𝕴 𝖆𝖒 𝖋𝖆𝖑𝖑𝖎𝖓𝖌 𝖎𝖓 𝖑𝖔𝖛𝖊 -𝕳𝔶𝔲𝔫𝔩𝔦𝔵

¹⁰⚠️

Öğle arası bitmiş yeni ders başlamıştı. Dersi dinlemek yerine öğle arası kütüphanede olanları düşünüyordum. Felix ne olursa olsun ders anlatmaya devam etmişti, asla kaçmayacaktım derslerden sanırım. Düşüncelerim ile uğraşırken kafama çarpan şeyle arkaya döndüm. Yüzüme vakarak gülümseyen kız ne kadar şaşırmama sebep olsa da, gözleri ile yerde duran kağıtı işaret edince dayanamamış ve yerden almıştım. Ne demek istiyordu ki? Buda neyinnesiydi

"Teneffüste arka bahçede buluşalım :)"

-----------

Teneffüs olduğu gibi Felix'e birşey söylemeden arka bahçeye geldim. Bekliyordum fakat gelen yoktu. Bir şeyler olacağı kesindi.

"Hyunjin gelmişsin"

Tiz ve ince ses ile korkarak arkamı döndüm. Önümde kısa bir kız yüzüme bakıyordu. Sınıfta olan kız değildi. Kimdi lan bu?

"Evet"

Götümü yırtarak çıkardığım Soğuk sesimle söylediğim şeye gülümsemiş, yanıma yaklaşmıştı.

"Hyunjin sana bir şey itiraf etmek için buradayım"

"Dinliyorum"

"Senden hoşlanıyorum"

Söyledikleri ile iç çektim. Peki bunun olacağını bilmiyordum. Dövülmeyi falan bekliyordum açıkçası.

" Özür dilerim duygularını kıracağım fakat ben eşcinselim"

"Biliyorum!!"

"Ve buna rağmen çıkma teklifi ediyorsun?"

" Evet çünki senden gerçekten hoşlanıyorum Hyunjin"

"Seni üzmek istemem fakat redd edece-"

Yakamdan tutarak kendine çektiğinde boşluğuma geldiği için öne doğru sendeledim. Dudaklarıma dudaklarını bastırıyordu. Bu fazla iğrenç gelmişti işte. Tam onu itmek için haraketlenirken belime sarılan kollar ile geri çekildim. Arkamı dönünce minik elden yediğim büyük tokat yüzümün yana düşmesine sebeb olmuştu.

Koşma sesi gelince kızın uzaklaştığını fark ettim, korkmuş olmalı yüzümü yana çevirip minik bedene göz gezdirmeye başladım. Yeterince sinirli görünüyordu gözlerinin sanki alev saçıyormuş gibi bakması bunu onaylıyordu işte.

"Onu öptün. Onu nasıl öpersin!?"

"Felix yanlış anladın"

Derin bir nefes almaya çalıştım. Miniğimi belinden tutarak kendime çektim.

"Sakinleş bakalım. Sadece benden hoşlandığını söyledi. Eşcinsel olduğumu söyledim ve redd ettim. Fakat umrunda olmadı ve kendine çekerek öptü. Konu sadece bu onu isteyerek öpmedim."

"Her şeyi gördüm!"

"Buna rağmen bana kızıyorsun öyle mi?"

" Tanrım! Sen onu itmek yerine haraket dahi etmiyorsun Hyunjin! Ben gelmeyecek olsaydım ne yapacaktın? Senden hoşlandığı için öpmesine izin vermeyi mi düşünüyordun?"

" Hayır tam iteceğim zaman sen geldin"

Gözlerine baktım hala sinirliydi. güzelim herşeyi yanlış anlamıştı ve bunun tek suçlusu bendim.

" Yaptığı haraket iğrençdi."

Gözlerim dudaklarına kaydı şuan buna ihtiyacım vardı.

"Ben sadece onları seviyorum"

Yaklaşmaya başlayınca histerik bir gülüş kaçmıştı dudaklarından. Daha sonra ellerini omuzlarıma yerleştib kendini geri itmeye başladı.

" O kirlenmiş dudaklarına söyle dudaklarımdan uzak dursunlar"