第14章

7.5K 531 418
                                    


Hi 🙋‍♀️🙋🏻‍♀️🙋🏼‍♀️🙋🏽‍♀️🙋🏾‍♀️🙋🏿‍♀️

Bu bölüm duygusallık var🤧

Sigaraları yakın kankiler🚬


Elimde ki içi bitmiş son şişeye bakıp karşımda ki tuğla döşemeli duvara fırlattım. Boş ve karanlık sokağı kırılan cam parçasının sesleri doldurmuştu. Yüzüm ağlamaktan nemli hale gelmişti. Yaslandığım duvardan biraz daha aşağıya kaydım.
Başımı omzuma koyup bayık bakan gözlerimi kapattım.

Üzgündüm, hem de çok üzgündüm.
Yıllardır arkadaşım olan ve aşık olduğum jungkook beni görmemişti resmen. Boşuna mı sevmiştim onu bunca zaman. Beni sevmesi gibi bir beklentim yoktu tabiki. Ama en azından bunca senelik beraberliğimiz hatrına beni iki günlük sevgilisine karşı koruyabilirdi.

Aklıma tekrardan taeyang'ın dediği sözler geliyordu. 'Hah birde ağlıyor musun?'... 'Ailen sana güçlü kalmayı öğretemedi mi?'... 'Yazık sana'... 'Bak şuan bile kimse yok yanında'... 'Görünüşüyle kendini birşey sanan egoistin tekisin'... 'Noldu titriyor musun birde?'... 'Salaksın taehyung'... 'Eziksin taehyung'... Ve daha niceleri..

Tabi jungkook bunun çoğunu duyamamıştı. Beden dersindeydik, üstümü hızlı bir şekilde çıkarıp sınıfa gitmiştim. Bu sırada kapıdan çıkan taeyang omzuma çarpmıştı. Özür dilemesini beklerken aniden saçma bir kavganın içinde bulmuştum kendimi. Ilk başlarda ona yanıt verebiliyordum ama sonralarında annem ile yaptığı ima ile gözlerim dolmaya başlamıştı.

Jungkook kavganın sonlarına doğru gelmişti. Hızlıca taeyang'ı kolundan tutup sürüklemişti. Ben ise bulunduğum yerde ağlardan sınıfa giren hwiyoung tarafından sakinleştirilmiştim. Jungkook ve taeyang bir daha ki derse gelmemişlerdi. Zaten bende çantamı alıp eve giderek üstümü değiştirip çıkmıştım.

Insanların çok kullanmadığı bir parka gidip, çimenlerine oturarark bazen ağlamış bazen de boş boş karşıma bakmıştım. Annem yoktu, babamla da liseye geçtiğimden beri görüşmüyordum. Şuan ise boş bir sokak arasına oturmuştum. Çalan telefonumu kapatıp başımı geri omzuma indirmiştim.

Gözlerimi kapatmam ile geri açmıştım. Çünkü sokakta adım yankılanıyordu. Bu ses!

"TAEHYUNG!"

Jungkook yanıma gelerek elleriyle üzerimi kontrol etmişti. Gözleri yaşlıydı. Ve koştuğu için nefes nefeseydi. Gözlerime bakmış ardından tekrar sulanan gözleri ile bana sarılmıştı.

"Taehyung seni çok merak ettim"

Kollarımla bana sarılan bedenini zor zor ittirdim. Sarhoştum ve gücüm fazla yoktu.

"Taehyung... Ben özür dilerim"

Oturduğum yerden yavaşça doğrulup ayağa kalkmıştım.

"Neden geldin?"

Gözlerinin içine bakarak sormuştum.
Sendeliyordum. Jungkook ise ellerini iki yana açarak düşersem tutacak gibi duruyordu.

"Taehyung, seni merak et-"

"Etme! Beni merak etme!"

Bağırmam ile bana yaklaşarak kollarını kollarıma sarmaya başlamıştı.

"Taehyung sakin ol lütfen!"

"Olamıyacağım tamam mı! Senden nefret ediyorum jeon jungkook NEFRET!"

"Taehyung lütfen beni dinle. Sen benden nefret edemezsin"

"Anlat o zaman! Neyi anlatacaksın ki sanki"

Zor ayakta duran bedenimi duvara yaslayıp konuşmasını bekledim. Sarhoştum ama ne yaptığımın farkında olucak kadar ayıktım.

"Taehyung, taeyang ile kavgandan sonra onu götürdüm. Çünkü sen ağlıyordun ve senin yanında ona bağırırsam daha da üzülürdün, gururunu incitmek istemedim.
Ondan ayrıldım, onu yanlış tanımışım"

Sözleri bitince yere bakmıştı.
Hala sinirliydim, çünkü ondan ayrılsa bile yeni birisiyle sevgili olucaktı.

