Sonsuza Dek Genciz

Lütfen, İlkin Olmayayım!

Yazar'dan...

Hani dizi ve filmlerde genel bir sahne olur ya, sevdiğini bilen kişiyle ya daha sevmemiş olan ya da sevdiğini fark etmeyen kişinin arasına giren bir kişiyle seven tarafın onları izleyerek yıkıldığı bir sahne... Karışık anlattım ama sizlerin anladığına eminim.

Her neyse şu an okumakta olduğunuz bölüm tam o sahneye ait bir bölüm neredeyse her dizi/filmde var olan artık izleyen kişilerin o sahneden sonra ne geleceğini bildiği bir sahnedir bu sahne.

Aşkın en büyük belirtisi kıskançlık mıdır? Sizce kıskançlığın her türlüsü aşk mıdır? Şu an Aşkın'ın hissettikleri, onu öfkelendiren şey, bu şey aşk mıdır?

"Burada ne işin var Aşkın?"

"Ben sadece..."

Taha'ya karşı en iyi yalanlar söyleyebilen Aşkın'a neler oldu? Şu an karşısında Miray olduğu için aptal aşıklara mı bağlamıştı?

Yalan söyleyemiyordu...aklına hiçbir şey gelmiyordu... Kekeliyor, elini kafasına götürüyor, hem Taha hemde Miray'la göz teması kurmaktan kaçınıyordu.

"Bana yalan mı söylemeye çalışıyorsun?"

"Hayır, hayır..."

"Her neyse hazır buraya gelmişken seni sevgilimle tanıştırayım."

"Sevgilim kelimesi ayrıldığın ve seni tanımayan birine kullanılmaz bunu bilmiyor musun Taha YILMAZ."

"Şeyy benim gitmem gerek, kusura bakmayın."

İşte tam olarak bu sahne size bölümün en başında bahsettiğim sahneydi. Çok benziyor değil mi? Saçmalayan bir tip, ne yapacağı bilmeyen bir tip ve izlenen o anlık herkesin üzüldüğü seven ama kaçan kişi.

Neyseki Aşkın sadece göz önünden kaçmıştı. Kendi fakültesine döndüğünde Miray'la konuşabilmek için yanında taşıdığı ikinci telefonunu çıkarttı ve mesaj attı.

*Okumakta olduğunuz mesajlar Miray'ın telefonuna aittir.*

Kimsin sen? : Sevgilinle barıştınız mı?

Siz: Hayır ve bu seni neden ilgilendiriyor.

Kimsin sen?: Oha! Bana ilk kez cevap yazdın.

Kimsin sen?: Normalde sadece okuyorsun.

Cidden ilk defa yazıyordu. Hatta sizlere bunu kanıtlamak gerekirse Aşkın'ın ilk attığı mesajlara dönmemiz yeterliydi.

09.10.2021 tarihinde Aşkın ACAR'ın telefonu...

Siz: Miray!

Siz: Şu an yazdıklarım Taha hakkında...

Siz: Beni tanımıyorsun bu yüzden bana güvenmeyeceksin ki bu normal bir durum ama lütfen şüphelen olur mu?

Siz: 01.01 ama 16.16, 01.01 ama 07.07, 09.09

Siz: Şimdi söyleyeceklerim ise benim için geçerli...

Siz: 03.03, 12.12, 13.13, 14.14, 20.20, 21.21, 23.23 ve son olarak sen bunları gördüğünde ben uyuyor olacağımdan 00.00...

Siz: İyi geceler güzellik.

Miray'a, Taha hakkındaki her şeyi anlatmak istemesine rağmen hiçbir şeyi açık açık anlatamamıştı. 

Lise zamanlarında okuduğu okulda çok popüler biriydi ve kızın birisi kendisine açılmaya korktuğu için aynı onun Miray'a gerçekleri anlattığı gibi saatlerin anlamlarını kullanarak açılmıştı. Kızın ona ilettiği kağıtta birkaç saat ve notun en köşesinde "Seni yorduğum için üzgünüm ama bu saatlerin anlamlarını araştırabilir misin?" yazıyordu.

Miray'a gerçekleri bu şekilde anlatıyor oluşunun sebebi bu anlamları fazla kişinin bilmiyor oluşuydu ve Miray'ın da bu anlamları bilip bilmediği bilmiyordu eğer bilmiyorsa da araştırmasını istemediği için öğrenemeyecekti de.

Şimdi günümüze geri dönelim.

*Okumakta olduğunuz mesajlar Miray'ın telefonuna aittir.*

Kimsin sen?: Sana bir şey soracağım.

Kimsin sen?: İlk aşkının ayrıldığın sevgilin olduğunu sanıyordum ama o değilmiş, kim olduğunu sorabilir miyim?

Siz: Sana cevap verme sebebim kafa dağıtmak istemem.

Siz: Cevap vermeme çok şaşırdığını için söylüyorum.

Siz: İlk aşkımın adıysa Aşkın'dı.

Aşkın, kafasından aşağıya kaynar sular dökülmüş gibi hissediyordu. Miray'ın ilki olan Aşkın'ın kendisi olduğunu düşünmek bile istemiyordu. Türkiye'de Aşkın ismine sahip tek kişi o değilde ya bu yüzden o kişinin kendisi olmamak için dua ediyordu.

Kimsin sen?: Soyadını hatırlıyor musun?

Siz: Niye sordun?

Kimsin sen?: Aşkın adında biri tanıyorumda o yüzden.

Siz: Hmm...

Siz: Hatırladığım kadarıyla 'A" ile başlayan bir soyada sahipti.

"Tanrım! Lütfen o kişi ben olmamayayım." diyerekten dizlerinin üstüne kapanmıştı. Bu hayatta en son isteyeceği şey sevdiği kişinin ilk aşkı olmaktı. Babası ona hayatına alacağı kişinin ilki olmaması gerektiği söylemişti.

"Sev, sevil ve bunları en uç kısımlarında yaşa çünkü her şey en uç kısımda daha eğlencelidir..."

"Ama asla birinin ilk aşkı olma çünkü ilkler unutulmasada sadece bir kere gerçekleşir bu yüzden özelliklede ilkini yaşadıktan sonra birinin ilki olma."

Aşkın'ın ilki Miray değildi ve Miray'ı gerçekten seviyordu bu yüzden de onun ilki olmak istemiyordu.

"Lütfen Miray! Lütfen, ilkin ben olmayayım..."

"Lütfen, ilkin ben olmayayım..."

***********************

Sizce birinin ilki olmak nasıl bir duygu?

İlkler gerçekten unutulmasada gerçekleşmeyen bir şey midir?

Miray'ın ilki bizim Aşkın olabilir mi? Olursa kitap hakkındaki tahminlerinizi neler olur?

Son olarak bu bölüm saatlerin anlamlarını tahmin etmenizi istiyorum. İleriki bölümlerde ben yavaş yavaş açıklamaya çalışacağım.

Uzun, uzun bir aradan sonra tekrar görüşmek üzere . Kendize dikkat edin, hoşça kalın, dostça kalın :")