başımdaki acıyla gözlerimi araladım.yatakta yatıyordum.yan tarafımda bir hareket hissedince başımı çevirdim.hamza her zaman ki gibi kurtarıcım olmuştu.yatakta oturuyordu benim uyanmamı beklerken uyuya kalmıştı sanırım.bayılmış olmalıyım.gördüğüm şeyler sadece bir rüyaydı ama ben hala etkisindeydim.boğazım kurumuştu.nefes alırken zorlanıyordum.yataktan kalkıp yavaşça mutfağa gittim.koca bir bardak suyu içtikten sonra yatağıma geri döndüm.hamza hala uyuyordu.ona doğru yaklaşıp sarıldıktan sonra uyumak için gözlerimi kapattım.hamzanın kıpırdanmasıyla gözlerimi açıp ona baktım.
"uyanmışsın"
şaşırmış bir şekilde bana bakmaya başladı.
"ölmedim heralde neden uyanmayayım"
"iki gündür uyuyorsun doktor yorgun düştüğünü ve biraz dinlenmen gerektiğini söyledi."
vay canına iki gündür uyuyormuşum .hamza yavaşça yataktan kalktı ve odadan çıktı.bense kafamı yastığa tekrar gömdüm.aklıma gelen rüyayla hızla gözlerimi açıp yatakta doğruldum.belkide hamzaya anlatmalıydım biraz olsun rahatlardım.ahh hayır ona anlatamam beni anlamaz ki.ciddi anlamda bir kız arkadaşa ihtiyaç duyuyordum.okulda kendime bir kaç arkadaş bulmalıyım.okul. kaç gündür gitmedim.evde olmak kafana göre gezmek çok daha güzel tabi ama mimar olacaksam okula gitmek zorundayım.
hamza elinde bir tepsiyle geri gelince gözüm tepsideki güzel yemeklere daldı.
"al bakalım ufaklık bunları hepsi bitecek....hepsini bitirebileceğini biliyorum "
son cümlesini gülerek söylemişti.bana ayı diyordu resmen.ona aldırmadan yemekleri yemeye başladım.dediği gibi onu hayal kırıklığına uğratmadan bütün yemekleri bitirdim.telefonu çalmaya başlayınca hamza odadan çıktı.bende su içmek için mutfağa yöneldim.
"bizim çocuklar pikniğe gidiyolarmış.sen kendini iyi hissediyorsan bizde gidelim mi."
piknik mi yaşasın...arada normal insanların yaptığı şeyleri yapmalarını seviyordum .eminim eğlenceli olacaktır diye düşündüğüm için kocaman gülümseyerek başımı salladım.bu kadar çok sevinmeme şaşırdı ve gülerek tekrar odasına gitti.
"hızlı ol ufaklık geç kalmayalım."
elimdeki bardağı bırakıp uçarak odama gittim.üzerime siyah bir pantolon ve asker yeşili kazağımıda giydikten sonra üzerime mor yağmurluğumu giydim.ayağıma da siyah botlarımı çektikten sonra işte hazırım.çantama ihtiyacım olabilecek şeyleri koyduktan sonra kapının önüne çıktım.hamzadan önce çıktım diye sevinirken onu kapının önünde görmemle bütün sevincim suya düştü.orda öylece durmuş çıkmamı bekliyordu.beni görünce kapıyı açtı ve aşağı inmeye başladı bende kapıyı çekip onu takip ettim.
"çok durgun görünüyosun bir sorun mu var"
hamzanın sorusu ile ona döndüm.açıkçası aklım hala o rüyadaydı.o kız kimdi bilmiyorum ama sanki gerçekten acı çekiyordu sanki o yaşananlar gerçek gibiydi ben geçmişimde bu tür bi olay yaşamamışken neden aklımın bir köşesinde kalmış bunlar anlam veremiyordum.hafifçe gülümsedim ve başımı olumsuz anlamda salladım.ona anlatabileceğim birşey olduğunu sanmıyordum.ama içimde tuttukça daha da kötü olacaktım bunuda biliyordum .
"ben bilmiyorum bir rüya gördüm sadece önemli birşey değil."
"önemli olmadığı için mi bu kadar takıyorsun"
ben ne kadar anlatmamak için ısrar etsem oda o kadar anlatmam için ısrar edecekti biliyorum anlatabileceğim başka kimsede yoktu çok kararsız kaldım ama anlatmaya karar verdim.