Sıkılmıştım. Gözlerimin önünde başkasına sarılmasından, öpmesinden. Bu yüzden artık ya yanımda olur ya da benim için basit birisi olur diye düşünerek bir adımla yanına ilerleyip ıslanan gözlerim ile konuşmaya başlamıştım.

"Seni- seni seviyorum jungkook.
Ve sen her gün benim gözümün önünde sevgili yapıyorsun.
Gözlerimin içine bakarak onları öpüyorsun. Ve ben hiç bir sey yapamadan izliyorum, sevdiğim adamın gözlerimin önünde başkasını sevmesi canımı yakıyor. Beni görmüyorsun. Seni deli gibi seven beni görmüyorsun. Beni sevmek zorunda değilsin tabi ki ama- ama her gün her hafta başka birini seviyorsun.
Bu aşk değil jungkook, aşk benim sana hissettiklerim. Sen sadece gönül eğlendiriyorsun. Bunu yaparken bana ne kadar zarar verdiğini de bilmiyorsun. Simdi yapacağım şey için belki benden iğreniceksin ama üzgünüm, bu sefer bencil olucam..."

Bir kaç adımda yanına ilerleyip dudaklarımı dudaklarına bastırdım.
Gözlerimden akan yaşlar ikimizin yanak ve dudaklarına damlıyordu.
Kısa bir süre sonra dudaklarımı çektim. Gözleri kocaman açılmıştı. Yüzüme değil yere bakıyordu.

"B-bir şey demiyecek misin?"

Yerde ki bakışlarını yüzüme kaldırıp
yutkunmuş ve konuşmaya başlamıştı.

"Taehyung, biz arakdaşız. H-hem bizden olmaz ki.."

Kalbimin verdiği acıyı duymazdan gelerek, kafamla onu onaylamış ve dolmaya başlayan gözlerimi saklamaya çalışıp ona arkamı dönmüştüm.

Kısa bir süre sonra gelen taksi ile birbirimizin yüzüne bakmadan eve varmıştık.

Hoseok kapıyı açınca derin nefes vermiş ve beni kendine çekip sarılmıştı. Bakışlarımı yerden çekmeyip odama ilerlemiştim.

Ne sanıyordum? Ona açılınca veya öpünce onun da beni seveceğini mi?
Kıyafetlerimi çıkarıp bir kenara fırlatmış ardından zar zor giydiğim pijamam ile yatağıma oturmuştum.

Boş boş etrafa bakarken titreyen çenem ve dolan gözlerim ile ağlamaya başlamıştım. Sesli çıkan ağlamam ile odamın kapısı açılmıştı.

Hoseok bana acıyan bakışları ile yaklaşıp sımsıkı sarılmıştı. Kollarımı ona dolarken ağlamaya devam ediyordum. Hoseok yatağıma ilerleyip yanını patpatlamıştı. Yanına ilerleyip göğsüne kafamı koyup ağlamaya devam etmiştim.

Ağlamam yavaş yavaş dinmişti. Şuan gözlerim kapalı hoseok'a sarılıyordum. Kapım yavaşca açılmıştı. Hoseok'un kolumda ki eli bir anlığına kalkmış ardından geri inmişti.

"Git jungkook"

Gelen jungkook'tu.
Hoseok onu kovalamasından sonra kapı kapanmıştı. Yavaşça gözlerimi açmış ve burnumu çekmiştim.

"Hoseok, ona açıldım"

Hoseok bir elini kaldırıp saçlarımı okşamaya başlamıştı.

"Taehyung uyu hadi bebeğim"

Kalkacağı sıra onu tutmuştum.
Imamı anlaması ile geri dönüp yanıma yatmıştı.
Gözlerimi kapatıp sessiz oda da bazen ağlamış bazen de uyumuştum.

Üzgündüm çünkü artık onunla eskisi gibi olamıyacaktık. Sinirliydim çünkü taeyangla olan kavga sinirimi bozmuştu. Ama sanki üstümden bir yük kalkmış gibi hissediyordum.
Çünkü ben o gün, jeon jungkook'a açılmıştım.







Salak jungkook🐇

Gül gibi çocuğu üzdü 🥺

Neyse iler ki bölümlerde biz de onu üzeriz 😉

Neyse 🧗‍♀️
O🧗‍♀️
Zaman🧗‍♀️
Bb🧗‍♀️
Muck💋

Sorry, I love you | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin