0.5

163 20 2
                                    

Jennie bugünki yedinci dalı dudaklarına getirirken yanında sıkılarak telefonuna bakan Lalisa'ya döndü, nihâyet lafa girdi. "Lalisa, Sehun ile arkadaş oldum geçen gün."
Lalisa anında telefonunu kilitleyip kenara koydu ve Jennie'nin gözlerinin içine baktı. "Peki kendisinden bahsetti mi? Nasıl arkadaş oldunuz?"

Jennie tam lafa girecekti ki Joohyun, geçenlerde Joohyun ile birlikte yakaladığı çocuk ve Minho yan yana dolaşıyorlardı. Jennie sigarasının külünü döküp küfür etti.

Lalisa, Jennie'nin baktığı yere bakmanın ardından gözlerini büyüttü. "Oha, bu ne böyle? Minho bu çocuğa güveniyor mu bir de?"
Jennie gülümsedi, kendinden emin bir şekilde. "En azından Minho'nun Joohyun ile sevgili olmaması gerçeği sevindirdi. Tanrım, teşekkürler."
Lalisa kaşlarını çattı. "Jennie hiçbir şey anlamıyorum anlat artık neler oluyor?"

Jennie iç çekti. "Bak şimdi..."
...

Jennie gece vakti ardı ardına çalınan zili ile kaşlarını çatıp camdan aşağı baktı korkarak. Tek başına yaşadığı için ve bu durumu ilk kez yaşadığı için haliyle korkmuştu. Kendine güvenmeyi öğütledi, iç sesine. Ardından balkona çıkıp bağırdı. "Kim o?"

Kapının önünde duran Minho birkaç adım geri gidip sarhoş olması nedeniyle sırıtarak konuştu. "Benim o."

Jennie içeri girip otomatiğa bastı ve ayakkabılarını üstten giyip aşağıya indi hızlı hızlı. Minho'nun sarhoş bedenini yük edinmeden evvel açık bina kapısını kapattı. Birlikte yukarı çıkarlarken Minho hâlâ kıkırdıyor, sırıtıyor, komik hareketler sergiliyordu. Jennie işaret parmağını dudaklarına götürüp "Sus!" dedi uyarır gibi. Minho ile sonunda eve çıktıklarında Minho kendini direkt olarak berjere bırakmıştı.

Minho orta sehpanın üstündeki dolu küllüğe baktı. "Kaç dal içtin? Az önce de sigara kokuyordun Jennie-ya!"

Jennie iç çekti sıkıntıyla. "Yedi sekiz dal içtim geleli. Hem sen neden bu kadar içtin?"
Minho işaret parmağıyla Jennie'yi işaret etti. "Senin yüzünden. Senin beni sadece arkadaş olarak sevmen yüzünden. Beni göremeyecek kadar kör olman yüzünden."

Jennie şaşkınlıkla gözlerini büyüttü. "Minho asıl kör olan sensin. Joohyun ile sevgilisiniz sandım, Joohyun seni bir başkasıyla aldatıyor sandım ama sen bugün o ikisiyle beraber gezerek beni şaşkına uğrattın. Joohyun'a aşıksın sandım Minho. Bana hiç zaman ayırmıyorken ben ikimiz için arkadaş demeye bile utanıyordum."

Minho iç çekti. "Özür dilerim Jennie. Ben seni seviyorum. Bak yemin ederim ki sana aşığım."

Jennie berjerde yayılmış biçimde duran Minho'nun yanına gidip kolunu çekiştirdi. "Geç yat, kafan güzel senin. Ne dediğini bilmiyorsun." Minho kafa sallayarak ayağa kalktı ve "Tamam." dedi sadece. Ardından Jennie kendi yatağına yatırdı onu. Kendisi de dolabından çıkardığı bir yastık ve bir yorgan ile içerideki kanepeye uzandı.

Ardından yüzünü yorgan ile örtüp gözyaşlarını saldı. İçli içli ağladı bu sefer, mutluluktan.

 İçli içli ağladı bu sefer, mutluluktan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sure Thing ↪ mino + jennie ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin