Sabah gözlerimi açtığımda gördüğüm ilk manzara yerde yanımda yatan annem oldu. Çok üzgün ve tedirgin uyuyordu. Sessizce kalktım. Yatak odasına gidip bir örtü getirdim ve annemin üzerine örttüm. Sonra da sessizce mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. O sırada annem mutfağa girdi." Defne ne yapıyorusun kızım?"
" Kahvaltı hazırlıyorum anne. Uyandırdım mi yoksa?"
Annem bana üzgünce baktı. Kafasını sağa ve sola salladı.
" Uyumuyordum."
Bende üzgünce ona baktım ve sarıldım.
" Biliyorum, sende çok üzgünsün ama biraz uyumalısın."
Saçımı öptü ve boğazını temizledi.
" Senin okulun yok muydu? Dünde gitmedin zaten."
" Kahvaltı yapalım çıkarım ben. Ama sende ben yokken ağlamayacağına söz ver."
" Tamam."
Kahvaltı yaptık. Bende okul formamı giyip hazırlandım. Okul formam kırmızı bir etek, beyaz bir gömlek ve kırmızı kravattan oluşuyor. Beyaz sporumu giydim ve okula doğru ilerledim.
Okul kapısına gelince durdum. Başımı kaldırıp okula baktım. Bu okulda pek çok anım olmuştu ve ben bu dönem mezun oluyorum.
Derin bir nefes aldım ve okula doğru bir adım attım." Selam Defne. Ne yaptın güzellik? Dün okula gelmedin?"
Benimle konuşan Çınar'a baktım. Çınar benim erkek arkadaşım. Ama ben nedense ondan hiç elektrik alamıyorum. Hiç samimi gelmiyor bana ve hiçbir anımda yanımda değildi. Yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirdim ve yanına gittim.
" Merhaba Çınar. Dün babam askeriyeye geri döndü. Onun yanındaydım. Arayıp sorma zahmetine görseydim eğer öğrenirsin ama... Neyse boşver senden bunu beklediğine bile inanamıyorum!"
" Aa Defne, ne oldu ya? Ne dedim ki ben şimdi?"
Bütün sinirlerim bozulmuştu. Karşımda dikilen oduna baktım sinirle.
" Sorun da bu zaten Çınar. Sen hiçbir zaman hiçbir şey demiyorsun! Benim sevgilimsin ama ben seni sadece okulda görüyorum! Hiçbir zaman yanımda değilsin sen! O zaman neden sevgiliyiz ki biz!"
" Defne, kendine gel! Ne bekliyorsun ki benden! Senin sorunların beni ilgilendirmez tamam mı? Bu senin hayatın!"
Anlam veremeyen bir yüzle ona baktım. Ne yani o zor zamanlarımda yanımda olmayı aklından bile geçirmemiş mi?
" Ne bakıyosun öyle hayalet görmüş gibi? Gerçekten ne bekliyorsun ki? Üzgünken gelip sana sarılmamı, seni teselli etmemi mi? Filmlerde gördüğün her şeye inanma Defne! Burası gerçek dünya! Boşuna hayal kurma! Kimse sen ağlarken gelip sarılıp da seni teselli etmez!"
Şok olmuş bir yüzle ona tokat attım.
" Kes sesini seni aptal! Defol git buradan bir daha yüzünü görmek bile istemiyorum."
Ağlayarak okul binasına girdim. Hemen kızlar tuvaletine girip kapıyı kapattım. Yere çömeldim ve ağlamaya başladım. Hıçkırarak ağlıyordum.
" Babaaa! Bak kızını ağlatıyorlar! Neden yanımda değilsin!"
Ağlamam giderek artıyordu. Uzun bir süre kendimi toparlamaya çalıştım. Sakinleşince elimi ve yüzümü yıkadım. Tuvaletten çıktım ve sınıfa gittim. Sırama oturdum ve hocayı beklemeye başladım. Ders edebiyattı. Hoca geldi ve yoklama aldı. Dersin ortasında midem bulanmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASKER' İN KIZI
De TodoBabası asker olan bir kız ....... Defne Akar ..... Her gün ya babama bir şey olursa korkusu ile uyumak ..... Babası onun için her şey ........ Peki ya bir gün korktuğu başına gelirse ? Bir daha babasını göremezse ? ................................. ...