Efsanevi Savaşçı

part 9

"Dur artık"
...

"Ama, ama bunları onlar ist-"

"Dur dedim masum insanlar da var"

Byakuganım kendiliğinden kapanmıştı. İlk defa bu kadar chakra sarf ediyordum. Bir gücün kaitenimi kestiğini hissediyordum.

Bozukluğun olduğu kısma döndüğümde bu kişinin hokage-sama olduğunu farkettim.

Kaiten bozulmuştu. Etrafı kontrol ettiğimde. Bir kaç shinobi arkamdaki  anbu, katil kadın ve konohamaru-kun' yaralanmıştı. Konohamarunun çok bi hasarı yoktu sıyrıkları vardı ama ilk yardım isteyen türden. 

Katil ve bir kaç shinobi yerde yatıyordu. Ne yapmıştım böyle. Bedenimi daha fazla taşıyamıyordum kendimi yavaşça yere bıraktım. Moegi yanıma gelmişti kolu yaralıydı. Beni yavaşça yerden kaldırdı.

"Tenji-chan iyimisin?"

Onu yavaşça iterek

"Uzaklaş benden"

Diyebildim. Yanımda olacağına tek inandığım kişi oydu. Ama o benim onlara ihanet ediceğimi düşünmüştü.

"Özür dilerim be-ben.."

Devam etmedi yerden kalkmaya çalıştım ama zordu. Arkamda bir el hissettim. O tarafa döndüğümde bu hokage-samaydı.

O gizemli iki takım yaralıları alıp bir yere götürüyordu.

"Benimle gel"

Dedi. Hokage-sama. Yanına şu gizemli takımdan biri geldi.

"Hinata-samaya haber verdik "

Hokage-sama başını onaylarcasına salladı ve bana dönerek,

"Ayakta zor duruyorsun benimle hastaneye gel"

Diyerek beni kaldırdı. Çatıların üstünden hastanenin olduğu yere gidiyorduk. Tanrım naruto-sama örnek alınacak biriydi. Annemin anlattığı hikayeler... Babamın canını düşünmeden koruduğu biri.

Gözlerimin ağırlaştığını hissediyordum. Vücudum hastane yatağıyla birleştiğinde kendimi daha fazla tutamadım. Bir kaç ses duyuyordum fakat anlaşılmıyordu. Ondan sonra tamamen bilincim kapandı.

....

"Tenji"

"Tenjii"

"Tenji ıyan"

Gözlerimi açtım. Cennet gibi bir yerdeydim. Kuş cıvıltıkarı. Yeşilin en parlak ve canlı tonunda olan doğa. İleride bir nehir ve nehirin yan kısmında oturan babam. 1 dakika babam!! Yanına doğru koşmaya başladım.

Beni hissetmiş olacak ki bana doğru döndü. Yüzündeki gülümseme iç ısıtıcıydı.

Birbirimize ne kadar sarıldık bilmiyorum ama harika bir histi.

"Burda fazla kalmadın mı?"

"Ama sadece bir kaç dakika oldu"

Hafif bir gülümsemeyle başımı okşadı.

"Git artık"

...
Gözlerimi açamıyorum ama etraftaki sesler yavaş yavaş netleşiyordu.

"Orda değildin nasıl bir güç kullandığını görmedin. "

"Bir açıklaması vardır uyanmasını bekleyelim"

"5 gündür bu halde hem uyanırsa yine o muazzam gücü kullanarak kaçabilir"

Ne 5 gün mü olmuştu.

"Hyuga clanı yeteneğine sahip fakat clandan kimse onu tanımıyor"

"O tehlikeli"

"Belki de onu bir yere kapatmalıyız güç kullanamayacağı bir yere"

Kapı açılma sesi duyuldu. Tanıdık bir ses.

"Hayır o tehlikeli değil ilk defa böyle bir güç sergiledi kontrol altına alacak güç onda var benim sorumluluğum da olacak"

Sensei!!

Gözlerimi açmaya çalıştım. Hokage-sama hakkınde dediğim şeyler beni bir yere kapatma düşüncesinden sonra son buldu. Gözlerimi açabilmiştim.

Yavaşça yataktan doğruldum. Gözlerim gaara sensei buldu.

"Sensei burda ne işiniz var"

Flasback (5 gün önce)

Tentenin ağzından

Bahçede oturmuş ormanın derinliklerine bakıyordum. Tenji minik kızım şimdi ne yapıyordu acaba. Konohanın olduğu yöne doğru baktığımda. Bir hava topu gibi bir şey vardı. Tanıdık geliyordu. Bir dakika bu kaitendi ama çok büyüktü.

Tenjii!! Bu kesinlikle onun işiydi. Köye tek başıma geri dönemezdim. Herkes herşeyi öğrenebilirdi.

Hızlıca eve geri dönüp bir kaç ekipman aldım. Ve kum köyüne doğru hızlıca yol almaya başladım Normalde burdan kum köyüne 1,5 günde varılırdı fakat ben 1 günde varmıştım Kazekage-samayı bulmam lazımdı.

Hızlıca kazekage-binasına ilerledim. Gaaranın olduğu odaya girdim. Konohada gördüğüm kaiteni anlattım ve bunu yapanın tenji olduğunu düşündüğümü de söyledim.

"Konohaya gideceğim tenten merak etme onu koruyup oraya alışana kadar yanında olacağım fakat orada fazla kalamam"

"Anlıyorum gaara. Yardımın için şimdiden teşekkür ederim sana güveniyorum "

"Önemli değil tenten birazdan yola çıkarım"

Başımı sallayarak geldiğim yöne geri döndüm

Flasback and.

..