Ülkenin en iyi kumarbazları bir masada toplanmışlardı. Peki ne üzerine bahse gireceklerdi? Masaya ne koyacaklardı? Kim kazanacaktı?
Kim bilir belki 1 milyon dolar,
Belki şirketinin %78 hissesini,
belki vücudunu, bedenini,
ya da canını,
Kim bilebilir...
Aylar önce planladıkları gibi bahis oynayacaklardı, daha doğrusu birbirlerine meydan okumuşlardı. Hepsi kendine oldukçaçok güveniyorlardı. Sonunda bekledikleri gün gelmişti.
Masada Jisoo, Taehyung ve Jungkook oturuyordu. Yoongi'nin gelmesini bekliyorlardı.
Sonunda kapı açıldı ve içeriye Yoongi girdi.
"Sonunda geldin, biraz daha geç gelseydin seni beklemeden oynayacaktık." Dedi Jungkook.
"İşlerim vardı, neyse geldim işte."
"Bahis ne olacak?" Diye sordu Jisoo.
"Yüksek miktar para?" Dedi Taehyung.
"Bence herkes en değerli şeyini ortaya koysun." Dedi Jungkook.
"Peki ya o kadar değerli bir şeyimiz yoksa?" Dedi Yoongi.
"Bizi yeme Yoongi, seni tanımıyor olabiliriz ama illa ki değer verdiğin bir şey vardır." Dedi Jisoo.
"Bence de. Hadi görelim en değerlinizi?" Dedi Jungkook
"Benim para. Bunu benden iyi biliyor olmalısınız. Bu yüzden 1 milyon dolar diyorum." Diye ilk bahsi söyledi taehyung.
"Şirketim benim her şeyim. %78lik hissemi ortaya koyuyorum." Diye devam etti Jungkook.
"Bedenim." Umursamazca söyledi Jisoo.
"Ne? Kendini mi vereceksin?" Diye sordu jungkook.
"Kaybetmeyeceğime eminim, ama kaybedersem en değerlimden yani bedenimden vazgecebilirim." Diyerek gülümsedi Jisoo, çok rahat konuşmuştu, kendinden emindi, asla kaybetmeyecekti.
"Senin için kazanacağım bebeğim." Diyen Taehyunga, Jisoo sinirle baktı.
"Peki. sıradaki ben, bahis olarak ortaya Canımı koyuyorum. Sanırım tek degerli şeyim atan kalbim."
"Waow seni öldürdükten sonra papağanıma yem edeceğim." Diye lafa girdi Taehyung.
"O kadar emin olma Taehyung." Dedi Jungkook.
"Peki beyler, uzatmadan oyuna başlayalım." Diyip ayağa kalktı ve kartları karıştırmaya başladı.
Kartları dağıldıktan sonra yerine oturdu ve kendisine çıkan kartlara baktı.
Herkes kazanmak istiyordu ama sadece bir kişi kazanacaktı.
~~~
"Bingo, ben kazandım." Elindeki son kartıda ortaya koydu Yoongi.
"Hile yaptın! Az önce 2 kartın olduğuna adım kadar eminim."
"Hile mi? Yoongi çocuk musun sen?" Dedi Jisoo.
"Hile yaptığıma dair kanıtınız var mı?" Diyince Yoongi, herkes susmuştu. Gerçekten hile yaptıysa ellerinde kanıt olmadan suçlama yapamazlardı.
Jungkook doğruyu mu söylüyordu? Bundan bile emin degillerdi. Belki de kaybetmeyi kendine yedirememiştir Jungkook.
"Kahretsin! Sana kaybettiğime inanamıyorum. Son kartım kalmıştı." Diye sızlandı Taehyung.
Jisoo ise öylece sessizce duruyordu. Galiba düşünüyordu. Ama neyi?
"Tch tch.. tebrik etmenizi beklerdim" diye yalandan gözyaşlarını sildi Yoongi.
"Tebrikler." Dedi jisoo.
Taehyung ve jungkookta bir şeyler mırıldandılar.
"Yürü Jisoo gidiyoruz." Dedi Yoongi ve Jisooyu kolundan tutup sürükleyerek dışarı çıkarttı. Arkalarında ise şaşkın birer adet Jungkook ve Taehyung bıraktılar.
"Nereye!?" Diye sinirle sordu jisoo,yoonginin bu kaba davranışı onu sinirlendirmişti.
"Nikâh dairesine."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Düşüncelerinizi merak ediyorum sizce nasıl gidiyor? Ama gerçekten ne düşündüğünüzü merak ediyorum beğenmek zorunda değilsiniz <3
