüvermişti.

Başta atı süren Mu Qing idi ama kutup kar katmanı sona erdiğinde gidecekleri yönü belirleyen artık Feng Xin olacaktı. Mu Qing, Feng Xin'in önünde, sırtını ona yaslamış orada boynu bükük halde uyumayı denemişti. Hatta ilk birkaç gün boyunca hep uyuyor numarası yapmıştı ama sonunda gözleri acıyordu ve Feng Xin onu görmüyordu bile.

Feng Xin:"Bir saate varacağımız bir kent var."

"Daha önce haritada buralarda bulunan bir kent ismi görmedim."

Eğer doğru yere baktıysam.

"Zaten burası haritalarda geçmez. Dünyaya ayak bastığında görebilirsin."

"..."

"Hoşuna gitmedi mi?"

Mu Qing belli belirsiz omuzlarını silkti. "Haberimin olmadığı şeyleri sevmiyorum."

Feng Xin ise sadece dalga geçti. "Aşkı da bu yüzden hor görüyorsun."

Mu Qing hiç itiraz etmedi, duraksamadı dahi. "Evet. Bana hep beklemediğim şeyler getiriyor."

"Beklediğin ve beklemediğin şeyler varsa o zaman 'beklemediklerim' kategorisindekileri bekle?"

Mu Qing bir süre düşündükten sonra hem kendisine hem Feng Xin'e öğüt mahiyetine "Çok düşünme, manyak olursun." diyerek susturdu. "Neden ormanda kalmıyoruz?"

"Neden ormanda kalalım?"

"İnsan görmeye meraklı değilim."

...ya da istemiyorum.

"Seni tanıyan çıkacağını sanmıyorum."

"Seni?"

"Beni mi? Beni... Eh, evet. Beni tanıyabilerler. Birkaçı."

Mu Qing al işte dermişcesine kollarını kucağında topladı. Evlendikten sonra Feng Xin ile yedi yirmi dört birlikte olacağı düşüncesini aklına sokan kimdi, gerçekten de? Feng Xin'i yine paylaşmak zorundaydı, yine ve yine. Başka gözlere sunmak zorunda, başka dillerde adının dolaşmasına izin vermek zorunda, başka insanların onu tutup götürmesini izlemek zorunda, bazı zamanlar arkasını dönüp gözlerini kapatmak, kulaklarını tıkamak ve ağzını susturmak zorundaydı. Yani diğer insanlara katlanmak zorundaydı.

Evlilik hiçbir şeyi değiştirmedi. Hatta tüm heyecanı alıp götürdü. Mu Qing bu sonuca 6 günlük yolculuktan sonra mı varmıştı? Uykusuz, sessiz 6 günlük yolculuk... Aklını yitirecekti.

TGCF/Fengqing Fanfic/ TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin