İçimde yeni yerler keşfetme arzusu her zaman kendini belli etse de evde olmak güzel geliyor. Hayatı kaçırıyor muyum yoksa bu hayatı böyle yaşamayı seviyor muyum bilmiyorum. Bakacak çok yer var, ben sadece ne aradığımı bilmiyorum. Kendim olma cesaretini gösterip göstermediğimi bile bilmiyorum. Önümde bir duvar var ve o duvarı aşmak çok zor. Bunu hissedebiliyorum. Ne olacağını düşünerek geçirdiğim onca yıl bana tetikte hissettirdi ancak yeni yönlerimi keşfetmeme engel oldu. Bir yerlerde okuduğum o söz aklıma geldi; "Umarım hayatında sevmediğin şeyleri fark edecek kadar kendini seversin ve umarım onları değiştirecek cesareti bulursun."
Alarmın çalmasıyla güne başladım. Pencereye yaklaştım ve güneşliği yavaşça açtım. Bu sabahları yapmayı en sevdiğim şeydi. Güneşliği yavaşça açmak ve gün ışığının odaya yavaşça dağılması en hoşuma giden şeylerden biriydi. Bu arada ben Baler Deniz. 24 yaşında bir üniversite öğrencisiyim. Arkadaşlarım biraz duygusal bir erkek olduğum için genelde benimle dalga geçiyor. Ben aşırı olduğunu düşünmüyorum gerçi, birazcık sadece. Erkeksi bir görünüşüm olduğu için bu durum onlara garip geliyor sadece. Kendimde en sevdiğim şey mavi gözlerim ve bunu simgelercesine soyadımın deniz olması kombinasyonu. Tamam tamam kabul ediyorum duygusal bir kişiliğim var.
Üniversiteyi farklı bir şehirde okuduğum için ailemden ayrı yaşıyorum. Tek kişilik küçük bir evim var. Hayatımda değişiklik yapmayı istediğim için bir hafta önce nakil istedim ve bu şehir Muğla. Neden Muğla diye soracak olursanız bilmiyorum. Daha önce hiç gitmedim ama yine de kalbim o şehri istiyor sanki. Bu hissi anlatmak, ımm biraz zor. Kabul e- postasını da biraz önce aldım. Bu yüzden şimdi küçük evimle vedalaşarak valizimi hazırlıyorum. İçim biraz buruk olsa da yeni bir hayata başlayacak olmanın heyecanıyla bu hüznü dağıtmaya çalışıyorum. Balıkesir benim ilk aşkımı yaşadığım, ilk kez tek kaldığım, en güzel arkadaşlıkları edindiğim, içtenliği hissettiğim bir şehir. Buradan ayrılmak benim için ne kadar zor olsa da hayatta bazen yeni şeylerin hayatımızı olumlu etkileyeceğini düşünerek tüm bu hisleri aşıyorum. Telefonumun bildirim sesiyle birlikte valizimi kapattım. Masanın üzerinden telefonu aldım ve bildirimi açtım. Kayra'dan mesaj gelmişti. Veda partisi hazırladıklarını söyleyen bir mesajdı. Gülümsedim, güzel bir veda yeni bir şehir için bana da enerji verebilirdi. Biliyordum ki arkadaşlarımda bana bu yüzden bir parti hazırlamışlardı. Enerjiye çok inanıyorum. Bu hayatta neyi ifade eder, neyi düşünürsek ve nasıl hissedersek bu bize geri dönüyordu. Bunu biliyordum. Eski sevgilimin diğer bir değişle ilk aşkımın da orada olacağını söyleyen ikinci bir mesajsa Pelin'den gelmişti. Beni uyarıyordu. Eski sevgilimle kötü ayrılmamıştık aslında kötüydü şimdi düşününce. Başkasına ilgi duyduğunu ve artık beni istemediğini söylemişti. Bunu saygıyla karşılamam gerektiğini biliyorum ancak ben ikisini yakaladıktan sonra söylediği için hazmetmekte zorlanmıştım. Yine de üstelemeden bitirmiş ve acımı kendi içimde yaşamıştım. Bir yıl sonra tamamen kendime gelmiştim, sadece bir başkasıyla konuşmak içimden gelmiyor artık. Azra ise ben tam kendimi topladığımda bana geri dönmek için benimle konuşmaya çalışıyor ve sürekli beni arıyordu. Evet eski sevgilimin adı Azra'ydı. O kadar ısrarlardan sonra istemesem de arkadaş kalabileceğimizi ancak ötesinin mümkün olmadığını söylemiştim. O ise bunu bir umut olarak görmüş ve o günden beri olduğundan farklı davranıyordu. Buna anlam veremesem de onu kırmamak adına bir şey söylemiyordum. Geçmişimizin silinmesine gerek yoktu, anılar her zaman o an için kıymetliydi ve benim için her zaman öyle olacaktı. Ancak dediğim gibi bu sadece geçmişime duyduğum bir saygıdan ibaret kalmıştı. Duygusal biri olduğum için ayrıldığımız sürede geçirdiğim bir yıl benim için çok zordu. Erkekler ağlamaz kuralını tamamen saf dışı bırakacak kadar tüm erkekler adına göz yaşı dökmüşümdür. Şimdi o günleri hatırladığımda buruk bir gülümseme bırakıyorum. Betül'e ve Kayra'ya geri mesaj atıp telefonu bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEBEK DENİZİ
Roman d'amourKelebekler her zaman özeldi, insanlar ve varoluş gibi... Kalbim gözlerinde kaybolduğunda böyle hissettim. ve bir kelebeği izlemek tüm hayatımı değiştirdi. Umarım bu hikayede yanımda olursunuz, Teşekkür ederim.