VAZGEÇİLMEZ

BÖLÜM 1

Yüzüme çarpan esintiyle araladım gözlerimi. Yarın lise hayatımın son sınavı vardı. Bu sınav için yedi bardak kahve içip gece dörde kadar çalışmıştım . Ağırlaşan göz kapaklarıma daha fazla söz geçiremeyeceğimi farkedip sonunda yatağa girmiştim . Şimdiyse belimin ve bacaklarımın altındaki kollardan dolayı yerden bi hayli havalanmıştım . Kafamı yasladığım göğüs kasları ise bir hayli rahattı . Elimin altındaki ensede gezindi gözlerim . Elimin altındaki ense . . . Sert ve bir o kadar da rahat göğüs kasları . Havalanmış bedenim . Gözlerimi araladığım saniyeler boyunca yaşadığım bu şeyler gözümde sıcak yatağımın canlanmasını sağlamamıştı . Rüya görüyor olduğumu farzetsem bile hiç bu kadar gerçekçesini görmemiştim . Siyah bir çift göz . . . Temmuzun sıcak gecelerinin ateşini göğsümde hissetmeme sebep olmamalıydı . Onlara aldırmadan debelenmeye başladım . "Siktir " kollarında olduğum adamdan çıkan bu kelime beynime saplandı . Hızlanan adımlarla bacaklarım beline çarpıyordu . Bu yaşadıklarım gerçekti . "Indirsene beni sen kimsin " dedim uykulu bir sesle . Debelenmeye devam ediyordum . Kolları çok kuvvetliydi ve gittikçe etime işliyordu . "Sana diyorum " dedim . Dememle birlikte kendimi omuz üstünde bulmam bir oldu . Kaçırılıyor olamazdım dimi ? Kimseyle bir düşmanlığımız yoktu sonuçta . Organlarımı hesaba katarsam kaçırılma sebebimi bulmuş olur muydum ? Yumuşak huylu bir karaktere sahip değildim . Abisi olan kızlara göre yinede oldukça serttim . Bu olaya tepkimde karakterim gibi olmalıydı ama korkmaya başladığımı dile getirmeme gerek bile yoktu . Bu durumdayken korkuma yenik düşemezdim . Abim Arat 'ın bana verdiği dersler bu günler içindi . Arat ' la bu sahneleri olabilirmişcesine yıllarca canlandırmıştık yani saçma sapan hareketler yapmayacaktım . Bu adama gelince , beni omzundan sarkıttığı için kafam onun her adımında göğüs kaslarının azizliğine uğruyordu . Belimi yay gibi gerdim ve bacaklarından ayaklarımla destek alıp , dizlerime gelen penye pijamanın vermiş olduğu rahatlıkla omzunda takla attım . Önünde ona sırtım dönük pozisyonda kaldım . Yüzümde beliren sırıtışın yerini özgüvenli bir yüz ifadesine bırakmasına izin verdim. Kollarımı iki yana açıp ona dogru dönerken kafasına doğru tekme savurdum . Bu numaramı yutmamış , kafasını eğerek kurtulmuştu . Şaşırmışa da benzemiyordu . Yüzünü unutmamak için suratına iyice baktım . Temkinli davranıyordu .Bana doğru gelmeye başladı . Bense sıradaki hamlesini bilemediğim için olsa gerek kımıldamadan sadece hareketlerini izledim . Koca bebek kımıldasana . Hadi hamleni yap . Bakalım kim daha iyiymiş . Yerimde zıplamaya başladım . Birden uzun siyah saçlarıma elini daldırdı ve beni göğsüne yapıştırdı . Hadi ama resmen yakın temas . İşlerini uzaktan halletmez misin sen ? Tam tekme atacakken boynumda hissettiğim soğuk ve sivri cisme kenetlendi duyularım . " Kımıldarsan kelleni uzun ve sevimli bedeninden uçururum . " dedi . Saçlarıma asılmış ellerini çekti , burnuma ve ağzıma ıslak bir şey sabitlediğinde debelenmeye çalıştım ve boğazımda hissettiğim acıyla birlikte gözlerimden süzülen yaşlara engel olamadım.