4

315 31 0
                                    

Büyük bir heyecanla arabayı otoparka doğru süren Chan yüzündeki gülümsemeyi silemiyor, düzenli olarak yan koltuktaki eşi Seungmin'in elini sıkıyordu. 3 yıllık ilişkilerinin üzerine çocuk sahibi olmaya karar vermişlerdi. Bunun için de uzun araştırmalar ve öneriler sonucu Lee Felix'i bulmuş ve işi halletmişlerdi. Bugün bebek yerleştirme olacaktı.

Hastaneye girdiklerinde hemen Felix'in odasına çıkmışlardı. Onları kapıyı çalarken gören kat görevlisi "Buyrun Felix Beye mi baktınız?" dedi. Karşısındaki çiftin onayladığını görünce "Felix bey rahatsızlandığı için acilde yatıyor. İsterseniz sizi baş doktor Young Hyun'a yönlendirebilirim." dedi. Bunu mantıklı bulan ve aynı zamanda Felix için endişelenen çift kabul etti ve hemşireyi takip etti. Doktorun odasına girdiklerinde küçük bir selamlaşmadan sonra oturmuş ve Felix'in durumunu öğrenmek için beklemeye başlamışlardı. Doktor da onları bekletmeyip "Bay Bang ve bay Kim Felix yaşadığı bir sinir boşalması nedeniyle fenalaştı şu an acilde bir odaya yerleştirdik. Durumu iyi ama yerleştirme işi bir iki gün sarkabilir. İsterseniz başka bir taşıyıcı ayarlayabiliriz." dedi. Bunu duyan Seungmin Chan'ın ne düşündüğünü sormadan direkt "Hayır bu kesinlikle anlaşılabilecek bir durum. Biz Felix beyi uzun aramalar sonucunda bulduk ve 3 yıldır da bekliyoruz. Eğer o bir kaç günün hatta birkaç haftanın sonunda bile olsa bunu kabul ederse bizim için sorun yok demektir." dedi. Eşinin bu düşünceli yaklaşımıyla ona kocaman bie gülümseme sunan Chan Seunmin'in elini tuttu ve onu onayladı ama hemen ekledi "Eğer size de uygunsa Felix beyi bir görmek istiyorum. Buraya kadar gelmişken bir geçmiş olsun demeden gitmek ayıp olur." dedi. Doktorla birlikte odadan çıkıp acile indiler.

Bu sırada kendine gelmiş olan Felix yaşlı gözlerle tavana bakıyordu. Odadaki Minho'nun varlığının farkındaydı ama ne diyeceğini bilemiyordu. Artık daha fazla susamayacağını anlayınca ona döndü ve "Beklemek zorunda değildiniz." dedi. Felix'in konuşmasıyla rahat bir nefes vermiş olan Minho "İyi gözükmüyordunuz bırakamadım ama şu an konuştuğunuza göre iyisiniz demektir. Ben çıkıp bir hemşire bulayım." dedi. Gerçekten düşünceli olduğunu anladığı adama teşekkür eden Felix kapının açılmasıyla yavaşça oraya döndü. O sırada içeriye giren doktor, Chan ve Seungmin odadaki Minho'yu görünce şaşırsalar da gözleri kan çanağına dönmüş olan Felix'e çevirdiklerinde Seungmin hemen yanına gitti ve yatağın yanına çöktü. Ellerini tutup "Ben Seungmin bu da eşim Chan, keşke daha güzel bir şekilde tanışsaydık ama umarım daha çok güzel günlerimiz olacak." dedi ve kocaman gülümsedi. Onun bu tavrını ilk başta yabancılayan Felix'de gülümsedi ve Seungmin'in avuçlarının arasındaki elini sıktı. O sırada Chan Seungmin'in yanına gelmiş omuzuna yaslanıp şefkatle Felix'e bakmıştı. Felix onları henüz tanımasa bile çok iyi insanlar olduklarını anlamıştı.

Bu arada odadaki varlığını belli etmek için boğazını temizleyem Minho'ya dönmüştü hepsi. Doktora dönüp "Jisung beyi görmek istiyorum." dedi. Minho'nun bu sözü üzerine arkadaşı aklına gelen Felix ağzından çıkan inlemeye engel olamadı ve ellerini yüzüne kapattı. Arkadaşı kim bilir ne haldeydi o da burada oturmuş insanlarla sohbet ediyordu. Onun bu tepkisine şaşıran ve konuyu bilmeyen çift panikledi ve doktora döndü. Doktor onlara Felix'in anlatabileceğini söyledi ve Minho ile beraber Jisung'un yanına gittiler. Onlar kapıdan çıkınca Felix merakle ona bakan 2 çift gözün yanında ağlamaktan çekinmeyerek olayları anlattı. Bu hikayeye üzülen çift onu sakinleştirmeye çalıştılar.

Odanın kapısının açılmasıyla kafasını o tarafa çeviren Jisung tanıdık bir yüz görmenin verdiği duyguyla ağlamaya başlamış ve hemen Felix'i sormuştu. Bu tepkiyi beklemeyen Minho şaşırmış ne yapacağını bilememişti. Diğer odadaki çiftin yaptığı aklında gelince alacağı tepkiden korkarak yatağın yanına gitmiş ama oturmamıştı. Ellerini kollarını ne yapacağını bilememiş boş boş Jisung'a bakmıştı. Doktordan Felix'in iyi olduğunu dinleyen Jisung başında bekleyen bedene bakmaya çekinmişti. Kim olduğunu bilse de onun sessizlik içinde kalması kendini huzursuz hissetmesine neden oluyordu. Doktor odadan çıkınca bakışlarını kucağına indirmeden önce bir kere Minho'ya baktı.

Minho'da durumun garipliğini anlayınca eliini Jisung'a uzattı ve "Ben Lee Minho." dedi. Yatakla bütünleşmiş olan Jisung çekinerek minik elini büyük elle kavuşturdu ve "Han Jisung ama zaten bunu biliyorsun." dedi ve minicik gülümsedi. Minho bir şeyler daha söylemek istiyor ama ne diyeceğini bilemiyordu. Büyük topluluklara konuşan ve farklı dillerde seminerler veren Lee Minho şu an dilini yutmuş gibiydi. Onun bu sessizliğine Jisung sandalyeyi göstermiş ve yanına gelmesini söylemişti. Minho da dediğini yapıp sandalyeyle yanına oturdu.

Okuduğunuz için teşekkürler♥️
-Mel

BABY  {minsung}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin