f o u r

335 50 10
                                        

Okulumuzun bahçesi gerçekten büyüktü. Öğle aralarında banklara kurulurdu arkadaş grupları, biz de okulun arkasındaki banklardan birine otururduk. Okulun arkasına genelde sigara içmek için gelirlerdi bazıları ancak biz sadece dedikodu yapmaya gelirdik.

Ki Yuri adlı arkadaşım bağdaş kurup tüm bedenini bana dönmüştü, gözleri parlıyordu ve benden Asahi ile olan konuşmalarımızı anlatmamı istiyordu ancak onunla adam akıllı konuşmamıştım bile. Sadece notları almış ve geri gelmiştim, kısa sürecek bir konuşma için beni sınıftan çıkarması sinirimi bozmuştu çünkü karnım ağrıyordu ve burnum akıyordu. Yavaş yavaş sonbahara girdiğimiz için hastalanmaya başlıyordum.

Önüme gelen birkaç tutam kızıl saçı geriye ittim ve dudaklarımı ıslattım arkama yaslanarak. ''Zaten konuşmaya niyeti yoktu ve konuşmadık, notları aldım ve geldim.''

''Yalan söylüyorsun.''

''TANRI AŞKINA NEDEN YALAN SÖYLEYEYİM YURİ?'' İstemsizce sesimi yükselttiğimde arkadaşım oflayarak arkasına yaslandı ve tırnaklarını dişlemeye başladı. Ben de kollarımı göğsümde birleştirdim ve sağ bacağımı sol bacağımın üstüne attım. Üzerimde montum olmasına rağmen donuyordum ve arkadaşımın beni neden dışarı çıkardığını da merak ediyordum. Hava alacağız dese de benim hava almaya ihtiyacım yoktu.

''Gidelim lütfen, cidden hasta olacağım.'' Onu beklemeden ayağa kalktım ve sağ elimi uzatıp onu bekledim. Arkadaşım elini uzattığında onu hafifçe yukarı çektim ve ayaklarını yere bastı. Okulun arkasından çıkıp ön bahçeye ilerlemeye başladığımızda ise tekrar konuşmaya başlamıştı. ''Asahi neden kimseye yüz vermiyor anlamıyorum.''

Cevap vermedim çünkü ben onu anlayabilecek biri değildim. Bu zamana kadar aşık olmamıştım ve sürekli birisini düşünmek nasıl hissettirdi bilmiyordum. En fazla Justin Bieber'a falan aşık olmuşumdur, o da ilkokulda falandı. Kısacası cevap verebilecek kelimeler mevcut değildi bende. Ona sadece başımı sallamakla yetinirken iç çekti ve kolumdan tutup hızlanmaya başladı. 

''Gidip sıcak çikolata alalım.'' Ona gülerken okula girmiştik bile. Kafeterya koridorun hemen sağ tarafında kalıyordu, ben kafeteryaya sürüklenirken merdivenlerin hemen başında, belini kalorifere yaslamış ve kitap okuyan çocuğu gördüm. Gözlüklerini takmıştı ancak gözlük kullandığını bilmiyordum, tüm dikkatini vermişti ve belirli aralıklarla sayfaları çeviriyordu.

Ona selam vermek istesem de kafeteryaya sürüklenen bedenim yüzünden bunu yapamadım, başını kaldırdığı anda göz göze gelsek de ona selam verememiştim. En son gülümsediğini görmüştüm ve bu da yeterliydi. Şimdilik.


BOY ≛ 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin