Seungmin
İçeriden gelen yüksek sesli şarkı sesi yüzünden küfür ederek uyandım, sinirle salona daldığımda arkadaşlarımın karaoke yaptığını gördüm.
"Kardeşim siz delirdiniz mi?"
"Gel sen de çok eğlenceli." dedi Felix yerinde bağırırken bir yandan parfümü mikrafon yapmış bağırarak şarkıyı söylerken.
"Yok ben almayayım." dedim kendimi Jeongin'in yanına atarak, sırıtarak biriyle mesajlaşıyordu.
"Sabah sabah ne gürültü?" dedi Jisung tam uyanmamış şekilde salona girerken, Felix anında televizyonu kapatmıştı, şerefsiz.
"Bebeğim ne zaman uyandın?"
"Felix tamam ayı gibi uyuyorum ama bu sesle karşı bina bile uyanır güzelim."
"Of ne bileyim, sıkılıyorum."
"Sessizce sıkıl." dedim araya girerek.
"Ya bunaldım ben evde otur otur!" dedi Felix sinirli şekilde.
"Markete diye çıkıp mahalleyi turlayalım mı?" dedi Jisung, Felix anında gülümseyerek başını salladı.
"Jeongin'e köpek kostümü giydirip gezdirsek sorun olur mu?"
"Olur!" diye bağırdı Jeongin.
"İkimiz yalnız çıkalım," dedi Jisung gülerek. "Giyinip geliyorum bekle beni."
"Sen çok aşıksın bana."
"Yeni mi anladın Felix?"
"Kusuyorum," dedi Jeongin, kusma sesleri çıkardığında Felix kafasına parfüm şişesini fırlattı. "Hayvan!"
Koltukta uzanıp tavanı izlemeye başladığımda aklıma Hyunjin gelmişti, acaba balkonda mıydı? Onunla tekrar karşılaşır mıydım? Keşke numarasını alsaydım.
Hyunjin ile konuşmaya devam etmek istiyordum, bir şey beni ona itiyordu. Bir ses Hyunjin'in bana iyi geleceğini söylürdu.
Ayağa kalktığımda Jeongin "Nereye?" demişti, ona "Balkondayım geliyor musun?" dediğimde başını olumsuz anlamda sallayıp telefona döndü.
Balkona çıktığımda Hyunjin'in aralık olan demirlikten bacaklarını sarkıtıp oturduğunu gördüm, yerdeki kediyi izliyordu sanırım, kediye el salladığında gözüme çok sevimli gelmişti, bazen küçük bir çocuk gibi oluyordu.
Ben de onun gibi yaparak balkondan bacaklarımı sarkıttım, Hyunjin başını kaldırıp buraya baktığında beri görmesi ile gözleri irice açılmış ardından gülümsemişti.
Onu görmemle ben de gülümsemeye başlamıştım, istemsiz şekilde sırıtıyordum sadece.
Balkonda dün bıraktığım deftere bir şeyler yazarak görmesi için kaldırdım, yazdığım şey ile kızarmaya başlamıştı.
Beni mi bekliyordun?
Heyecanla kağıda bir şeyler yazmış ardından üstünü karalayarak arka tarafına bir şeyler yazmıştı.
Aslında evet
Kabul edeceğini beklemediğim için şaşırmıştım ama hoşuma gitmişti, eğer o burada olmasaydı ben de onu beklerdim.
Dün gibi kaçamazsın değil mi?
Utanarak başını eğip olumsuz anlamda salladı, onun bu haline güldüğümde o da gülerek kağıda bir şeyler yazdı.
Nasılsın?
Nasıl gözüküyorum?
Mutlu duruyorsun, hep böyle mutlu ol
Beni mi düşünüyorsun?
Arkadaşız değil mi? Arkadaşlar birbirini düşünür
Arkadaş? Arkadaş olduğumuzu hiç düşünmemiştim, ondan hoşlanıyorum diyemem ama arkadaş kavramı hiç bize uygun değildi.
