Kabul ediyorum. Bu kötü bir fikirdi. İnternetteki o hikayeleri okumuştum,hiçliğin ortasındaki tuhaf bir dükkandan Nintendo 64 almamam gerektiğini daha iyi bilmeliydim. Ama hey sadece sıradan eski bir dükkan gibi gözüküyordu. Hakkında şüpheli bir şey yoktu,ürkütücü posterler ve ürkütücü bir satıcı yoktu.
Özellikle eski-okul tarzı oyunlar satan bir video oyunu mağazası gibi gözüküyordu. Özel olarak aradığım bir oyun vardı. The Legend Of Zelda:Ocarina of Time. Tabii ki ebayden bir kopyasını sipariş etmek daha kolay olurdu ama bu tarz bir şey sipariş ettikten sonra onun bana ulaşmasını beklemeye dayanamıyorum. Ebay'i sadece gerekli olduğu zaman kullanıyorum.
Bu yüzden raflarda Ocarina of Time oyununu arıyordum ama şansım yaver gitmedi. Genellikle raflarda bir tane bulamazsam satıcıya stoklarda olup olmadığını sorarım. Bilirsiniz ne olur ne olmaz bir şeyi gözden kaçırabilirim.-bunu genelde yaparım.- Satıcı stoklarında çok özel bir kopyası olduğunu söyledi:Bir Beta kopyası.
Dışarıdan sakin gözüksem de içimden resmen çıldırıyordum!Ne kadar şanslı olduğuma inanmıyordum! Heyecanım,tuhaf mağazalardan satın alınan beta kopyalar hakkında internette okuduğum hikayeler yüzünden oluşan şüphe hissimi gölgelemişti. Ama dediğim gibi,bu mağaza konumu dışında oldukça normaldi. Oyunu 7,99 dolara satın aldım. Bir Nintendo 64 oyunu için oldukça iyi bir fiyattı. Özellikle bir Zelda oyunu için.
Satın aldığım Zelda oyununun beta kopyasını oynamak için eve gittim. Başlangıçta her şey aynı gözüküyordu ancak bazı dokular farklıydı. Ürkütücü bir şekilde farklı değil,yani mesela Link'in kıyafetleri biraz daha parlak yeşil ve daha az detaylıydı. Bunun gibi şeyler vardı,daha iyi görünmesi için son dakikada değiştirmiş olmalılardı. Su Tapınağına kadar oynadım.
Bazıları biraz komikti,sanki diyalogların bazıları farklıydı. Ulaşılamayan alanlarda kalp parçaları vardı ve oyunda bunun gibi şeyler vardı. Ama Su Tapınağına geldiğimde işler biraz tuhaflaşmaya başladı. Yani zaman zaman rastgele bir şekilde karanlık kahkahalar, insan çığlıkları ve bunun gibi tuhaf şeyler duyuyordum. Hatta bazı sulu alanlarda kan buldum. Ve sonra... sub-boss olan Dark Link'e ulaştım.
Kapıya yaklaştıkça kahkahalar arttı. Odaya girdim ve BOOM. Dark Link yoktan varolup kılıcını Link'in göğsüne doğru itti. Link ölüp yere düştü. Game over yazısı ekrana geldi ve devam et kısmına bastım. Garip bir şekilde Kokiri Ormanında belirdim. Genelde Su Tapınağında belirmem gerekirdi. Ama Kokiri Ormanını keşfetmeye başladığım zaman,gördüğüm herkes göğsünden bıçaklanmıştı.
Kan her yerdeydi... Programcıların bunu Dark Link'e kaybetmenin cezası olarak koyduklarını ya da başka bir şey olabileceğini düşünmeye başlamıştım ama bu biraz sert görünüyor... Ölmek üzereymiş gibi gözüken bir köylüyle konuştum. "Neden... Neden bunu yaptın?..." dedi. Sonra yere düşüp öldü. Onunla tekrar konuşmaya çalıştığım zaman sadece "..." yazısını alıyordum. Ama daha sonra bir şey fark ettim. Navi gitmişti. Büyük Deku Ağacını ziyaret etmeye karar verdim.
Oraya gittiğim zaman Büyük Deku Ağacı her zamanki gibi ölüydü ama üzgün görünüyordu... Ve Navi de oradaydı,zar zor havada süzülüyordu. Yorgun gözüküyordu ama daha yakından incelediğimde ondan kan damladığını fark ettim. "Neden...Neden,Link?Bizi kurtarman gerekiyordu..." Sözlerini bitirdikten sonra mavi parıltısı soldu ve yere düştü. Dehşete kapıldım. Link nakavt edilirken Dark Link,Kokiri Ormanına saldırıp herkesi öldürmüş olabilir diye düşünmeye başladım. Bu herkesin neden hepsini öldüren kişinin Link olduğunu düşündüğünü açıklar. Deku Ağacı filizini kontrol ettim. Büzüşmüştü... Neredeyse ağlayacaktım.
Zaman Tapınağını ziyaret etmeye karar verdim. Işığın Predülünü kullanarak oraya ışınlamak istedim ama envanterimi kontrol ettiğim zaman Ocarina of Time paramparça oldu. Sıradan Ocarina of Time yerine parçalanmış mavi Ocarina'dan biri vardı. Artık tapınağa yürüyerek gitmek zorundaydım. Yolda, Hyrule Field'da gözüken tüm Poe'ler gitmişti. Tüm ağaçlar yanıyordu. Bu üzücüydü. Horse's Tune şarkısını(Epona'nın şarkısının beta adı)çalmak istedim ama Ocarina'nın bozulduğunu hatırladım. Ama hey, Epona'dan ayrıldığım son sefer Kokiri'ye oldukça yakındı bu yüzden çok uzun bir yürüyüş değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Creepypasta karakter hikayeleri
HorrorGenellikle Türkçe çevirisi olmayan ya da fazla popüler olmayan karakterlerin hikayelerini çevirmeye çalışıyorum.