Yazarın Ağzından
"Peki, buradaki en iyi kötü olmayı nasıl başardın?" diye sordu melez, merakla.
"Yeter."
"Lütfen, soruma cevap ver..."
"Sadece son soru- son cevap tamam mı?"
Kafasını sallayıp, söyleyeceklerini kulaklarını iyice açıp dinledi Todoroki.
"Aralarındaki en vicdansız ve merhametsizi olarak, acıma duygusunu yok ederek..."
Melez, korkuyla karşısındaki kötüye baktı.
Yavaş adımlarla yürüyüp kapıyı açmış, Todoroki'ye göz kırparak çıkıp gitmişti.
Gitmesiyle derin bir nefes alıp verdi endişeli genç. Bakugou'nun sadece odada bulunması bile onu geriyordu.
Duyduklarını şöyle bir yeniden oturttu, kafasına. Bu lanet olası yerden kaçması gerekiyordu.
Kaçırılmadan önce merak etmişti neden kendini almak istediklerini... Yeni villain Bakugou Katsuki ortaya çıkmadan önce, kendini kaçırmalarının sebebi olarak babasını sorumlu tutuyordu.
Ne de olsa babasının arası da kötüler birliği ile iyi değildi çünkü çoğu villain onun babası yüzünden hayatını kaybetmişti. Herhangi bir şantaj, tehdit veya fidye için onu kullanabilirlerdi, babasına karşı. Özellikle abisi Touya...
Burasının neresi olduğunu bile bilmiyordu ama kolları iyileşip, özgünlüğünü kullanabilecek durumda olduğunda ilk işi burdan kaçmak olacaktı.
Karnından gelen seslere aldırmadan odada ki, pencerelere odaklanmıştı. Ama sesler gittikçe güçleniyordu.
Resmen aç olduğunu anlamış gibi elindeki tepsi ile içeri giren Bakugou, koltuğu yatağa yaklaştırmış, rahat bir pozisyon alarak tepsiyi kucağına bırakmıştı.
"Şuan dışarıda tonlarca işim varken, birde gelmiş yatakta bebek besliyorum. Bana vereceği şey ise sadece sex."
Todoroki gözlerini açıp, kızarmış ve şaşkın bir ifadeyle sesini yükseltmişti.
"1! Ben bebek değilim! Kollarımı bu hâle getirmeseydin, şuan kendim beslenebiliyor olurdum! 2! Senin sex oyuncağın falan da değilim! İstediğin zaman beni kullanamazsın!"
"Bana bağırm-"
"Buradan kaçacağım!"
Karşısındaki sarışın oğlanın yüzü, dişlerini ve yumruğunu sıkmaktan morarmıştı. Yanındaki masaya sertçe bıraktığı tepsi ile bir hışımla ayağa kalktı.
"BANA BİR DAHA SESİNİ YÜKSELTİRSEN, SENİN O SES TELLERİNİ TÖRPÜLERİM VE KENDİ SESİNİ KENDİN ZOR DUYARSIN! GEREKİRSE DİLİNİ KESERİM VE ALFABEDEKİ 12 HARFİ SÖYLEYEMEZSİN!""
Todoroki, karşısında kendine sinirle bakan gencin, sıktığı dişlerinden gelen gıcırtı seslerini duyuyordu. Öyle sinirle bağırmıştı ki, boynundaki damarlar kabarmıştı. Çok fazla ürkütücüydü...
Korkudan yatağa sinmiş ve kendine dolu gözlerle bakan gence eğilip, sakince konuştu.
"Anladın mı?"
"A-anladım..."
"Bir daha yapmaman için sana acı dolu bir ceza verebilirim ama sırf ilkin olduğu için seslenmiyorum. Ancak küçük bir ders vermek iyi olabilir. Akşama kadar yemek yok."
Ayağa kalkıp adımları kapıya yönlendiren Bakugou, duyduğu sessiz mırıldama ile durdu.
"Ö-özür dilerim. Birşeyler yemem gerek."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hard Love (ʙᴋᴛᴅ)
Fanfiction"Bakugou Katsuki hayallerinden vazgeçmişti. Artık onun için '1 Numaralı Kahraman' hiçbir şey ifade etmiyordu. Oysa ki; daha birkaç seneye kadar hep en iyisi olmak için çalışırdı..." Şimdi okuyacağınız hikaye gözlerindeki kırmızı kadar elleri de kanl...