Arkadaşız, düşünebilirsin
Dediğim şey ile onun yüzü asılmıştı, bir süre sadece sessizce bana bakmıştı, yüzünü astığında bakışlarında tanıdık şeyler gördüm, üzgün olunca bakışlarını yere sabitlemişti. tatilde Hyun üzüldüğünde hep bunu yapardı, onda hep Hyun'a tanıdık şeyler buluyordum.
Kağıda konuyu değiştirmek için bir şeyler yazarak kaldırdım, neden bu kadar yüzünün düştüğünü bilmiyorum, benden hoşlanıyor olabilir miydi?
Kediler sevimli değil mi?
Çok sevimliler, küçükken kimse beni istemediğinden onlar beni yargılamazdı, kediler tiplere göre insanlara yaklaşmaz
Neden dışlanırdın ki?
Yazıp yazmamak arasında kalıp en sonunda yazmıştı.
Kilolu ve kısa bir çocuktum, şu an hiç öyle değilim biliyorum bunu dediğimde insanlar şaşırıyor bile, bunda şaşırılacak ne var ki? hatta o zaman beni umursamayacak insanlar şu an peşimde koşup duruyor
Yine de çok güzelsindir Hyunjin, insanların ne düşündüğünü umursama
Anlattığı şey ile şaşkın şaşkın duruyordum, Siktir, Hyun olabilir mi? Aynı çocukluğu yaşayan bir sürü insan vardı ama onun Hyun olmasını isterdim, aşık olduğum çocuğu bulmayı isterdim.
Sen nasıl bir çocukluk geçirdin?
Yazdığı, soruyla düşüncelerimden uzaklaşıp dünyaya geri döndüm, neden Hyunjin'e her baktığımda o bakıyor gibi hissediyorum, bakışları bile aynı olabilir mi iki insanın?
Normal bir çocuktum, pek değiştim denemez, sadece çok uzadım
Hoşlandığın biri var mı?
Tam bir cevap veremezdim, yok diyemezdim, Hyunjin aklımdan çıkmıyordu ama eğer var dersem de üzülecek gibi hissediyordum, bütün hareketleri benden hoşlandığını gösteriyordu.
Neden soruyorsun?
Merak ettim sadece
Tam olarak emin değilim, ya senin?
Aslında biri var
O kişi tam karşında olabilir mi?
Hyunjin yazdığım şeyler aniden ayağa kalktı, şaşkınlıkla yüzüme baktığında verecek bir cevabı yoktu.
Fark etmiştim benden hoşlandığını yoksa kim öyle davranırdı ki?
Tam içeri girecekken "Bekle!" diye bağırdım, bana döndüğünde yüzünde tuhaf bir ifade vardı, korkuyor gibiydi, neden korkuyordu?
"Özür dilerim!" diye bağırdı. "Rahatsız ettiysem özür dilerim!"
Ses tonunu duyduğumda içimde bir şeyler hissettim, sabaha kadar konuşsa bıkmadan onu dinlerdim.
Kağıda numaramı yazıp kaldığırdığımda, başta şaşkın şaşkın bakmış ardından numaramı yazmıştı.
Hyun'a ihanet ettiğimi düşünüp durduğum için ne yapmam gerektiğini bilmiyordum bir yandan, sanırım sadece olayların akışına uyacağım.
Hyun'un bakışlarını hiç unutmadım ve Hyunjin'in bakışları da aynısıydı, yanılıyor olamazdım, lütfen, lütfen o olsun.
Lütfen onu bulmuş olayım.
_________
Olaylar hızlı gelişiyor çünkü Seungmin çok zeki arkadaşlar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komşu•hyunmin✔️
Fanfiction"Sen de sıkıldın mı?" -hyunmin -jilix, banginho, changin [06.07.21 -12.07.21] [kpop ship] - minific