Alarmımın çalmasıyla uyandım ve gözlerimi ovuşturdum.
Bugün okulun benim için ikinci günüydü ve ben yine çok heyecanlıydım. Okulumun ilk günü gerçekten güzel geçmişti. Birçok kişiyle sohbet etmiştim ve eski yaşantımla ilgili birçok bilgi öğrenmiştim. Ama sadece öğreniyordum. Hatırlayamıyordum.
Aslında annemle babam okula gitmemem kararındaydı. Gerekirse bir sene ya da 2 sene evde ders almamı planlamışlardı.
Ama doktorun dediğine göre hafızamın son 4 senesini kaybetmemin bir nedeni varmış ve hafızamı geri kazanmanın bir kilit noktası varmış...
Eğer o kilit noktasını bulabilirsem hafızam yerine gelebilirmiş.
Doktorun dediğine göre sadece bu son 4 senemin silinmesi az rastlanan bir durummuş. Hafıza ya tümden silinirmiş ya da son bir kaç günü silinirmiş. Benim böyle olmamı son 4 sene içinde yaşadığım bir olaydan dolayı olduğunu söylüyor.
Ve işte ben de son 4 senemin geçtiği yere, yani okuluma geri dönüyordum. Kilit noktasını bulmam için...
"Günaydın, benim başkan ama yalnız olan kızım!!" dedi dalga geçerek annem.
"Haha çok komik anne!" diyerek kaşlarımı çattım.
"Tamam, tamam. Hadi geç yerine. Bugün yine büyük bir gün seni bekliyor." diyerek beni kahvaltı masasına oturttu.
ben de gülerek karşılık verdim ve yerime oturdum.
Kahvaltımı yerken ve kapının çalmasıyla anneme öpücük verip, çantamı kapıp dışarıya çıktım. Tahmin ettiğim gibi JuHyun gelmişti.
"hadi bakalım Yanlız Başkan!! okula gidiyoruz!!" diyerek koluma girdi ve okula gitmeye başladık.
sanırsam annemle JuHyun beni kizdirmak için anlasmışlardı.. daha düne kadar bu takma adım yoktu.
Her şey yanıma kimsenin oturamamasıyla başlamıştı. Okula geldiğimde herkesin yeri belli olmuştu.
Okulun gaddar öğretmenlerinden, ayrıca bizim sınıfın sınıf öğretmeni olan Kim Tae Woo, herkesi kızlık erkekli oturmuştu. Taeyong, JuHyun ile oturmuştu. Jae in veya sınıftaki başka arkadaşlarım benim yanıma geçmek için öğretmene soyleseler de o, asla bunu kabul etmeyerek beni yalnız oturmaya terk etmişti.
Herkesin bir sıra arkadaşı vardı ve kimse benim gibi tek oturmuyordu. ama Kim Tae Woo ne olursa olsun kimsenin yerini değiştirmedi, "mazeret kabul etmem. Yanına nakil bir erkek öğrenci gelmediği sürece burada oturacaksın!" diyerek bana arkadaki boş olan iki sıradan birini işaret etmişti. ben de bir şey diyemeyerek boyun eğmistim...
Başkan lakabı ise... ayrı bir olay...
ilk geldiğim gün şansıma başkanlık seçimleri vardı. ve sınıftaki birçok kişi aday olmam için bana baskı yapıpmışlardı. Aday olduktan sonra da diğer aday olanlardan çok daha fazla oy olarak sınıf başkanı seçilmiştim. okulu o kadar iyi hatirlamadigimi söyleyip beni seçmemelerini söylesem de, JuHyun "Belki bu sayede kilit noktasını bulabilirsin." demişti. Bu da beni susturmasını sağlamıştı.
Ve böylece sınıf başkanı oldum...
sonunda okula gelmiştik. "Sonunda" diyorum çünkü okula gelirken bayağı oyalanmıştık JuHyun ile. Ayrıca mutluydum da. okula geç kalmamıştık.
Tam bu sırada...
Okul zilin çalmasıyla JuHyun ile birbirimize bakıp koşmaya başladık. Çünkü ilk dersimiz gaddar Tae Woon ileydi.
neyseki son dakikada Tae Woon'dan önce sınıfa girdim.
Hocayı tüm sınıfl ile birlikte selamladık. Tae Woo bana "teneffüste benimle gel Park Soo Young." dedi ve dersine başladı..
ders bitimi Tae Woon'un yanına gittim ve diyeceklerini beklemeye başladım..
"Evet. Soo Young. Bugün bir öğrenci sınıfımıza nakil oldu ve sen onu, okulu gezdirmek ve sınıfı tanıtmak ile sorumlusun. Al. Bunlarda onun yapması gerekenler. Şuan müdür odasında, Lee Kim Hoo'nun yanında olmalı." elime bir kaç kağıt tutuşturdu ve gitti. biraz panik olmuştum. aslında hayır. fazlaca panik olmuştum...
ben bile okul hakkında çok az şey bilirken o yeni öğrenciye nasıl tanıtıcaktım okulu ve insanları?! "Aish!" diyerek elimdeki kâğıtlara baktım. Bunlar ders programı ve alınması gereken birkaç şeyin listesiydi..
sonra aniden aklıma müdürün yanına gitmem gerektiği geldi ve müdürün odasına doğru yürümeye başladım.
Müdürün odasına tıklayıp içeri girdikten sonra müdürü selamladım. ardından yeni öğrenciyi gördüm..
"Merhaba Soo Young! hadi yeni öğrencimize okulu ve yeni arkadaşlarını tanıt. merak etme. Öğretmenin senin derste olmamana kızmayacak."
"peki öğretmenim." diyerek müdürü tekrar selamladım ve okul turu için yeni öğrenciyi alıp, yürümeye başladım.
"Merhaba ben sınıf başkanı Park Soo Young. sanırsam bundan sonra bir şeye ihtiyacın olursa bana söyleyeceksin." "Yani şey..başkan olduğum için.." daha sonra bu son dediğime pişman oldum. Zaten başkan olduğum için bana soracaktı ve bunun başka bir nedeni yoktu. peki niye böyle dedim?! sanırsam heyecanlanmıştım. Çünkü ilk defa hiç tanımadığım biriyle arkadaş oluyordum. ve sanırsam bu çocuk... benim sıra arkadaşımdı
Çocuk yakışıklıydı aslında. kahverengi gözleri ve bal renginde açık kahve saçları vardı. aslında söylemem gerekirse gerçekten bebeksi ve kızları kıskandırabilecek kız gibi bir yüzü vardı.
çocuk ilk önce kafasını yerden kaldırdı, bana baktı ve ardından tebessüm etti.. "Merhaba, Ben de Lu Han."
Herkese merhabaaa!! yeni bölümle karsinizdayim!! Çok beklediniz değil mi? xD bu arada soylemelim ki isimleri değiştirdim. Karakterlere, gerçek isimlerini koydum. JuHyun dediğim Irene bu arada hehe. Soo Young ise Joy:) Daha her şey Yeni başlıyorrr! bakalım ne olacak..
vote ve yorum atmayı unutmayın lütfen! !☆☆♡
