"Ne işin var o herifle?! Gecenin bu saatinde! Üstelik bu elbiseyle!! Sikeyim Eyşan " diye gürledi kendimi buna hazırlamıştım, gülümsemeye başladım.
"Ben senin neyinimki?
Sevgilin mi?nişanlın mı?Arkadaşın mı?Hiçbirşey. O halde beni merak etmene ger...
"Bana bak, ben bugün burada kalacağım ve sen hiçkimseye hiçbirşey söylemeyeceksin! eğer birinden yardım istersen önce onu, sonra seni öldürürüm." Dedi ve sertçe çekiştirerek beni ittirdi. Koyu siyah gözleri öfkeyle koyulaşmıştı adeta.
vicdansızdı. Bakışlarında gram merhamet gram vicdan yoktu. Ama aklım almıyordu. Biz daha yavru kediler öldüğünde ağlıyorduk. Bu insanlar nasıl başkalarını öldürürlerdi?
Gözlerim istem dışı dolmuştu. Ya benim yüzümden birine bir şey yaparsa ben bu vicdan yükünün altından nasıl kalkarım? Tek çözüm polisi aramak kalıyor. Ama zaten kalan son 7 ay ömrümde böyle şeylerle uğraşamazdım. Belkide bugün kalıp yarın giderdi. Bana yaklaşmasına asla izin vermezdim.
Derken Telefonumu eline aldı. Sonra benim elime verdi.
"Aç şunun şifresini!" Dedi ve şimdi Susma sırası bendeydi.
"Sana şunun şifresini aç dedim!"bağırarak söyleyince yüzümü buruşturdum. Ve Duruşumu dikleştirdim. Zaten ölecektim. Daha neyden korkarım ki? Derken sertçe bileğimden kavradı. Hâlâ ıslak olan saçlarımdan yerlere hâlâ damlalar düşüyordu. Sonra pis bir şekilde yandan gülümsemeye başladı.
"Eğer şifresini açmazsan sana başka gözle bakacağım" dedi ve dehşete gözlerimi açtım. Sonra telefonu elinden çekercesine aldım. Şifreyi açtım. Eline verdim.
Telefonu eline aldı ve baktı.
"Eyşan, güzel isim."dedi
"o güzel ismi ağzına alarak kirletme"dedim ve iğrenerek baktım. Eğer bu olay 2 hafta önce olsaydı. Korkudan geberirdim. Ama şimdi kendimi ölüme hazırladım.
"Bana bak," dedi bileğimden tutup yüzünü yüzüme yaklaştırırken " sırf kızsın diye sana zarar vermemeye çalışıyorum. Sabrımı zorlama" dedi ama hiç bir şey anlamadım. Nefesi yüzüme çarparken nefes nefese kaldım.
Sonra tekrar telefonuma döndü. Cebinden başka bir telefon daha çıkarttı. Yan yana getirdi. Bir şeyler yaptı. Bir şey demesine fırsat vermeden odama giyinmeye gittim. Girer girmez kilitledim.
Üzerime normalde pijama şort falan giyerdim. Ama evde yabancı vardı. Bol yırtmaçlı bir kot pantolon giyindim. Üstüne de rahat gri bir tişört giydim, evin içinde çorap giyinmeyi sevmezdim. Sadece kışın o'da mecburen.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçlarımı duştan çıkınca taramaya üşenirdim. Ama önce taradım. Sonra hızla bir şekilde kuruttum. Yaklaşık 15 20 dk sonra oturma odasına girdim.
