- Hanji? aç kapıyı dedim sana. Hadi ama neden utanıyosun. Alt tarafı ilanı aşk ettin zaten karşılıklı olduğunu da biliyordun. Hadi ama çok uykum geldi . Daha fazla dayanamicam bak şimdi şuracıkta bayılır kalırım aç şu kapıyı . Kapı yavaş yavaş açıldı ve utançtan kıpkırmızı olan yüzünü gördüm. Niye bu kadar tatlı olmak zorundaydı.
- Jennie?
- Efendim Hanji.
- Ben seni çok seviyorum ve bir daha kaybetmek istemiyorum.
Ah dediği her kelime kalbimi delip geçiyordu .
- Bende seni çok seviyorum Hanji ve iyi ki o dev beni esir almış diyorum . Yoksa yakışıklı prensim gelmezdi:)
- Ya öyle deme ya gelemeseydik. Ya ölseydin.
- Tamam tamam . Ölmedim işte burdayım.Hadi çok uykum geldi gidelim.
Hanji ile salondan odaya geldik . İlanı aşk edince kaçıp tuvalete saklanmıştı. Bende onu çıkardım tabi. Şimdi ise sonunda huzurlu bir uyku çekicektim. Uzun zamandır istediğim tek şeydi belkide. Hanji elini belime attı ve bende ona sarılıp uykuya daldım. Yaralarım yavaş yavaş iyileşiyordu. Artık hayatımın neşesi geri gelicek gibiydi .
Sabahın ilk ışıkları yüzüme vururken gözlerimi araladım ve yanımda Hanji'yi gördüm. ALLAH ÖZENE BÖZENE YARATMIŞ MAŞALLAH. Yüzü garip bir şekilde gülümsüyordu. Acaba rüyasında ne görüyordu. Yavaşça kalkıp üstüme kenardan bir hırka aldım ve Hanji'ye not bırakıp biraz yürüyüş yapmaya çıktım.
Burası kaldıkları karargah olmalıydı. Baya büyük ve geniş.Yani kaybolsam yeriydi. Biraz daha hollerde dolaştıktan sonra bahçeye indim .Hava mükemmeldi . Özellikle geçen ki yağmurdan sonra. Bankların birine oturdum ve gökyüzünü izlemeye başladım. Az ileride birinin geldiğini gördüm . Bir kızdı bu havada boynunda da bir atkı vardı kırmızı renktte.
-Selam bugün nasılsın kendine gelebildin mi?
- Um şey kim olduğumu nerden biliyorsun?
- Ah tanıştırmadım kendimi özür dilerim. Ben Mikasa. Seni ormandan alan ekipteyim yani binbaşı Hanji ile yüzbaşı Levi'ın.
- Ha - şey çok teşekkür ederim Mikasa. Siz olmasaydınız kim bilir nolurdum.
- Ne demek bizim işimiz insanlara yardım etmek. Peki ne işin vardı orda ?
- Aslında başka bir yerde şehir birliğinin onbaşıyım. Ve bir görev için gönderilmiştim. Sonrası ise aynı şeyler.
- AA tekrar memnun oldum Onbaşım.
- Yok yok demene gerek yok cidden pek haz etmem.
Biz Mikasa ile yarım saat konuştuktan sonra aklıma Hanji geldi acaba napıyor diye tekrar odaya yola koyuldum. Odaya varınca kapının önünde bir askerin beklediğini gördüm . Kapıda bir şey bekliyor gibiydi. Yanına gidip bir sorun mu var istersen halledebilirim dedim. Ama hemen beni tersledi. Bende kapıyı açıp içeriye girdim. Hanji hala yatakta yatıyordu . Yanına oturdum ve saçlarıyla oynamaya başladım. Çok güzel saçları vardı. Hep kıskanmışımdır. Birden ellerimi tutup öpmeye başladı.
- Ne o saçlarımdan gözlerini alamıyorsun?
- Aslında şuan ellerimi alamıyorum ama olsun.
- Tamam tamam izinlisin al oyna .
- Sence bizde Mikasa ve Eren gibi olur muyuz?
- Buda nerden çık- Bi dakika Mikasa ile Eren'i nerden biliyorsun?
- Az önce bahçede Mikasa ile tanıştım. Gerçekten iyi bir kız. Eren de kimse çok şanslı, böyle bir insana sahip.
- Evet , Mikasa en iyilerimizdendir. Erenle küçüklükten beri arkadaşlar. Aralarında bir şeylerin olması gayet doğal. Ee sen Mikasa'ya ne anlattın?
- Bende işte kendimden bahsettim. Bana seninle ne olduğumu sordu. Bende küçükken en yakın arkadaştık dedim ama şuan sanırım sevgili olduk.
- GERÇEKTEN BUNU DEDİN Mİ?
- Evet ne var ki? Sevgilim değil misin?
- Ah TABİKİDE SEVGİLİNİM AMA UTANDIM OF SENİN AĞZINDAN DUYUNCA .
- Bak Hanji açık konuşucam ben pek fazla düşünceleri içinde tutan biri değilim bu yüzden bana biraz katlanıcaksın.Senin ne kadar utangaç olduğunu da ben biliyorum onu sıkıntı etme. Ben bu ilişkiye daha fazla geç kalamam. Ben sensiz daha fazla dayanamam. Anla beni bu yüzden herkese de söylemeye varım ,sevgilim olduğunu.
Dediklerim Hanji'yi baya bi etkilemişti . Ellerimi tutup beni yataktan indirdi. Ve beni kucakladı.
- Ah Hanji dur düşücem !
- Yok yok düşmezsin burası emin kollardır.
- Um bu emin kollarda daha önce kimleri taşıdınız?- İlk seni ama olsun düşürmem :)
"O gerçekten bir dünya harikası ."dedi içinden Hanji . Nasıl bu kadar güzel olmayı beceriyordu. Şu gülüşü için her şeyi yapardım.
- Hey Hanji ne düşünüyorsun konuşsana ?
- Hiiiç sadece ne kadar şanslı olduğumu düşünüyordum.
- Emin misin asıl şanslı benim. Çok teşekkür ederim.
- Neden ?
- Beni seçtiğin için.
- Bende teşekkür ederim . Beni seçtiğin için.
Hala kucağında oturuyordum ama bu sefer de hanji yatağa oturdu. Bir süre daha her şey hakkında konuştuk . Birbirimizden ayrı kaldığımız her saniyenin acısını çıkarma vaktiydi. Öğleden sonra ise haber verdiğim için beni görmeye Komutan Kris ve Louis gelicekti. Aşk gerçekten doğrusunu bulunca insanı dünyada ki en mutlu varlık yapıyor .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Most True Love 🦢
Fanfic"Ve sen. " dedi Hanji " Sen benim gördüğüm en gerçek aşksın."