"Ne olursa olsun o ağzından hiç eksilmesin abi lafı anladın mı beni?" Sözleri gözlerimi değil kalbimi hedef almıştı.
Yüzümde acı bir tebessüm baş gösterdi. "Sen demez miydin, tutamayacağım hiçbir şeyin sözünü vermem diye? Düşününce sana hak verdiği...
Okumaya başlamadan önce şuraya ohh şükür gelebildin yazar demenizi istiyorum ahahdahadas
Anlık siz;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Keyifli okumalar Ask balları🧡
Korku ve şaşkınlıkla titreyen göz bebeğim, Vural Abinin yüzüne indirmiş olduğum yumruğu kavramaya çalışıyordu
Telaştan odağını kaybetmiş bakışlarımı, yüzü yana eğik halde duran adama çevirdim. Tepki vermesini, bir şeyler demesini istiyordum. Banyodaki sessizliğe karşı kalbim, öyle bir atıyordu ki kalp atışımın sesi dışarıdan duyulduğuna emindim.
Vural Abinin çıplak, kaslı göğsü aldığı nefesden dolayı şişiyor, geri eski haline geliyordu. Sen şimdi naneyi yemedin mi?
damağının içinde dilini gezdirdiğini gördüm. Tepkisinden ölesiye korktuğum su götürmez bir gerçekti. Fakat ne derse desin, ne yaparsa yapsın altta kalmayacağımı bu saatten sonra göstericektim. Bu saat demesek, bir kaç saat sonra desek daha doğru olmaz mıydı
Eğik halde olan yüzünü bana döndürdü. "Sen, az önce bana yumruk mu attın?" Galiba anlama sıkıntısı vardı arkadaşın.
"Hak etmemiş olmasaydın böyle bir şey tenezzül etmezdim."Kendimden emin sesimle yanıtladım. Sokretes yanımda halt yemişti arkadaşlar. Böyle açıklamayı Sokretes bile inanırdı.
Vural Abi cevabımla beraber çenesindeki kasların seğirdiğini gördüm. Sıkıcı sıktığı dişlerinden dolayı kasılan çenesiyle beraber başını bir sağa bir sola yatırarak kütletmişti. Hepsini, doğrudan bana bakarken yapması da beni haliyle germişti.
Nurgül Teyze buraya bir gelir misin Allah aşkına? Kaç dakikadır yoktum ve bu kadın beni hiç merak etmemiş miydi anasını satayım.
Vural Abi, "bana vurabilecek cesareti sana ne zaman verdiğimi düşünüyorum." O kadar sakindi ki, her an yüzümü aynaya geçirebileceğinden dolayı ödüm bokuma karışıyordu.
Cesaret değildi bu yaptığım, birikmişlik diyebilirdik. "Bana bir şey falan verdiğin yok senin. Hatta o kadar bir şey vermiyorsun ki seninle konuşmanın zaman kaybı olduğuna eminim artık. Sana vurduğum için hiç de üzgün değilim. Tekrardan hakedersen, yumruğumu yüzüne geçirmekten asla gocunmam." Kaşları öyle mi dermiş gibi havalandı.
Bana cevap vermek için Ağzını açmıştı ki banyonun kapısı açıldı. Kapının önünde duran Nurgül teyze ile utanmasam şükür namazı kılıcaktım.
Nurgül Teyze ikimizi banyoda yakaladığı için şaşkın gözlerle bize baktı ve "yarım saat banyodan çıkmayınca merak etttim seni kızım." Bana bakarak söylediği şeye zoraki gülümsedim. Bizi yanlış anladığı gözlerinden okunuyordu.
